Giriş
(3)

2022 yılında iphone 6s alınır mı?

73mm pena
max. 2500 tl bütçe ile ikinci el telefon ararken "yenilenmiş telefon" denen zımbırtıya denk gelip biraz araştırdım, memnun olan da var bulaşmayın diyen de.ikinci ele güvenemediğim için bi nebze daha mantıklı geliyor. iphone 6s de kısıtlı seçenekler arasında en uygunu gibi sanki. güncellemesi bitmiş
max. 2500 tl bütçe ile ikinci el telefon ararken "yenilenmiş telefon" denen zımbırtıya denk gelip biraz araştırdım, memnun olan da var bulaşmayın diyen de.

ikinci ele güvenemediğim için bi nebze daha mantıklı geliyor. iphone 6s de kısıtlı seçenekler arasında en uygunu gibi sanki. güncellemesi bitmiş kaç yıllık telefon tabi ama günlük standart bir kullanım için uygun mudur, bilen, tavsiye verecek olan suserlar varsa çok mutlu eder.
0
73mm pena
(27.11.22)
6s en son iOS 15.7.1'yi almış ve güncellemesi durmuş. dolayısıyla hala görece yeni sayılabilir. birkaç sene daha uygulamalar iOS 15'i destekler, sonrasında minimum 16 istemeye başlar. o açıdan hala kullanılabilir bir telefon. ben olsam en az iPhone 8 alırdım ama yenilenmiş, kısıtlı da olsa garantili ve ucuz bir alternatif olarak alınabilir. temelde iPhone 6 ile iPhone 14 bile aynı arayüze, aynı fonksiyonlara sahip.
0
orient blue
(27.11.22)
alınmaz. 6’lara whatsapp bile yüklenmiyor şu an, 6s lerin whatsapp desteğinin gitmesi an meselesi. o paraya güzel bir android telefon alıp geçmeni öneririm. en azından whatsapp çalışıyor olmalı.
0
roket adam
(27.11.22)
2. telefon, şirket hattı vs. gibi kullanılacaksa alınır. Yoksa eski telefon alınmaz. Alıp kıracaksan (jailbreak) yine alınır tabii ki. Kırmayacaksan kullanılmaz. Destek olmadığı için uygulamalar çalışmamaya başlar bir sonraki sene, henüz durmadıysa bile.
0
nawar
(27.11.22)
(9)

Epub vs fiziki kitap ?

sassot
Epub maddi açıdan daha iyi gibi ama fiziki kitap okuyunca konsantrasyonumun arttığını farkettim siz ne diyorsunuz ?
Epub maddi açıdan daha iyi gibi ama fiziki kitap okuyunca konsantrasyonumun arttığını farkettim siz ne diyorsunuz ?
0
sassot
(27.11.22)
aynen katiliyorum
0
hewit
(27.11.22)
Epub da etkili ama fiziki kitap en etkili en iyisi ve zaten en sağlıklısı
0
muhayyer divan
(27.11.22)
Kindle aldım. Son 3-4 senedir körelen kitap okuma alışkanlığım geri geldi. Çok büyük kolaylık.
0
nawar
(27.11.22)
Epub'i PC veya telefonda okuyorsanız konsantrasyon sağlamak zor olur. Okuma kalitesi de düşük olur. E-reader ise mevzu değişir.
0
opethian
(27.11.22)
Grafik içeriği yoğun kitaplar hariç e-kitap bence her halukarda daha iyi, tabi bir e kitap okuyucu kullandığınızı varsayıyorum. Fiziki kitap tam tersi benim konsantrasyonumu bozuyor çünkü kitabın boyutlarına göre tutması vb. daha zor, üztelik ışığa göre konum almak lazım. Arkadan aydınlatmalı bir e-kitap okuyucu tam bir nimet.
0
salihdt
(27.11.22)
Kitap okuma alışkanlığını tam edinememiş insanlarda fiziki kitap daha iyi. Nerede kaldığını, ne kadarını okuduğunu, bir oturuşta ne kadar ilerlediğini görmek, kütüphane oluşturmak, okuduklarım, okuyacaklarım bölmeleri yapmak onları motive ediyor.

Ama kitap okuma alışkanlığı zaten olan insanlar için büyük kolaylık. metroda iki durak arasında, ayaktayken bile, tek elle, cepten çıkarıp iki sayfa okuyor olabilmek büyük bir imkan.Fiziki kitapla yapamazsın onu.
0
Mirket
(27.11.22)
her iki şekilde de kitap okuyan birisi olarak gönlüm her zaman fiziki kitaptan yana olmuştur. evet, e-kitap okuyucu büyük rahatlık; çantanda onlarca kitap taşıyorsun, canının istediği an telefonda vakit geçirmek yerine e-kitap okuyucunu çıkarıp okuyorsun, fiziksel ağırlığı yok vs. ama ben şu ana kadar dikkat ettim de e-kitap olarak okuduğum kitaplardan hiçbir zaman tam verimi alamadım kitap okuma tatmini açısından. sanki öylesine, geçiştirmek için okumuş gibiyim o eserleri. fiziki olunca canlı kanlı elimde tuttuğum, hissettiğim ve o an sadece o dünyaya sahip olduğum için daha zevkli ve verimli geliyor bana. hatta biraz saçma olacak belki ama zamanında e-kitap olarak okuduğum kitapların basılı halini alıp rafıma yerleştiriyorum.
0
m e b
(27.11.22)
Kitap okumak için spesifik bir cihaz varsa e ink bir e reader konsantrasyon problemi olmuyor. Bilgisayardan olacak iş değil kitap/çizgiroman okumak mutlaka elde tutmak istiyor insan.
0
hedep
(27.11.22)
ben ekran dışı bir aktivite yapmak istediğim için fiziki kitap alıyorum. ayrıca kitaplığımın dolup taşması bana haz veriyor.
0
roket adam
(27.11.22)
(12)

Erkekler arasında kıskanma var mı sizce ?

sassot
Ben bugüne kadar kimseyi kıskanmadım ama az önce bir yazı okudum eleman yakışıklı diye arkadaşları buna kinlenmiş, bana garip geldi.Fiziki özellikleri kıskanmaktan bahsediyorum. Para, mevki, araba falan değil.yani bir erkek mesela başka birini sırf uzun boylu yakışıklı diye ya da güçlü kalıplı diye
Ben bugüne kadar kimseyi kıskanmadım ama az önce bir yazı okudum eleman yakışıklı diye arkadaşları buna kinlenmiş, bana garip geldi.

Fiziki özellikleri kıskanmaktan bahsediyorum. Para, mevki, araba falan değil.yani bir erkek mesela başka birini sırf uzun boylu yakışıklı diye ya da güçlü kalıplı diye kıskanır mı sizce ?
0
sassot
(26.11.22)
Ne gördüm ne duydum
0
birmilyonunvarmi
(26.11.22)
Hiç kıskanmadım
0
grabbing hands
(27.11.22)
cinsiyetle ne alakasi var. cok gordum yerli yersiz elestirilerle arkasindan salladiklarini lakap takarak falan yermeye calismak:/ fiziki ozellikse soz konusu diger olumsuz yonleri belirterek "allah boy vermis gerisini koyvermis" minvali. yav dusununce ne kadar berbat ortamlarda kotu seylere maruz kalmisim he bi ton sey canlandi gozumde

belki bunu erkekler arasinda yapmiyor olabilirler orayi bilmiyorhm
0
ala09
(27.11.22)
bende yok. etrafımdakilerde de yok. söz konusu arkadaş farklı kusurlarına yönelik eleştirileri (yavşağa bak vs.) buna bağlamaya çalışıyor olabilir.
0
zgrydn
(27.11.22)
hiç sanmıyorum.sevdiği kızla beraber olan erkeği bile yakışıklı diye kıskanan erkek görmedim.sanırım ülkede erkeklerin para , şan , şöhret sebebiyle tercih edilmesinden ötürü tipten çok diğer hususlar kıskanılıyor.
0
kendicoplugundeotenhoroz
(27.11.22)
Sanırım erkekler üzerinde bu konuda kadınlar üzerindeki gibi bir baskı yok, haliyle biraz daha rahatız. Ortalama erkekİ alanı oldukça geniş, haliyle çok büyük çoğunluk bunun içinde dolayısıyla da bu ortalamanın altında kalmadığımız sürece çevredeki başka bir ortalama erkeğe bakıp "Ulan ne adamlar var bea" demek aklımıza gelmiyor.
0
salihdt
(27.11.22)
Var var. Burada bir erkek duyurucuya beğendiğim kişiyi attım. Adamı yerden yere vurdu.

Sen de bi yakışıklı fotosu ve gör yorumları.
0
Kahvedesu
(27.11.22)
Sayısız kere şahit oldum. Bir ortama eli yüzü bariz düzgün bir tip girdiyse çoğu erkek ya artistliğinden, ya kendini bir şey sanmasından, ya bakışındaki bir şeyden falan bahsediyor hemen.

Genelde ortalama altı tipler öyle olmasalar da çok efendi, çok harika, müthiş insan diye yüceltiliyor. Ama ciddi anlamda yakışıklı birinin çok efendi, çok harika bir insan falan diye yüceltildiğini nadiren görürsünüz.
0
akhenaten
(27.11.22)
Ne duydum ne şahit oldum. Olsa olsa max 5dk'dır. Genel olarak umursanmaz.
0
optimistbakunin
(27.11.22)
Vücut geliştirmiş erkeği kıskanıyorlar.
İş arkadaşları, iş başarısını kıskanıyorlar.

Onun dışında ne gördüm, ne de duydum.

Vücut geliştirmiş kişi arkadaş çevresindense onunla gurur duyuyorlar. Yabancıysa bir kıskanma durumu var.
Bir de erkeklerin sahiplendikleri bir ortam oluyor. O ortam sakinlerinde bir sorun yok ama dışarıdan o ortama katılan kişi yakışıklıysa ortam üyesi olana kadar geçen zamanda bir kıskanma oluyor. Ortam üyesi olunca yine sorun yok.
0
Mirket
(27.11.22)
kesinlikle var. hatta rekabet erkeklerin doğasında doğmuş bir şey. alfa kişilikli erkeklerin çok olduğu bir ortamda bunu daha rahat gözlemlersin, gibi’deki ekip gibi herkesin loser olduğu ortamlarda bu çok belli olmaz.
0
roket adam
(27.11.22)
Bizim grupta epey yakışıklı biri var. Bir tane de kaslı var. Ben de uzun boylu olanım. Üçümüzü toplasan taş gibi erkek yapıyor yani aşlsfkaşlskf neyse. Bu ve diğer özellikler de dahil olmak üzere fiziksel özelliği kıskanıp sorun çıkaran hiç olmadı. Arkadaş grubunda bu şekilde kıskanmayı hatta ilk defa duyuyorum.

@roket adam 'a şu noktada katılmıyorum, grubun loser ya da komple winner olmasına gerek yok. Arkadaş ortamında pek olmaz öyle şeyler. Öte yandan arkadaş ortamı dışında olup da başka erkeği kıskanan vardır ama tabii.

@Kahvedesu 'nun verdiği örnek için şöyle bir detay var. Arada kadınlar gerçekten çirkin erkeklerle ilgili yakışıklı diye methiyeler düzüyorlar. Onları gömdüğümüzde bunu zevksizlikler üzerinden eleştirerek yapıyoruz, kıskanma değil. Gerçi bahsettiği olayda fotoğrafını gönderdiği kişi ünlü değil yakışıklı biridir gerçekten, karşıdaki de kıskanmıştır. Bilemem.
0
nawar
(27.11.22)
(15)

Türkiye'deki sokak hayvanına sizce çözüm nedir?

logisticsmanager
Ben kendi fikrimi söyleyeyim;Hayko, heyco, hakko, horco vs bütün dernekler kapatılacak. Yüzde 90'i para yiyen, bagisinin hesabini soramayan dernekler. Isini iyi yapanlara da golge dusuruyorlar.Bunların hepsi tek bir çatıda toplanacak, bu dernek defterleri vs çok ciddi denetlenecek. Devletten ciddi d
Ben kendi fikrimi söyleyeyim;
Hayko, heyco, hakko, horco vs bütün dernekler kapatılacak. Yüzde 90'i para yiyen, bagisinin hesabini soramayan dernekler. Isini iyi yapanlara da golge dusuruyorlar.

Bunların hepsi tek bir çatıda toplanacak, bu dernek defterleri vs çok ciddi denetlenecek. Devletten ciddi destek alacak aynı şekilde bagislarla devam edecek. Ileride başka dernekler de olabilir ama dediğim gibi iyi denetlenecekler. Her bağış makbuz ile ya da online olacak, takip edilecek.

Tek dernek ülkenin her şehrine barinak/lar kuracak devlet+bagis desteği ile.

Köpekler/kediler ilk 7-10 gün normal devlet barınağı, sonra bu yari özel barinaga yollanacak.

Sokaktaki köpekler sirayla toplanacak; karakter problemi olanlar (agresif, reaktif vs), ciddi hastaligi olanlar vs bulunulan durum sebebiyle uyutulacak. Uyutulmasina karşı olan varsa alıp kendi evinde bakabilecek.

Geri kalanlar sahiplendirilmeye çalışılacak ama bir noktada onlarda da yaşlı olanlar vs zamanla uyutulacak.

Barınaktan çıkan her köpek kisirlastirilacak, ciplenecek.
Cipli köpeklerini bırakıp sonra geri almayan kişilerin gelecek 10 sene köpek alması yasak olacak (para cezasi verirsek köpekleri öldürme ihtimalleri var)

Barınaklar ciddi denetlenecek, icindeki insanlarin kalifiye olmasina dikkat edilecek.

Saldırgan ya da tür olarak sıkıntılı olanlar agizliksiz gezmesi yasak olacak ve uygulanmayan para cezalari artık uygulanacak.

Ütopya tabi benim dediklerim. Olacaklar toplu zehirleme ile hayvanlar itlaf edilecek, barinaklarda birbirini kemirecek. Ya da sokaklar hayvan dolu olacak, köpeği olan rahatca gezemeyecek, köpekten korkan sokaga zor çıkacak, arada saldirilan vs insanlar olacak.
0
logisticsmanager
(26.11.22)
Evcil hayvan beslemek, satın almak, satışını yapmak, ve üretmek ... ruhsatlı olmalı. Ruhsat sahibi, kanunlar ile net sorumluluk ve ceza görmeli.

(1) Ruhsat: Ruhsatsız koyun beslemek yasak. Almak satmak da yasak vs. Ama köpek beslemek, almak, satmak serbest.

(2) Döğüş köpekleri: Unutmayalım, köpek döğüştürmek de serbest aslında. Agresif köpek yetiştirip, karşısındakini öldürmek üzere eğitim verip, sonra da sokağa atan çok insan var. Normal bir köpek insanı/çocuğu istese de öldürmez. Döğüşçü özel bir köpek ise öldürür. Köpek döğüşü yapanlar, maçı kaybeden köpeği sokağa atarlar. O köpek de ürer, ve herkese saldıran köpekler ortaya çıkar. Döğüş köpeği besleyen insanlar için kanunlar caydırıcı olmalı.
0
alfired
(26.11.22)
Maddi gücünü hayvanseverlerden alan, hayvanseverlerin gönüllülük esasıyla çalıştığı modern barınaklar yapılmasına Belediyeler önayak olmalı.

Ve bütün sokak hayvanları sokaklardan düzgün bir şekilde, hayvanseverlerin nezaretinde Belediye ekiplerince toplanmalı diye düşünüyorum.

Çöplüklerden yiyecek arar durumdaki sokak hayvanları modern Türkiye'ye hiç yakışmıyor.
0
Mirket
(26.11.22)
Zor vrutopik bir şey doğru. İş işten geçmeden doğru şekilde hareket edilmeliydi.
Soylenbir entry var, bunun doğruluğu yanlışlığı üzerine konuşulabilir

eksisozluk.com
0
kisa
(26.11.22)
İnsanların dernek kurmaları bir hak, hem de anayasal bir hak (bkz. Madde 33)

Bunları denetlenmesi doğru, ancak kafanıza göre dernek kapatıp birleştirmeye kalkarsanız bu sadece hayvansever derneklerini değil her konudaki, her politik çizgideki, her türlü dernek faaliyetini etkiler ve anayasal hak ve özgürlüklerin yeniden düzenlenmesini gerektirir. Bunlar basit konular değil.

Sokak hayvanları konusunda popülist değil bilimsel mücadele yöntemlerinin izlenmesi yeterli zaten. Ancak böyle olmuyor, içinde bulunulan zamanda kimin sesi yüksek çıkıyorsa onlar memnun edilmeye çalışılıyor. Haliyle uygulanan şeyler sürdürülebilir değil, "nerde patlarsa orda değiştiririz" düsturuyla ilerliyor. Devlet her konuşanın lafına göre hareket eden, yönlendirilmeye açık, gazla iş yapan insan tipine benzememeli. Bilirkişi heyetleri ve bilim kurulları toplanıp alanında yetkin danışman grupların önerilerine dayalı uzun vadeli bir politika üretilmeli ve sürdürülmeli.
0
akhenaten
(26.11.22)
Açıkçası bir çok yapıcı çözüm önerisi getirilebilir, bazıları da burada bahsedilmiş zaten... Ancak hemen her gerçek çözüm halkın ve devletin bugüne kadar hiç gösteremediği bir organizasyonel kararlılık gerektiriyor. Yani barınakların iyileştirilmesi, sokak hayvanlarının topluca kısırlaştırılması, hayvan satışının ve sokağa terkedilmesinin engellenmesi... Bunlar bu ülkede yapılabiliyor olsa zaten İsviçre falan olurduk, bırakın sokak hayvanlarını ülkede dişe dokunur sosyal ya da ekonomik dert kalmazdı.
0
salihdt
(26.11.22)
Hayvan besleme ruhsatindan emin değilim çünkü o tam tersi hayvan sahibi olmayi zorlastirir. Bugünkü durumda misal Fransa'da konuşuluyor da ama orada bile dediğim gibi insanlarin hayvan edinmesini azaltacagi riski söylenirken Türkiye'de daha var o noktaya.

Devlet mama uretmesine katılmıyorum. Çünkü mama uretmek bu kadar kolay bir is değil aslinda. Ama bu noktada çok basit şekilde bu barinaklari birlestirince toplu alim gücü olacağından daha ucuza alınır. Ki düzgün olması lazim, her hayvan yiyemez. Misal benim köpeğimde çok hassas mide var, bu sebepten veteriner onayiyla alinan mama veriyoruz artık, o da bilmem kaç tane klinik çalışmalı sirketlerden geliyor. Devlet bunu yapamaz.

Sokakta hayvan kesinlikle olmamali. Ben birkaç kere Türkiye'deki barınaklarin videolarina baktım ama icler acisi durum. Barinakta bu halde olan hayvanlar sokakta ac, susuz, soğuk. Ya benim oğlan iki gün gaz sancisi cekti de kafalari yedim, sokaktakilere neler oluyor kim bilir.

Bu arada köpek yetiştirmek kesinlikle denetlenmeli. Öyle her önüne gelen yapamamali, yasak olmalı. Bir de barinaktan gelen hayvan kısırlastirilsa da satin alinan hayvan kisirlastirilamamali, kisi belki de yavrusunu istiyor vs. Buna karisamayiz.
0
🌸logisticsmanager
(26.11.22)
Valla ben acikcasi oyle tum hayvanlari barinaklara alalim, orda dursunlar olayina katilmiyorum. Sayi oldukca fazla oldugu icin tamamina bakim olayi da masrafli olacaktir.

Benim dusuncem, tum sokak kopekleri populasyonu belli bir esik degerinin altina gelene kadar hayvanlarin yakalanip uyutulmasi yonunde. Sayi idare edilebilir bir degere ulastiginda ise barinaklar devreye girebilir. Tabii bu cozumler zaten hep vardi sikinti ise @akhen in belirttigi gibi bu cozumleri kararlilikla uygulayacak bir sistemin olmamasi.
0
j r r tolkien hayrani
(26.11.22)
@tolkien; yok ben de zaten bu sebepten belli kisminin uyutulmasini soyledim.
Misal zamanında epilepsi husky buldum sokakta, veterinere götürdüm. Epilepsi var, sahibi tahminen atti hayvani sokaga dedi. Malesef barinaga da gitse uyutulur kimse ilgilenmez dedi. Bu noktada uyutulmasi mantıklı ki böyle bir sürü hayvan var.

Yani zaten çözümün kolay olmayacagi çok açık. Bu noktada sahiplenilecegi düşünülen köpekler tutulup sahiplendirilmeye calisilir. Yani yalan olmasin ama tipik türk sokak köpeğini kimse evine almaz, anca önüne bir kap mama koyar geçer çoğu kişi. Bu noktada bu karma irka dönmüş sokak köpeği türünün uyutulmasi en mantıklısı olacak. Dediğim gibi o noktada isteyen olursa da sahiplenebilecek.
0
🌸logisticsmanager
(26.11.22)
ben zamanında peta başkanının mı ne bir röportajını okumuştum. yanlış hatırlamıyorsam kısırlaştırma ve bir kısmının direkt uyutulması dışında bir çözüm yok demişti. vahşi belki ama cidden başka nasıl olabilir bilmiyorum özellikle köpekler gibi aç kalınca vahşileşebilen hayvanlar için.
0
roket adam
(26.11.22)
sahipli olanlar hariç, ben hepsinin uyutulmasından yanayım. sokaklarda hayvan olmaz. olmamalı. bunlar çeteleşip insanların can ve mal güvenliğine tehdit oluşturuyor. insanları öldürüyor veya sakat kalmalarına sebep oluyorlar. komşunun tavuklarını ve kazlarını yediklerini gördüm. telef olan bu kanatlı hayvanların hakkını niye kimse görmüyor?

ben türcüyüm ve kendi türümden yanayım. şu an yaşayabiliyorsam bu, insanlar sayesindedir, köpekler veya kediler sayesinde değil. hastalanında beni bir insan tedavi ediyor, bir köpek değil.

dileyen kedi köpek sahiplenebilir. pitbull vs. hariç. bu tehlikeli türler için caydırıcı cezalar getirilmeli.
insanlar hayvanları üstüne zimmet edip bakabilir. bunda sakınca yok. karşı olamam. ancak sokak köpeği kavramı oldukça yanlış bir şey ve toplumun işleyişine zarar veriyor.

belediyelerin barına ve mama için bütçe ayırması israftan ibaret. o köpekleri niçin besleyeceksiniz? inek beslersiniz anlarım, zira yanlış olduğunu bilsem de; insanlar inekleri yiyor. bir sonuç var burada. köpekleri besle besle nereye kadar? o bütçeyi daha verimli kullanabilirsiniz.

bazı insanların duygu tatmini için vergilerin harcanması durumuna katılmıyorum. uyutulmasının doğru olduğunu düşünenlerdenim.
0
Leonardo~Da~Vinci
(26.11.22)
Başıboş köpek diye bir sey kesinlikle olmamali. Hayvanlara da kesinlikle eziyet edilmemelidir. Ideal olani modern ve temiz barinaklar kurulmasi ve tum hayvanlarin ciplenerek sahiplerine terk etmeleri durumunda caydirici cezalar verilmesidir. sahipsiz hayvanlar bu barinaklarda belirli bir sure bakilarak sahiplendirilmeli, aksi halde de uyutulmalidir. Bununla birlikte su an milyonlarca basibos kopek var. Bunlarin barinaklara alinip sahiplenmesi ici beklenilmesi uygulanabilir degil. Sayi cok fazla. Kopek basina 5m2 alan dusunulse 5 milyon metrekare alana ihtiyac var bunu kim sağlayabilir? 1 milyon köpeği beslemek için (ki 10 milyonu astigini soyleyenler de var) ne kadar kaynak ayirilmali? Bence mevcut durumda hayvanlari aci cektirmeden uyutarak devaminda bu problemin olusmamasi icin ilk basta soyledigim modern barinak cipleme ve caydirici cezalar uygulanmalidir.
0
kolaygelsin
(26.11.22)
ülkenin genel işleyişi düzelmeden hiçbir konuda kurulacak sistem işlemez. bu da genel ahlak ve düşünce yapısıyla alakalı.
0
orpheus
(26.11.22)
Ben yukarıda barınakların giderleri hayvanseverler tarafından karşılansın dedim. Bu düşüncemi biraz daha açmak için şöyle bir örnek vereyim.

İsmail saymazın şu twitinde bir şehit babasının evinin fotoğrafı var.
Bu baba, gerek Belediye'ye ve gerekse Devlete, çevre ve temizlik vergisi, KDV vs diye dünya kadar vergi ödüyordur. Ben bu babanın ödediği vergilerin modern barınak gideri olarak kullanılmasını kabul edemiyorum.

twitter.com

Sokaklara, kaldırımlara dökülen, yağmurda çamurda heba olan, gelen geçence çiğnenen yemlerin parası bu işe yeter diye düşünüyorum.
0
Mirket
(26.11.22)
Çözümün iki parçası var:

1- Sokaktaki mevcut hayvan popülasyonunun azaltılması
2- Sokaktaki hayvan sayısını artıran aktivitelerin azaltılması

Birinci için yapılacak belli. Yani yakala, sahiplendir, kalanı uyut. Bunu özel şirketlere ihale edersin, koşulların insancıl olması için denetleme yaparsın, mis gibi ilerler. Belediyelerin yeterince efektif olabileceğini sanmıyorum bu konuda. Özellikle oy kaygısı, imaj vs. gibi bir sürü çözümsüz sorunları var onların, hiç bu işe bulaştırmaya gerek yok.

İkincisi hiçbir zaman %100 çözüm bulunamayacak bi sorun. Çiplendirme, köpek sahiplerine ek vergi getirme, zorunlu kısırlaştırma, hayvan satışı / sahiplendirme işini sadece devletin yapması vs. gibi bir sürü yöntem var. Ama burada 2 büyük sorun var:

1- Devletin bireyin hayatına müdahale alanının genişlemesi
2- Kaş yaparken göz çıkarılması. Misal, çipi / kısırlaştırmayı zorunlu yaptın, adam para vermemek için köpeği öldürdü / sokağa saldı. E daha kötü. Yakalaması da zor bunu.

Onun yerine sokakta besleme yapanlara ceza verilmesi, aşı karnesi denetimi yapılması, aşı karnesi olmayan köpeklere el konulması, büyük ırk köpek sahiplerine düzenli denetim vs. gibi önlemler daha iyi.

Mesela TR'de şey çok yaygın, adamın dükkanı var ya da inşaatçı, şantiyesi var vs. Adam getirip dükkana koyuyor köpeği ki gece hırsız gelirse hayvan korusun. Sonra taşınıp gidiyor ya da inşaat bitiyor vs hayvan kalıyor orada başıboş. Bu olmaz yani, böyle bişey görürse "nerede kardeşim bunun aşı karnesi" diyip sormalı, cevap alamazsa da köpeğe el koymalı. Köpek isteyen bunun sorumluluğunu alıyor olmalı.
0
plutongezegendegilmi
(26.11.22)
aşılama, çipleme zorunluluğu ve kısırlaştırma. agresif köpek varsa ayrıca bunun bir protokolü olmalı.
0
yuto
(26.11.22)
(5)

çorap kıyafet vs ve kanserojenlik

baldan kaymak
trend sitesinde m12 sitesinde bir sürü satıcı var.örneğin dışarda 1000+ bir ceketi x marka adıyla 500 e bulabiliyorsunuz. Yada başka bir örnek çorap. 5 çifti 75 tl ve türk üretimi olmadığı üzerinde yazan yabancı ifadelerden belli.Nasıl emin oluyorsunuz? Marka olmayan şeyleri alınca kanserojyene tema
trend sitesinde m12 sitesinde bir sürü satıcı var.

örneğin dışarda 1000+ bir ceketi x marka adıyla 500 e bulabiliyorsunuz. Yada başka bir örnek çorap. 5 çifti 75 tl ve türk üretimi olmadığı üzerinde yazan yabancı ifadelerden belli.

Nasıl emin oluyorsunuz? Marka olmayan şeyleri alınca kanserojyene temas artmış olmuyor mu?
0
baldan kaymak
(26.11.22)
Tekstil çok ucuz. Pahalı olan ona marka kazandırılmış olması ve pazarlaması.

Tekstil üretiminde Türkiye' biraz dişini sıksa Dünya liderliğine oynar.

Türk malı ürünler de ya ihraç edildiğinden, ya ihraç fazlası olduğundan ya da ithal edilmiş algısı yaratmak için yabancı marka etiketlerle pazarlanıyor. Sen söyleyince evdeki çoraplardan birinin etiketine baktım. Ne marka ne de yazılar Türkçe değil. Minicik bir 'dikişsiz' ibaresi var ama etikette. Onun ingilizcesini bulamamış olmalılar :))

Emin olma konusu da şöyle ki önce bir yediklerimizi halledelim, giydiklerimizi sonra düşüneceğiz :))
0
Mirket
(26.11.22)
kansorejyon>
kanserojyen>
kanserojen?
0
comp
(26.11.22)
marka olan seylerle olmayanlar arasindaki tek fark etiket ve amblem oluyor cogu zaman. zaten bir banttan cikip bir kismi etiket ve logo basimi icin ayriliyor diger kismi markasiz logosuz pazar ve isimsiz butiklere dogru yola cikiyor. bakilmasi gereken sey markadan ziyade icerik (her konuda oldugu gibi). etiketi okumak her alanda onemli o yuzden.
0
in vino veritas
(26.11.22)
balla şu an zara gibi markalar bile çoğunlukla polyester ağırlıklı giyecekler üretiyor. markasına değil içeriğine bakmak lazım.
0
roket adam
(26.11.22)
tekstilde de denetim diye bi sey var.
bi urun denetimden gectiyse o icerik temiz demektir. o yuzden denetim yapildigindan emin oldugum urunleri, markali seyleri aliyorum. yani marka derken illa massimo falan degil, soyle ki fiyat olarak bakacak olursak zara ve atiyorum lcw ic rahatligi acisindan ayni benim icin
0
Kittie
(26.11.22)
(8)

İnsanlar nasıl güvenip de usta çağırıyorlar?

ananiyimioguz
Isleriniz icin ustayı buldunuz geldi olctu bicti dedi ki 50bin tl.Baska ustalara da sordunhz fiyat aldiniz asagi yukari ayni.. sonra birisinde karar kildiniz.Usta dedi ki birazini pesinat aliyorum 10 mu 20 mi 25 mi artik neyse, kalanini da bitince.Adam simdi parayi alip giderse ve zaman bulamiyorum
Isleriniz icin ustayı buldunuz geldi olctu bicti dedi ki 50bin tl.
Baska ustalara da sordunhz fiyat aldiniz asagi yukari ayni.. sonra birisinde karar kildiniz.

Usta dedi ki birazini pesinat aliyorum 10 mu 20 mi 25 mi artik neyse, kalanini da bitince.

Adam simdi parayi alip giderse ve zaman bulamiyorum diye isi hic yapmaz veya yarim birakirsa.. biz nasil hakkimizi arayacagiz?

Ustalarla basta bir sozlesme falan imzalanabiliniyor mu resmi bir sekilde?
0
ananiyimioguz
(25.11.22)
Bir tanıdığım bu şekilde sözleşmesi olduğu halde ortada kaldı. Usta işi yapmadı, eksik bitirdi daha doğrusu ve ortada kaldı. Mahkemeye verecekti ama ne olsu bilmiyorum.
0
damba
(25.11.22)
koçtaş'ın ustabilir uygulaması var. tavsiye ederim.
0
baldan kaymak
(25.11.22)
Bizim başımıza gelen :D

Biz bi usta bulduk. Eve taşınmadan önce baya bir yeri ona yaptırdık yüklü de para vermiştik o zamanlar. Adam asla istediğimiz gibi yapmadı. Gösterdiğimizle çıkan ürün başka. Hadi dedik abv bu olsun ama banyoda tezgah hafif eğimli oldu, mutfakta dondurucu ve buzdolabı alanları istenilen genişlikte değil, dolaplar duvarlara uygun olmamış vs. Adam bir daha gelmedi, telefonları açmadı. Sonra annem iki usta kankisiyle iş yerini basmaya gitti olay çıkardılar baya. Sonra geldi düzeltti ama taşınınca anladık ki düzelmemiş yine :D taşındığımız nakliye firmasındaki adamlar mutfağı tekrar düzeltti her şeyi yerleştirdi. Baştan ikeaya ya da başka hazır satan bi yere gitmediğimiz için pişmanız.
0
jazzabel
(26.11.22)
Sözleşme yapılır elbette ama çok da sallamıyorlar açıkçası. Sonuçta paranın peşinde koşturan siz oluyorsunuz.

Malzeme dahil anlaştıysanız en başta “malzemeyi kapıma getir, malzemenin tutarını sana hemen ödeyim” dersiniz. Fakat yapılmamış işçilikle ilgili baştan para ödenmez, hele ki günümüz ustaları gibi zanaatinden ziyade vurkaçla para çarpmayı meslek edinen %99.9’luk bir takıma önden ödeme yapmak akıl işi değil.

iş yarılanır, sonrasını başka ustalarla devam ettirebileceğiniz bir kıvama gelir, o vakit bir ara ödeme olabilir. Hatta iş bittiğinde bile bir miktar tutarı cebinizde tutmaya çalışın. Mesela çatı işçiliği yaptırdınız, bi 3-5 bini ilk yağmurda çatının vereceği sınava saklayın, ki yapılan sallapati işçilikleri düzeltme motivasyonları olsun ustaların. Yoksa alır parayı gider arkasına bakmaz :)
0
msb
(26.11.22)
Belli bir skalanın üstündeki tadilatlarda iç mimarla çalışmak faydalı oluyor. Evet ekstra masraf kalemi ama malzeme alım satımından ölçülere, ustaların kontrolünden ihtiyaçlarına her şeyle ilgilendikleri için baş ağrısı olmuyor. Sonuçta resmi iş bağlanıp sözleşme imzalamaya da daha uygun bi meslek olduğu için işi yarım bırakma riski daha düşük. Biz 2 sene önce aldığımız evin içini sıfırdan yaptırmıştık iç mimarla. Tabii ki ustalarla anlaşmaya göre biraz daha pahalıydı ama sonuç çok iyiydi, hala teşekkür ederiz kendisine :)
0
nundu
(26.11.22)
Bu işler genelde referanslı oluyor sözleşme yapılabilir tabii ki en iyisi taşeron şirketlerle çalışmak
0
beemaker
(26.11.22)
Mimar bulun. Maliyeti yüksek olur. Ancak onların daimi çalıştıkları belirli ustaları olur ve ustaları sizden daha iyi yönetirler. Size de fikir verirler vs.

Ustalar geçici çalışan kişiler, sizi üzerler umursamazlar bile. Sözleşme yapmanız da usta için pek fark etmez. Günü birlik yaşadıkları için. Ama mimarı üzmezler muhtemelen. Çünki onlardan sürekli iş alırlar.

Mimar da bulsanız, siz her gün işin başında durmalısınız (malesef).

Kolaylıklar dilerim.
0
alfired
(26.11.22)
kesinlikle mimar ya da pro bir şirketle çalışmak lazım. çok para versen bile ustanın kabiliyeti gerçekten yetmeyebiliyor. biz badana için bir ustayla anlaştık, direkt dediği rakamı kabul ettim, pazarlık yapmayacağımı ama çok iyi bir iş istediğimi söyledim. sonuç olarak bir çok yerde fırça izi vs var. adamın iyi niyetli olduğunu gördüm ama yetmedi işte.
0
roket adam
(26.11.22)
(4)

Red Alert 2 oynayan var mı?

birşeylersoracağım
Hala Red Alert 2 oynayan var mı?https://game.chronodivide.com/
Hala Red Alert 2 oynayan var mı?

game.chronodivide.com
0
birşeylersoracağım
(25.11.22)
ya işim olmasa oynardım:( ama browser'a kaydettim. valla çok çok makbule geçti
0
hlt1985
(25.11.22)
Valla ben de browser’a kaydettim :) Böyle eski ve browser üzerinden oynanan başka oyunlar var mı acaba starcraft vb gibi? Yeni duyuru mu açsam ya da :)
0
msb
(25.11.22)
vakit buldukça oynarım hala.
0
durbidakka
(26.11.22)
oha çok iyiymiş. teşekkürler.
0
roket adam
(26.11.22)
(4)

intel macbook pro vs m2 macbook air

mister green
selamlar arkadaşlar,aşağıdaki iki macbook arasında hangisi final cut, adobe programları ve visual studio kullanan biri için daha performanslıdır sizce? 2019 macbook pro 16 inch: 2,6 GHz 6-Core Intel Core i7,16 gb ram2022 macbook air 13 inch: m2 işlemci, 16 gb ramaslında intel macbook pro vs m2 macbo
selamlar arkadaşlar,
aşağıdaki iki macbook arasında hangisi final cut, adobe programları ve visual studio kullanan biri için daha performanslıdır sizce?

2019 macbook pro 16 inch: 2,6 GHz 6-Core Intel Core i7,16 gb ram

2022 macbook air 13 inch: m2 işlemci, 16 gb ram

aslında intel macbook pro vs m2 macbook air karşılaştırması diye düşünebiliriz. macbook air teknik işler yapılacağı zaman hantal mı kalıyor gerçekten?
0
mister green
(25.11.22)
intel almayın. m2 her türlü döver air falan fark etmez.

m1 max spor
0
do you remember me
(25.11.22)
m2 döver +1
ben 8 gb bellekli m1 air kullanıyorum, kaymak gibi.
0
orient blue
(25.11.22)
intel - x86 işlemci kullanmanı gerektiren bir durum yoksa m2 işlemcili macbook'u alıp geçebilirsin. intel mac'lerin pek geleceği yok artık.
0
roket adam
(25.11.22)
Kesinlikle M2.
M2'lerin en 256 GB SSD'lerindew SSD eskisinden yavaş. 256 GB'lık almayın.

M serisi işlemcilerde Air ile Pro arasındaki fark ancak çok uzun süre ağır işlem yapınca ortaya çıkıyor. Pro'ya para vermeniz gerekeceğini hiç sanmıyorum.
0
michael_knight
(25.11.22)
(5)

Pc'deki gece modu, gozu daha az mi yoruyor?

ahm1
Windows 10'da gece modu denen sey var ya, telefonda da sari isik olarak ayarladigimiz sey. Mavi isik, uykuyu engelledigi icin sari isiga geciyoruz ama benim derdim biraz farkli: gozlerimi cok yoruyorum, doktor da "ekran koruyucu camlardan alabilirsin" dedi care olarak (bunlar işe yariyor mu onu da b
Windows 10'da gece modu denen sey var ya, telefonda da sari isik olarak ayarladigimiz sey.

Mavi isik, uykuyu engelledigi icin sari isiga geciyoruz ama benim derdim biraz farkli: gozlerimi cok yoruyorum, doktor da "ekran koruyucu camlardan alabilirsin" dedi care olarak (bunlar işe yariyor mu onu da bilmiyorum ama), benim de aklima "surekli sari isikta kullansam yarari olur mu acaba?" sorusu geldi. Siz ne diyorsunuz bu işe?
0
ahm1
(24.11.22)
Uzun süredir mavi ışık korumalı gözlük kullanıyorum, gayet memnunum.
0
dark-tower
(24.11.22)
öncelikle o moddan da öncesinde popüler olan flux adlı uygulamadan da nefret ettim :D monitörde dahili olarak da var mavi ışık azaltma modları asla kullanmıyorum bu tarz şeyleri. renk doğruluğu önemli benim için. ki takıntı da değil sadece, öyle her şey sarı/turuncu huelarına yönelince gözüm daha çok yoruluyor odaklanamıyorum. sarı ampullü ortama girsem boğuluyorum resmen başıma ağrı giriyor... kişiden kişiye değişebilir yani ben asla olması gerekenden daha sıcak sarımsı/turuncumsu aydınlatmayı sevmiyorum. bütün günü de pc başında geçen biriyim gözümü yormuyor. 27" ekran max parlaklıkta yani 1000nit'e ulaşabilen hdr ekranlardan değil tabi 350nit onlarda da sustained brightness kaç nit oluyor değişken sonuçta. olsa onu da max veya maxa yakın kullanırdım.
0
konetsu
(24.11.22)
flux ile başlamıştım, şimdi mac'in kendisinde o özellik var ondan kullanıyorum. akşam, gece falan o sarıdan normal beyaza geçince inanılmaz acıyor gözlerim. ben faydalı olduğunu düşünüyorum.
0
roket adam
(24.11.22)
sarıdan beyaza geçip gözümü acıtmasın diye gündüz de gece ışığı açık kullanıyorum

kesinlikle işe yarıyor, olayı bu zaten, mavi ışığı kısmak, @dark ın dediği gözlüklerden alacaksan full uv korumalısından al
0
comp
(24.11.22)
beyaz ışık (mavi tonu yüksek ışık) doğal değil ve önce gözü sonra beyni yakıyor. Her yerde her daim sarı ışık kullanıyorum. sap sarı. şahane bir şey. gözlüğün faydası ortam aydınlatmasından da sizi koruması.
0
sparkle kiddle
(24.11.22)
(7)

karadağ güvenli mi?

anais
insanların kaçırıldığı, polisin mafyayla iş birliği içinde olduğu gibi şeyler yazılmış.
insanların kaçırıldığı, polisin mafyayla iş birliği içinde olduğu gibi şeyler yazılmış.
0
anais
(24.11.22)
AB üyesi olmayan balkan ülkeleri genellikle organize suç yönünden kötüdür. sıradan vatandaş için türkiye'den daha güvensiz değiller. adam kaçırma, polis-mafya mevzuları vs. o işin içinde olanları ilgilendiriyor genelde. en fazla ne olur, polis senden rüşvet ister ki onu yaşayan duymadım ben. kendim gitmedim ama sıkça tercih edilen bir tatil destinasyonudur yaz aylarında, gidip de memnun olmayan görmedim hiç. yabancı ülkede her zaman temkinli olmak ve adımları dikkatli atmak faydalıdır tabii ama ekstra endişelecek bir durum olacağını sanmam. yani başına ödül koyulmuş bir sırp mafya üyesi filan değilsen sana dokunmazlar.

öte yandan bunların sırp belgelerini tanımama mevzuu var, detaylarına çok vakıf değilim. o yüzden spesifik olarak şu dönemde sırbistan sınırına yakın olmamak mantıklı olabilir. savaş sanmam ama her an çatışma çıkabilecek bir ortam var.
0
mark greg sputnik
(24.11.22)
Turistik olarak gittik bir sıkıntı yok, ama bence bir olayı da yok. Vizesiz diye pompalanan boş yerlerden biri, zaten elini sallasan türke çarpıyor esnaf vs olarak da. Oraya harcayacağın parayı vize alıp düzgün bi yere gitmek için harcamak daha mantıklı bence.

Yaşam olarak dersen, evet mark greg'in tespitleri doğru. Burayı bir devlet gibi değil de, ufak bir kasaba gibi düşün, işleyiş öyle çok kurumsal bir yer bekleme.
0
roket adam
(24.11.22)
@mark greg: Galiba Kosova'dan bahsediyorsun, Karadağ'ın Sırplarla arası iyidir.

Yani Meksika'da bile turist isen mafya konusunda bir şey olmaz, en fazla hırsızlıkla muhatap olursun.

Karadağ güzeldir. Budva sahili deniz fazla kalabalıktan biraz bulanık olabiliyor ama, şehir merkezinin az dışındaki plajlar güzel. Kotor var, "Dubrovnik light". Tepeden manzarası da çok güzel oluyor.
0
d max
(24.11.22)
@d max,

haklısın hocam ya çok pardon. ben de yazarken zaten bir an düşündüm ama emin olamadım. bahsettiğim mevzular kosova için geçerli evet.
0
mark greg sputnik
(24.11.22)
Nasıl Türkiye'den daha güvensiz değilmiş boyle düşünen hiçbirsey bilmiyor demektir söz konusu ülkeler Türkiye ile kıyaslanamaz bile
0
beemaker
(24.11.22)
an itibariyle meksika da bulunan bir kosovali olarak yaziyorum: turistik olarak gidip gecezekseniz gidin, hic bir sey olmaz ne kosova da ne karadag da ne de baska bir balkan ulkesinde. ha ailecek gidip oraya yerlesecekseniz yapmayin, turkiye de cok daha kaliteli yasarsiniz. yok 6 ay is icin gidicem diyorsaniz o artik sizin takdiriniz, isiniz mayfatik bisey olmadigi surece bisey olmaz.
0
taurina
(24.11.22)
Balkanlarda bi Çingenelere denk gelirsen çarparlar, paran gider, en fazla o kadar. Balkan ülkelerinin neredeyse tamamını gezdim, bi de turist gibi takılmayı sevmediğim için sokaktan adam çevirip muhabbet ediyorum genelde, hiç bi sıkıntıyla karşılaşmadım. Turistik bi gezide başına bişey gelme ihtimali, herhangi bir yerde başına bişey gelme ihtimalinden düşük.
0
plutongezegendegilmi
(24.11.22)
(6)

kat karşılığı ev meselesi

bugisme
küçük bir şehirde göl cepheli şehir merkezinde eski bir evimiz var. cephesi dar ve yandaki parsellerle birleşirse 4-5 kat ev çıkılabiliyor. bir mütrahit 2şer daire toplam 8-10 daire yapıp sadece birer tane bize ve yanımızdaki mülk sahibine 150m2lik ev veririm diyor. bu bize çok az geldi. genel teamü
küçük bir şehirde göl cepheli şehir merkezinde eski bir evimiz var. cephesi dar ve yandaki parsellerle birleşirse 4-5 kat ev çıkılabiliyor. bir mütrahit 2şer daire toplam 8-10 daire yapıp sadece birer tane bize ve yanımızdaki mülk sahibine 150m2lik ev veririm diyor. bu bize çok az geldi. genel teamül % kaç arsa sahibi %kaç müteahit olarak uygulanıyor? Açıkçası konuya hakim olamadığımızdan ata toprağının elimizden gitmesini de istemiyoruz. bizim isteğimiz her kata 100m2 lik 3 daire toplamda 12-15 daireden bize 3 daire vermesi. Çok mu yüksekten uçuyoruz?
0
bugisme
(23.11.22)
Onun m2 hesabı var diye hatırlıyorum kanunen. (Arsa m2 değeri) x (Kat sayısı)/2 aklımda kalan formül bu ama teyit edin bilen birinden, gerekirse danışmanlık ücreti vs verin bu işlere bakan birilerine sorun. Orada kaç katlik imar izni var o da önemli.
0
encokbenisevinnolur
(23.11.22)
Başka müteahhite sorun? Bununla ilgili genel bir düzenlene vs yok, kiminle nasıl anlaşırsanız o. Birkaç yerden teklif almak en mantıklısı olur. Ama düşünüyorum, müteahhit 15 daire yapabileceği yere neden 10 daire yapsın? Büyük ihtimalle imar izni ve emsalle alakalı bir konusu vardır.
0
roket adam
(23.11.22)
belediye yönetmeliğinde ne yazdığı da önemli, yapılar arası mesafe, yol kenarıysa yapı ile yol arası mesafe, max çıkmasına izin verilen kat sayısı, yapıya bahçe yapılıp yapılmayacağı, merdiven boşluğu, asansör vs çıktıktan sonra kalan kullanılabilir alan vs bunlar hep etkiler. öte yandan arsanın yeri, nasıl bir muhit olduğu, muhitte yeni eve yönelim olup olmaması da müt. için önemli şeyler. 8 - 10 dairede iki arsa sahibine 2 daire normal. sizin kurudğunuz şukadar m2 var her kata bu kadar daire yapsa vs bunlar biraz havada kalır. yapının yapılacağı alanın şekli dahi etkiler dairelerin alanını. ayrıca kattaki daire sayısı arttıkça müt. için masraf da artacak, fazladan 4 - 5 daire için elektrik su tesisatı kurduracak, ıslak hacim kuracak, mutfak kuracak vs vs. bu açıdan düşünürseniz 100 m2 ve 12 dairede yine 2 daire bile teklif edebilir.
0
issiz karga
(23.11.22)
yerel bir şey bu. o bölgedeki rayiç önemli. buradan ne denilse boş olur. yer vardır yüzde 60-70'le verilir yer vardır yüzde 30la verilir. olur mu bilmem ama siz az bulur vermezsiniz ama yan taraflarınız verirse sizin arsanız işlevsiz kalabilir.
0
paintov
(24.11.22)
imar durumuna göre çekme payları, yoğunluk , hmax değerlerine göre toplam kapalı alan ve kaç daire yapılırsa efektif olacağı ortaya çıkar diyelim ki 10 daire yapılıyor.

Paylaşım oranı

Edirne ilinin Barutluk Mahallesi %25-30
Edirne ilinin Şükrüpaşa Mahallesi %48-55
İstanbul ilinin Suadiye Mahallesi %79-86
İstanbul ilinin Altayçeşme Mahallesi %x-y

Rakamları yaklaşık yazdım.

Tamamen yere bağlı paylaşım oranı değişmektedir bölgedeki rayici mütehaitler yan arsa sahipleri ve emlakçılar bilir.

İl- İlçe- Mevkii- Ada-Parsel bilgisi varsa belediye e-imar uygulamasından imar durumuna bakın ben yardımcı olayım.
0
alp9900
(24.11.22)
Yazılmış bilgiler doğru, ama bir müteahhit olarak cevap vermeden geçmek olmaz.

Kat karşılığı inşaat işinde, arsa sahibine ne vereceğimizin hesabı çok basittir aslında;

Toplam imalat maliyeti + müteahhit karı = Müteahhite düşen dairelerin satışından gelecek para + arsa sahibine verilecek daireler

Öyle yer vardır ki, 10 daire yaparsın, 9'unu arsa sahibine verirsin, kalan bir tane maliyet ve karı karşılar.

Öyle yer vardır ki 10 daire yaparsın, 1 tane arsa sahibine verirsin. 9 tane satarsın ancak maliyet ve kar çıkar.

Bir başka müteahhit firmadan daha teklif alın kabaca, tabi ki o bölgede iş yapan bir müteahhit olsun.
0
John Bloor
(24.11.22)
(10)

cok mutsuzum ne yapmaliyim?

monicapp
sevdigim bir isim var param var kiz arkadasim var sagligim yerinde, ama asiri mutsuzum, ozellikle iliskide olmak beni yoruyor ama kiz arkadasim cok iyi biri, onu uzmeden nasil soylerim bilmiyorum. hayattan keyif alamiyorum, hayatimda hic antidepresan kullanmadim, kullanmaya baslarsam robotik biri ol
sevdigim bir isim var param var kiz arkadasim var sagligim yerinde, ama asiri mutsuzum, ozellikle iliskide olmak beni yoruyor ama kiz arkadasim cok iyi biri, onu uzmeden nasil soylerim bilmiyorum. hayattan keyif alamiyorum, hayatimda hic antidepresan kullanmadim, kullanmaya baslarsam robotik biri olacagimdan korkuyorum (cevremde gordugum orneklerden). psikolog ve psikiyatr tedavileri bunalimda olan birine gercekten yardimci olur mu? ilk adimim ne olmali?
0
monicapp
(23.11.22)
İlk adım sevgilinden ayrılmak. Kimse kendisini gerçekten sevmeyen birinin, lütfen kendisiyle birlikte olmasını istemez. Direkt açıkla ve ayril
0
abuzer
(23.11.22)
neden mutsuzsun, ben olsam önce fiziksel sebeplerden başlarım. yemek düzenin nasıl? sağlıklı besleniyor musun? uyku düzenin nasıl? konakladığın yerde bir sıkıntı var mı? spor yapıyor musun? hareket ediyor musun? cinsellik tarafında bi problem, bir eksiklik var mı?

bunları giderdikten sonra diğerlerine geçersin. hemen çat diye bunalımdayım diyerek psikyatra gidersen ilaçları dayarlar, 10 sene kurtulamazsın.
0
roket adam
(23.11.22)
Cikolata yiyebilirsin. Beyindeki serotonin ve endorfin seviyelerini artiriyor ve bu hormonlar mutluluk hissi veriyor.
0
ermanen
(23.11.22)
Bu soruyu sormam üzerinden neredeyse bir yıl geçmiş:

www.eksiduyuru.com

Burada her şeyi yazmak istemiyorum ama mutsuzluğun vücut bulmuş haliydim, 26 yıl böyle bir karanlıkta yaşadım. Şimdi yarım yıldır utanmasam hayatı seviyorum diyeceğim. Üstelik şartlarımın hiçbiri de değişmedi :) Değişen şey düşünce sistemimdi. Terapiyi bu yüzden sonuna kadar savunacağım.
0
ruhen hastayim ben
(23.11.22)
artık peynir ekmek gibi öneriyorum ama yapacak bir şey yok. şayet terapiyle ilgili içsel direnciniz varsa şu üç kitabı edinin ve dikkatli bir şekilde okuyun;

hayatı yeniden keşfedin
iyi hissetmek
akış

yazdığım sıralamada okursanız daha çok katkı sağlayabilir.
0
Phoebe
(23.11.22)
günde 500 mg magnezyum al. üç beş gün dene bakalım. bende işe yarıyor. coco çekmiş gibi enerji veriyor. güç veriyor. fiziksel olarak sağlam birinin depresyonda olması bana hiç mantıklı gelmiyor. öncelikle elle tutulur ne yapılabilirse yapılsın, demir gibi bir bünye var ama hala mıy mıy mutsuzluk devam ediyorsa sonra psikanaliz yapılsın.

sevgilinden de ayrılma şimdilik, durduk yere. belki seviyorsundur.
0
gabe h coud
(23.11.22)
Kan değerlerine baktır ve magnezyum ve D vitamini kullan +1

Ayrıca uykunu 23.00-06.00 aralığına çek derim. 23.00'te uyumuş olacak şekilde, yapabildiğin kadar yap, farkı göreceksin.

Bir de güneşe çık olabildiğince, bir de yeşillik/toprak gör, ağaçlara sarıl. Bunların hepsini yapıp bir de öyle bak ilişkine.
0
muhayyer divan
(23.11.22)
yoruluyorsun çünkü çok fazla dikkat ediyorsun, ilgi alanlarının heyecanını kaybetmişsin, ne ile ilgileniyorsan önceden, onlarla ilgilen, yen alanlara bak belki bişiyler olur serversin falan. daha az yorulursun, mutlu olursun, kız arkadaşında daha az yormaya başlar.
0
selam
(24.11.22)
ayril coco +1
0
hot potato
(24.11.22)
Konudan alakasiz ama burada bahsedilen magnezyum nedir nasil aliniyor
0
optimistbakunin
(24.11.22)
(15)

istanbul'dan nereye taşınılır?

curious mind
fazlaca geniş olduğunun farkındayım. biraz detay vereyim. ben yüksek lisansı bitirmek üzereyim, annem ve babamla yaşıyorum. babam emekli, annem çalışmıyor. istanbula bizi bağlayan bir şey yok. akrabalar zonguldakta ama oraya gitmeye pek istekli değilim. konut fiyatlarının istanbul kadar uçuk olmadığ
fazlaca geniş olduğunun farkındayım. biraz detay vereyim. ben yüksek lisansı bitirmek üzereyim, annem ve babamla yaşıyorum. babam emekli, annem çalışmıyor. istanbula bizi bağlayan bir şey yok. akrabalar zonguldakta ama oraya gitmeye pek istekli değilim. konut fiyatlarının istanbul kadar uçuk olmadığı ama insanların da yobaz ya da fazla muhafazakar olmadığı binaların çok yüksek ve çok sıkışık olmadığı bir yer var mı? bir de ben doktora yapmak istiyorum ama istanbulda olmazsa olmaz gibi bir düşüncem yok.

istanbullular siz ne düşünüyorsunuz? deprem tetikledi yine beni.
0
curious mind
(23.11.22)
bahsettiğiniz gibi oldukça geniş yorumlara gebe bir soru. şahsi tecrübeler buralarda etken. şahsen istanbul'a yakın ve görece ferah, güzel, yaşanılabilir şehir olarak eskişehir ve bolu geliyor aklıma. doğa söz konusu ise özellikle bolu diyebilirim.

büyük bir şehir derseniz ankara yine yaşanılabilir şehir.

bazı kıstaslar ise ne yazık ki nereye giderseniz gidin pek değişmiyor. insanın her türlüsü her şehirde var. iyilerle karşılaşırsınız umarım.
0
social strata
(23.11.22)
Para ve gelir durumundan bahsetmemişsin, en önemli kriter o.
bunun dışında istanbuldan taşınmak yerine uzak ilçelerde de güzel bir hayat yaşanabilir, şile, kilyos gibi. keza izmit de iyi bir seçenek bence yaşam için.
0
roket adam
(23.11.22)
@roket adam
hocam oturduğumuz ev bizim. bunu satıp ya da kiraya verip başka bir şehirde benzer bir yerde oturabiliriz diye düşünüyorum. şile veya izmit de depremden etkilenebilir gibi geliyor ama düşünüp araştırırım teşekkürler.

edit: gelir yazmamışım. açlık sınırının üstünde yoksulluk sınırının altında olduğumuzu sanıyorum.
0
🌸curious mind
(23.11.22)
Çanakkale olabilir.
0
seaman
(23.11.22)
Çanakkale çok güzel bir şehir mesela. Düşünebilirsin belki.
0
nundu
(23.11.22)
samsun- atakum
0
benaslinda
(23.11.22)
Çanakkale
Aydın
Eskişehir
Bandırma
0
halitkin
(23.11.22)
Güneye giderdim Muğla, antalya vs. Kışın ısınma derdi olmaz. Eskiden asla istemezdim ama şimdi tatile gittikçe görüyorum İstanbul'da yaşadığımız hayat değil. Mis gibi deniz ve güneş varken. Üstelik turist de çok alıyor insan gayet sosyallesebilir farklı şeyler deneyebilir, sektör değiştirebilir.
0
sanguine
(23.11.22)
muğla ve ilçelerini düşünmüyorsanız benim önerim eskişehir veya çanakkale olabilir. çanakkale'de gelibolu tarafı çok nezih ve tatlıydı, eskişehirin denizli versiyonu çanakkale. hem nüfusu genç, eğitimli, hayat diğer büyükşehirlere göre daha ucuz. eskişehir de uygun olabilir ama kışı çok soğuk:(
0
sirkelimon
(23.11.22)
istanbul'da psikolojim bozulunca öğrenci olarak ankara'ya yerleşmiştim ben. beş yıl olacak, şehrin kendisinden yana hiçbir şikayetim yok. çok seviyorum.

türkiye'de bugün barzonun, kalitesiz adamın olmadığı yer yok. ankara hem geniş ve ferah sayılır (istanbul'a kıyasla) hem de başkent olarak büyük şehrin alasıdır. her türlü sosyal etkinlikten tut da imkana kadar fazlasıyla mevcut. evet istanbul'un forsu yok, hiçbir zaman da olmaz ama yaşamak için bence ideal bir yer. sunduğu imkanlar doğrultusunda akademik alanda da kötü sayılmaz ayrıca, bir sürü taş gibi üniversite var burada da.
0
mark greg sputnik
(23.11.22)
ankara'ya taşındım, çok mutluyum.
mark greg +1

orta-iyi bir muhitte yaşarsanız gayet güzel burası.
0
blatta hiberna
(23.11.22)
Ankara gibi soğuk yerleri tavsiye etmem. Ben olsam İzmir'e taşınırdım. Doğal gaza para vermezsin. Deniz, kum, güneş. Daha ne.
0
dissendium
(23.11.22)
Ankara soguk sayilmaz bence.

Doktora yapacaksan doktora yapmaya deger universitelerin oldugu sehirler belli.
0
hot potato
(23.11.22)
deniz olmayan yerde yaşanmaz.
en mantıklı güney ege veya çanakkale tarafları.
0
astronom bey
(23.11.22)
ankara +1

2021 başlarında istanbul beykoz'dan ankara'ya taşındım. ikinci üniversiteme başladım. insanı biraz soğuktur ama aklına bir şeyleri koyup işine odaklanabileceğin en güzel şehir belki de ankara olur.
0
lesmiserables
(23.11.22)
(7)

kardes sorunsali

tuborg yesili
universite son sinifta okuyan bir kardesim var. aile evinde kaliyor ve kyk da aliyor. tutarini bilmemekle birlikte harclik da aliyor. ara sira benden para istiyordu 100,200 tl gibi. son zamanlarda hemisteme araligini hem de miktarini arttirdi. 400e 500e çıktık. fiyatlar tabiki artıyor ama ne yaptığı
universite son sinifta okuyan bir kardesim var. aile evinde kaliyor ve kyk da aliyor. tutarini bilmemekle birlikte harclik da aliyor. ara sira benden para istiyordu 100,200 tl gibi. son zamanlarda hem
isteme araligini hem de miktarini arttirdi. 400e 500e çıktık. fiyatlar tabiki artıyor ama ne yaptığını en son istediğinde sordum, ankara tunalıda bir restauranta rakıya gittiğini söyledi. neden pahalı olduğu kabak gibi ortada olan bir yere gittiklerini sorduğumda da bilmiyorduk gibi saçma bir cevap verdi ve bana alındı.

parasında değilim ama parayı harcama şekline karışmak istemesem de karışıyorum bu arada saçma sapan arkadaşları da var. bana yalan da söyleyebilir bilmiyorum.
ben elimden geldiğinde yardım ediyorum zaten, istediği bişey varsa alıyorum, kız arkadaşına hediye bile aldık yani. ama işin biraz rengi değişiyor gibi de hissediyorum bir yandan.
23 yaşında bu arada, ben onu yaşındayken işe başlamıştım vs memur bir aileden geliyoruz ona rağmen özel okula gönderildi kendisi imkanlar zorlandı vs vs.

nasıl yaklaşmalıyım bu durum karşısında?
0
tuborg yesili
(23.11.22)
şimdi sen büyük ihtimalle hayata erken atılmış ve devlet okullarında düşük masrafla okumuş bir insansın. kardeşin ise özel okula giden, çevresinde de özel okula giden zengin insanların olduğu bir ortamda. ona gidip de milyoner arkadaşlarınla neden bambide değil de tunalıda buluştun demek hata olur, bunu zaten beklemeyin ondan. artı olarak her kapıdan para alabiliyor olması çok büyük bir hata. kendi kardeşimden biliyorum birebir aynı mevzu.

yapılması gereken şey kesinlikle "aylık sabit" bir "maaş" bağlamak. yani kafasına göre bir senden, bir aileden para alıyorsa hem bunun sonunu alamazsınız, hem ne kadar para verdiğinizi takip edemezsiniz, hem de 25-30 yaşına gelip ama para yönetmeyi bilmeyen bir kardeşiniz olur. oturup aileyle ortak bir bütçe yapıp her ay sabit bir para verin, başka türlü bunun önünü alamazsınız. ha acil bir ihtiyaç çıkar, atıyorum ayakkabısı yırtılır yenisini alması gerekir destek olursunuz. ama çar-çur bütçesi kesinlikle sabit olmalı.
0
roket adam
(23.11.22)
anne babanın haberi yok bu arada benden para aldığının. ben de gidip söylemek istemiyorum açıkcası bir kaos çıkar bunun altından çünkü.
0
🌸tuborg yesili
(23.11.22)
23 yaşında son sınıfsa hadi hazırlık okudu ya da bi sene mezuna kaldı desek yıl kaybı yok gibi. 25-26 olsa "Ben onun yaşındayken çalışmaya başlamıştım" deseniz belki haklı olursunuz da önündeki 40 sene boyunca çalışacak zaten, 23 yaşında çalışmamak gayet normal günümüzde.

Hani sıklığı falan tartışılır ama arkadaşlarıyla arada bir hafif lüks bi mekana gitmesinde bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum ki zaten @roket adam'ın da dediği gibi özel üniversitede arkadaş çevresi bu tarz mekanlarda takılan kişilerdir.

Yani demek istediğim her istediğinde para verin değil tabii ki, ben de memur aile çocuğuyum devlet üniversitesinde okudum falan ama bizim okuduğumuz yıllarda (2020 mezunuyum yani çok geçmiş de değil) arkadaşlarla hafif fiyakalı bi mekana gidebiliyorduk yine arada bir. Ya da kendim para biriktirip istediğim bi şeyleri alabiliyordum. Ailemle kalıyordum ve harçlık+kyk alıyodum ben de.

Öğrenci kredi kartı almıştım üniversiteye başladığımda. O baya yardımcı oluyodu bütçe tutmamda ve hesaplı harcama yapmamda. Ailem her ay sabit olmasa da belli miktarda para veriyodu ve sonuç olarak kredi kartı benim sorumluluğumda olduğu için yönetmem gerekiyordu harcamalarımı ona göre. Bence limiti çok abartı olmayan bi öğrenci kredi kartı çok faydalı bu konuda.
0
nundu
(23.11.22)
Valla o zaman böyle geçer gider dostum. Çünkü sana param yok deyip aileden, ailesine param yok deyip senden para alabilecek bir durumda. Tedariğin sınırsız ve belirsiz olduğu bir ortamda "parasının bitmesi" gibi bir kavramdan bahsedilemez yani. Kardeşinizin hayatta da başarılı olmasını istiyorsanız en azından siz bir limit koyun.
0
roket adam
(23.11.22)
Benim kardeşim önce özelde burslu okudu sonra okul değiştirdi devlete geçti. Burslu okumasına rağmen günlük okul masrafı çok fazlaydı. Daha bunun gezmesi etmesi var. Bırakın öğrenciyken istediğini yapsın. Aylık x para gönderip limitli hale getirilebilir.
0
jazzabel
(23.11.22)
Pozitif havanın aksine ben biraz gözleyin önerisiyle geliyorum. Herhangi bir bağımlılığı da olabilir çünkü.
0
marla is in my head
(23.11.22)
Yani genc cocuk, 400-500 lira da para degil. Memur ailesinden geliyor olabilir ama hemen ablam gibi calismaya baslamaliyim kafasinda ya da sorumlulugunda olmak zorunda degil. Birakin eglensin ya

Siz zamaninda kurusu kurusuna dusunmussunuz ve zorlanmissiniz kendinizce. O bu yapida degil anladigim kadariyla, onun da zorlanmasini mi istiyorsunuz? Sizin verdiginiz parayla raki balik yapmasi sizi rahatsiz mi ediyor? Soyleyin o zaman ona. Konusun kardesinizle.

Gunumuzdeki gencleri zaten şanssiz buluyorum. Diledikleri gibi gezemiyor, alamiyor, yiyemiyor, icemiyor bircogu. Biz etkinlikten etkinlige kosardik, yapamiyorlar malesef. Kardesiniz eglenmeyi bilen biri. Birakin tadini cikarsin.
0
balpolen
(23.11.22)
(5)

Fotoğraflarımı nerede depolayabilirim?

duchess jessamine
İcloud çok tehlikeli. Apple Zorlu Center müşteri hizmetleri şifremi bilmeden hesabımı görebilmişti. 1) Görüntü kalitesi düşmesin2) Telefonda yer kaplamasın3) Kullanımı/arayüzü pratik olsun.
İcloud çok tehlikeli. Apple Zorlu Center müşteri hizmetleri şifremi bilmeden hesabımı görebilmişti.

1) Görüntü kalitesi düşmesin

2) Telefonda yer kaplamasın

3) Kullanımı/arayüzü pratik olsun.
0
duchess jessamine
(23.11.22)
Icloudda öyle bir açık olduğunu zannetmiyorum yanlış anladığınız bir şey olmuş olabilir çalışanlar kafalarına göre göremezler ancak sizin izninizle belki erişim açılıyordur.

mesela banka çalışanları da kafalarına göre herkesin hesabına bakamıyor diye biliyorum. Siz onları aradığnızda veya gittiğinizde bakabiliyorlar.

yine de illa alternatif arıyorsanız google photos var. aylım 5 tl miydi 15 tl miydi neydi 100gb depolama alanı veriyor google one üzerinden. bunu google drive veya google fotoğraflarda kullanıyorsunuz.
0
ananiyimioguz
(23.11.22)
icloud riskli değil, bilmeyen biri olarak seçebileceğin en iyi alternatif.
zorlu center müşteri hizmetleri sen izin vermediğin sürece fotoğraflarını göremez. mümkün değil bu.
0
roket adam
(23.11.22)
Siz uyuyun daha. Telefonumun şifresini unutunca telefon kitlendi. Açtırmak için aradım. Mümkün olmadığını, sadece telefonu sıfırlayarak tekrar açabileceklerini söylediler.

Ben tüm verilerim gitti mi diye sorunca müşteri hizmetleri yetkilisi “İcloud’ta notlarınız var birkaç tane” dedi.

Kendim bizzat yaşadım yahu! Bir davaya konu olacak olsa görüşme kayıtlarıyla ispatlı bir şey. Bimeden etmeden oturduğunuz yerden ahkam kesmekten vazgeçin!
0
🌸duchess jessamine
(23.11.22)
Hiçbir izin falan da vermedim bu arada. Kendi söyledi.
0
🌸duchess jessamine
(23.11.22)
verilerinizin sayısını görmüş, verinizi gördüm dememiş ki.

yani rehber: 500, notlar: 35, fotoğraflar: 3456

şeklinde yazıyorsa insanları veya firmaları benim datalarımı görüyorlar diye neden farazi konuşup suçluyorsunuz?
0
ananiyimioguz
(23.11.22)
(10)

Deprem çantanız var mı

dissendium
Her zamanki gibi depreme hazırlıksızız çoğumuz. Bir tane deprem çantası hazırlamak istiyorum. İçine su, ağrı kesici falan koymak istiyorum. Başka kritik neler koyulabilir? Sizde var mı?
Her zamanki gibi depreme hazırlıksızız çoğumuz. Bir tane deprem çantası hazırlamak istiyorum. İçine su, ağrı kesici falan koymak istiyorum. Başka kritik neler koyulabilir? Sizde var mı?
0
dissendium
(23.11.22)
düdük ve fener benim ilk aklima gelen
0
ala09
(23.11.22)
Kendi çantamdaki yazıyorum.
belli aralıklarla değiştirilecek şekilde su ve çikolata, bisküvit, radyo, fener, düdük, yedek pil, ıslak mendil, kuru mendil, çöp torbası, Koli bandı, Termal battaniye, İlk yardım çantası (çok kapsamlı profesyonel kullanım için hazırlandı),yağmurluk
0
metos
(23.11.22)
çantam yok ama olması da lazım. @metos çok detaylı yazmış ama benim aklıma farklı olarak gelen pamuk oldu bir tek.

bir de kedisi olanlar nasıl bir çanta hazırladı, deprem esnasında kedisi o panik halinde nasıl kutuya koyacaklar onu da merak ediyorum. Kedim çok aklımda böyle durumlar için.
0
mor oje
(23.11.22)
Sabah bunu konuştuk da bizde hem bebek hem kedi var. Çanta değil bavul lazım bize. Bir de sekizinci kattayız. Çantamız vs yok bu arada. Ankaradayız gerçi.
0
elorelia
(23.11.22)
Benim bir sırt çantam var, kapı dibinde duruyor.
Çadırı, uyku tulumu, kamp ocağı, yiyecek içeceğiyle her zaman hazır. Yazın kamp atmalık, diğer zamanlar deprem çantası.
0
Mirket
(23.11.22)
istanbul'da degilim ve yasadigim bina depreme dayanikli. o yuzden yok. ama her evde bulunmasi da mantikli. depremden baska durumlar da olabilir. deprem aninda ne yapilmasi gerektigi ve nerde siper alinmali, onlar da onemli. bazi insanlar ileri paranoyaklikla kafes bile yaptiriyor. ama tam kafes olmayan, deprem yatagi diye satilan seyler de var. gereksiz fazla bilgi vermis gibi hissettim simdi.

istanbul'da olsam kesin yapardim (ve fay hattina yakin yerlerde yasiyorsam). ve imkan varsa yasadigim yerin depreme dayanikliligi testi yaptirirdim (apartmansa, apartmandakilerle/yoneticiyle anlasarak).
0
ermanen
(23.11.22)
Üç gündür anlamsız bir deprem anksiyetesiyle yatağın yanında tuttuğum bir deprem çantam var, sabahki depremin hissedilmediği bir şehirdeyim. (Biri eşime biri bana olmak üzere iki çanta var. Bir ara birini evde tutmak, birini arabaya koymak için içeriklerini düzenleyeceğiz.)

Yukarıda yazılanlara ek olarak kedi maması, kuruyemiş kuru meyve barları/paketleri, krakerler, ton balığı konservesi, hijyenik ped, tampon, decathlonun ince havlularından, birer ince termal sweatshirt, birer yağmurluk, yedek şarj aleti, sabun, düzenli kullandığım ilaçtan bir kutu, tuvalet kâğıdı, diş fırçası/macunu, www.rossmann.com.tr soğukta dışarıda kalmamız gerekirse diye bu ısıtıcı pedlerden iki paket var. Hatırladığım kadarıyla.

Kimlik fotokopileri, İsviçre çakısı, mum ve kibrit, kolonya/antibakteriyel jel, not defteri ve kurşunkalem gibi şeyleri de listeye yazmışım, bir ara çantalara eklemem gerekiyor.
0
kobuzchu kiz
(23.11.22)
Yok. Enkaz altında kalırsam kurtulma şansım olduğuna inanmıyorum. Onun yerine kitaplığı, gardolabı, dolapları duvara sabitlemek, sağda solda düşebilecek eşyaları düzgün yerleştirmek vs daha mantıklı geliyor bana.
0
roket adam
(23.11.22)
Yok, hazırlamayı da düşünmüyorum.
0
halitkin
(23.11.22)
bir süre arama kurtarma stk'larında görev almış biri olarak. deprem çantasının amerikan prepper fantazisi olduğunu düşünüyorum. depremden hayatta kalacak şekilde ve sağlıklı kurtulduysam yanımdaki kampçılık malzemelerinin çok bir önemi yok. 2 paket snickers ve 1.5 litre su bir de aspirin ile mi hayata tutunacağım ? insan şartlar gerektirdiğinde düşünülenden dayanıklı bir canlı.bu deprem çantası ancak konfor arttırıcı olur. yoksa ayağında terlikle, yemeden içmeden burdan izmite yürürsün eğer istersen.

şeker hastalığı veya benzeri gerçekten medikal bir durumun vardır. o ilacı almazsan hayatın riske girer. o zaman tabi ufak bir hazırlık yapılmalı. o kargaşada hiçbirine ulaşamazsın.

evde amatör telsizden, tırmanış iplerine kadar kamp vs. malzemesi mevcut ama dediğim gibi manasız buluyorum.
0
orpheus
(23.11.22)
(16)

Depremi hissedenler kaçıncı katta oturuyor

regina phalange
Sanırım bu depremde üst katlarda oturanlar daha fazla hissetti. Şöyle bir camdan baktım genelde üst kattakilerin ışıkları yanıyot alt kattakiler hala uyuyor sanırım. Biz de üst kattayız ve baya hissettik.
Sanırım bu depremde üst katlarda oturanlar daha fazla hissetti. Şöyle bir camdan baktım genelde üst kattakilerin ışıkları yanıyot alt kattakiler hala uyuyor sanırım. Biz de üst kattayız ve baya hissettik.
0
regina phalange
(23.11.22)
4. kat en üstte net hissettik.
0
gelecegin yildizi
(23.11.22)
10.kattan çok hissettim. En üst kat.
0
kaptan maydanoz
(23.11.22)
Çatı katındayım ve hasta olduğum için uykudan uyanıp duş almış, kendime bitki çayı yapıyordum. Aynı zamanda da iş konusunda vicdan muhasebesi içindeydim. Deprem oldu diye yazdığını Tv'de, banttan yayınlanan bir programda gördüm. Herhalde ben uyurken oldu sandım da birkaç dakika önceymiş. Hiçbir şey hissetmedim kısaca. İstanbul, Anadolu yakası.
0
pavlis
(23.11.22)
13/17
Bildiğim depreme uyanan bir kaç kişiyi de yazayım
9/14
2/2
14/14
Hepsi İst Anadolu
0
kisa
(23.11.22)
4.katta, düzcede otelde, uyanık halde ve sarsıcı şekilde hissettim. Öyle uzundu ki o esnada muhasebe yaptım uzunca. Hepimize çok geçmiş olsun.
0
va
(23.11.22)
Pendik 12.kat net 6 hissetti
0
eja
(23.11.22)
Anadolu yakasi / 4 hic hissetmedim, uykumdan bile uyanmadin. Su an okudukca tirsiyorum nasil hissetmem diye
0
mor oje
(23.11.22)
Ankara, 4. Ben zaten uyanıktım ama ev arkadaşım sallantıdan uyandı.
0
black holes in the sky
(23.11.22)
Şişlide 3. katta oturuyorum.
Sallantıyı hissettim ama çok şiddetli değildi, uzun sürmesi endişe vericiydi.
0
hayalhayal
(23.11.22)
küçükçekmece'de 3. kat
uykudan kaldırdı.
0
lazpalle
(23.11.22)
Anadolu yakası, 5. Kattayım, sabah iş yerinde öğrendim deprem olduğunu.
0
ruhen hastayim ben
(23.11.22)
Kocaeli, üç katlı binanın çatı katında oturuyorum epey şiddetli hissettim depremi. Düzce merkezli 6,0 olduğunu öğrenince şaşırdım biraz, daha kuvvetli tahmin ediyordum.
0
pispinti
(23.11.22)
ankara - en üst kat/5.kat

uyandırdı ve çok uzun sürdü
0
Hallegadola
(23.11.22)
İstanbul Anadolu yakası, 1.kat, deprem mi değil mi emin olamadığım bir sallantı hissettim, uzun sürdüğünü söyleniyor, ben sonunda uyanmış olmalıyım, hiç ses vs duymayınca ben öyle sandım herhalde diye düşünerek normal hayatıma devam ettim, 1 saat kadar sonra deprem olmuş olduğunu öğrendim, apartmandan ya da sokaktan hiç ses gelmedi, tek tük bir kaç dairenin ışığı yanıyordu.
0
(23.11.22)
ist anadolu, 26. kattayım, epey uyandıracak kadar sallandık. alt katta oturan arkadaşların hiç hissetmedik dedi.
üst katların daha çok hissetmesi normal. uzun binaların üstü daha fazla salınım yapacak ve yapması da lazım zaten, eğer yapmıyorsa sıkıntı.
0
roket adam
(23.11.22)
Anadolu yakası. 21. kat.
Sürgü kapaklı dolabın kapaklarının tıkırtısına uyandık. 10-15 saniye sonra sallantıyı da hissedebildik. Binadan çok emin olduğumuz için korkmadık ama zaten bu katta korksak ne olur… Yapılacak hiç bir şey yok.
0
1980
(23.11.22)
(5)

küresel lojistik sorunu niye hala bitmiyor?

avatar is back
2020 pandemi yüzünden aylarca fabrikalar kapandı, gemiler durdu bilmem ne, bi ara düzelir gibi oldu sonra 2021 baharında tekrar kapanmalar oldu ve sonra neredeyse her yerde avrupa'da abd'de normale geçildi. şimdi 2022 bitiyor 2023'e gidiyoruz hala, otomotiv'de tedarik problemi, yok yedek parça üreti
2020 pandemi yüzünden aylarca fabrikalar kapandı, gemiler durdu bilmem ne, bi ara düzelir gibi oldu sonra 2021 baharında tekrar kapanmalar oldu ve sonra neredeyse her yerde avrupa'da abd'de normale geçildi.

şimdi 2022 bitiyor 2023'e gidiyoruz hala, otomotiv'de tedarik problemi, yok yedek parça üretilmiyor, üretilse lojistik sağlanmıyor, laptop'larda işlemci eksiği bilmem ne muhabbeti devam ediyor.

dalga mı geçiyorlar dünyayla bunlar nedir anlamadım? 2021 haziranda mesela pedere araç aldık, stoklar problemliydi ama alan alıyordu 2-3 hafta bekleyerek, adamlar da 3-5 aya düzelir demişlerdi, 1,5 seneden fazla geçti hala aynı tantana. not: otomotiv özelinde sormuyorum genel olarka neden böyle anlamaya çalışıyorum
0
avatar is back
(23.11.22)
Hocam bu sektörler uzun yıllarca az stok, hızlı stok yenileme üzerine yoğunlaştı. Özellikle otomotiv supply chain dünyasındaki yeniliklerin ana çıkış yeri. Jti dediğiniz olay böyle covid gibi bir olayi karsilayacak bir olay değildi zaten.

Buna ek olarak asıl sorun elektriklesmeye olan yüklenme sonrası çipe talep çok arttı. Benim müdürün eşi çip fabrikalarindan birinde mühendis, onla da konustugumuzda aksiyon olsa bile bunun hizlica cozulmeyecegini söylerdi.

Ben de çip kullanan bir sektörde çalışıyorum. Uzunca dönem iyiydi aslında, elimizde stok vardi. Hatta talep tahminleri yüksek bile çıktı da stok dusurmekle uğraştık, şimdi de hayvan gibi sipariş var, hava kargo yetismiyor.

Lojistikte ben sıkıntı çok göremiyorum. Covid dönemi her sabah 9da toplanirdil apac ve forwarder ile. Bayadir haftada bir kere falan 5-10 dk konuşup kapatıyoruz. Yani lojistikte aksine dead freight sorunu çıktı.

Bu arada çin gene kapanip duruyor, hala çok sıkı bir covid politikasi var.

Savaşın da etkisi oldu gene, özellikle bazi sektörlerde gerek gaz gerek ukrayna/rusya ağırlıklı hammadde sebebi ile.

Neyse yani, çiptek sorun sirf otomotiv vs değil yani. Avrupa'da bu enerji krizi sebebiyle elektrikle alakalı ürünlere ciddi bir talep var, bunlarin hepsinde çip var.
0
logisticsmanager
(23.11.22)
Bu arada tedarik sorunu var, lojistik bunun bir parçası hatta lojistikte hiçbir sorun yok artık :) konteyner da var, hava kargo fiyatlari da iyi. Zamaninda konteynerlar 1 ay rötarlı yola cikardi, 3-4 aydır 1-2 hafta rötar anca oluyor.

Tedarik zinciri öyle bir olay ki bir kere bozuldu mu zor oluyor.

Örnek veriyorum; bizim ayda bir konteyner malzeme çıkardığımız müşteri var Amerika'dan. Geçen seneden beri sorun var ve 1.5 sene oldu hala ilerleme yok. Çünkü biraz toparlasan en ufak sorunda tekrar eski hale geliyor. Misal 3-4 ay önce hafif topladık simdi gene ayni duruma düştük. Müşteri istediği tarih temmuz/2022, bizim tarihimiz Şubat/2023.

Yani talep dusmezse tedarik zinricini eski hale getirmek kolay değil.
0
logisticsmanager
(23.11.22)
Çünkü lojistik krizi tahıl krizi, gübre krizi ve enerji krizi gibi suni bir kıtlık. bir ekonomik savaş. Çin'in ABD ekonomisine zarar vermek için yaptığı bir hamle ve başarılı da oldular. Çin bilinçli olarak tedariği kısıyor böylece ekonomisi dışa bağımlı olan / üretimi olmayan ABD'de enflasyonu patlad.

Sıkıntı şu ki şu an dünyada aynı anda bir kaç kriz var maalesef Türkiye'de bu konular hiç konuşulmuyor özellikle tahıl krizi çok ciddi bir konu beşeriyet açlıkla karşı karşıya dünyanın en büyük zirai mahsul üreticilerinden biri olan Çin dön yıllarda özellikle tahıl ürünlerini ihraç etmedigi gibi dünyadan tahıl tedarik edip stokluyor bu konu Rusya Ukrayna savaşı ile konuşulmaya başladı fakat öncesi var. Ayrıca çin yeni ticaret yolları inşa ediyor gelecekte bu ticari yollar dünyanın bütün kaynaklarının Çin'de stoklanmasi için kullanılacak böyle giderse dünyayı çok kötü günler bekliyor
0
beemaker
(23.11.22)
lojistikte sorun yok +1
gectiğimiz aylarda piyasada yük azdı hatta, deniz / hava / kara lojistik fiyatları dibi gördü. fakat dünyanın üreticisi çin'de sıfır covid politikası devam ediyor. yani adamlar hala sehirleri karantinaya alıyorlar. oradan bir eksi var tedarikte.
ikincisi de kura güven yok piyasada. stoklu çalışılmıyor. jit production yapacak kadar da tedarik zinciri iyi değil. o yüzden herkes zincirde bir öncekini suçlayarak yoluna devam ediyor.
0
lapetite
(23.11.22)
verilen cevaplara ek olarak, üreticilerin ve satıcıların inanılmaz işine geldi bu çip krizi işi. şu anda yavaş yavaş iyiye gittiğini görüyorum ben şahsen, it donanımında ve otomobilde de yavaş yavaş bir düzelme var. ama 1'e alıp 1.5'a araba satmaya çalışan bayiye sorsan hala çip krizi var abi der geçer.
0
roket adam
(23.11.22)
(12)

şimdiye kadar satın aldığınız en kalitesiz ürün

bugisme
büyük hayal kırıklığı yaşadığınız, verdiğiniz paraya acıdığınız hangi marka ürün tecrübeniz var?
büyük hayal kırıklığı yaşadığınız, verdiğiniz paraya acıdığınız hangi marka ürün tecrübeniz var?
0
bugisme
(22.11.22)
Parayla değil ama takasla arçelik gurme cay makinasi var, alet durduğu yerde parcalara ayrılıyor, bozuluyor, tek avuntusu para vermemiş olmak.
0
mirty
(22.11.22)
airpods 3. iphone'un yanında verilen earpodslar ile arasında kalite farkı yok. elbette kalitesiz değil ama o parayı da hak etmiyor.
0
Erestor
(22.11.22)
Lg, arcelik, beko, arzum, creative, nivea, surbisa, türk Telekom.. .. ne aldıysam bir sorunu var. Trde düzgün ürün yok sanırım.
0
vizivozo
(22.11.22)
katlanabilir bir gunes gozlugu almistim. ilk takmada kirildi :) baya ucuzdu, o yuzden cok koymadi.

buyuk hayal kirikligi yasadigim ve verdigim paraya acidigim bisey olmadi hic. genelde iyi arastirip gerekli seyler alirim.
0
ermanen
(22.11.22)
Hummel +1

Bi hata edip üç beş parça bişey almıştım, daha 3-4 kere giymeden hepsinin ya rengi soldu ya pamuklandı ya da yırtıldı dağıldı.

Rezalet.
0
plutongezegendegilmi
(22.11.22)
Steelseries oyuncu kulaklığı. Dünyanın parasıydı. İnanılmaz dandik çıktı.
0
dilemma of subscribtionability
(23.11.22)
Columbia polar almıştım. Üç ay giymeden ağzı burnu bir tarafa gitti aşırı yıprandı. Aynı markanın daha önce benzer ürününü yıllarca kullanmıştım oysa.

Samsung Smart TV aldım, iki sene sonra ekranın solunda siyah bir şerit çıktı ve zaman geçtikçe şerit kalınlaştı. Artık kanal logolarını göremez hale gelmiştim. Zamanında piyasadaki en pahalı TV'di.
0
pispinti
(23.11.22)
* Hummel ayakkabı +1

* Guess erkek tişört, 30 derecede yıkamama rağmen 5 kez giydikten sonra logosunda çatlaklar oluştu.
* Calvin Klein erkek tişört, aynı durum.

Bu deneyimler sonucunda büyük logolu tişört almamayı öğrendim.
0
BuddyGuy
(23.11.22)
(bkz: tefal/@roket adam) bir numaralı hate brand'imdir bu.
0
roket adam
(23.11.22)
eski laptopum. tam bir hayal kırıklığıydı
0
birmilyonunvarmi
(23.11.22)
cata marka led ampüller.
0
nuisance
(23.11.22)
Sinbo kettle.
0
halitkin
(23.11.22)
(12)

bu işyeri bir tek benim mi sinirlerimi alt-üst ediyor ?

kablelvuku
4 yıldır bir firmada yönetici pozisyonunda çalışıyorum. 5 beyaz yaka ve 3 farklı birim bağlı şu anda bana. 2021 benim için şirkette kırılma noktasıdır. Bu seneden sonra hiçbir şey eskisi kadar güzel ve huzurlu olmadı benim için.Süreç öncelikle yeni bir fabrikaya taşınmak ve yeni bir organizasyonel y
4 yıldır bir firmada yönetici pozisyonunda çalışıyorum. 5 beyaz yaka ve 3 farklı birim bağlı şu anda bana. 2021 benim için şirkette kırılma noktasıdır. Bu seneden sonra hiçbir şey eskisi kadar güzel ve huzurlu olmadı benim için.

Süreç öncelikle yeni bir fabrikaya taşınmak ve yeni bir organizasyonel yapılanma ile başladı. Şirkete yeni alınan IK ve bir anda yaratılan saçma "şef" ünvanı benim için zorlayıcı olmaya başladı.

Öncelikle şef konusuna açıklık getireyim, ilk iş yeri olup sadece 2 yıllık deneyimli mühendislere bir anda şeflikler verildi, daha sonra bu şefler biz müdürler kadar saygı görmediğini belirtip isimlerinin "müdür" olarak değiştirilmesini istediler. Bu da yapıldı, fakat ben ilk büyük hatanın bu olduğunu düşünürüm. Bu konu tamamen şirkete karşı ilk soğukluğumun nasıl başladığı ile ilgili.

Daha sonraki IK konusu için ise şöyle bir giriş yapmam lazım, 4 yıldır maalesef benim birimim hep göze batan birim oldu. Komple birim baştan aşağı değişmiş olsa bile, yeni kişiler gelse eskiler gitse bile bu algı hiç değişmedi. Sebepleri sayıyorum; çok gülüyor olmaları, sigara molalarına çıkmaları, çıkış saatinden 7 dakika önce bilgisayarlarını kapatmaları, odada bir şeye küfür ederken bir gün çaycı abla tarafından bu küfürün duyulması. Vsvsvsvs.

Ik bu yukarıda bahsettiğim her konu için beni çağırdı ve personelime çeki düzen vermem gerektiğini söyledi. Ben de açıkçası böyle eften püften sebeplerle kimsenin canını sıkmayacağımı benim için işlerini zamanında ve doğru yaptıkları sürece problem olmayacağını belirttim her seferinde. Fakat tabii IK 1 yıldır var bu 1 yılda 3 kere falan toplu bir görüşme yaptım personelimle. Ki çok da etkili oldu kendilerine çeki düzen verdiler.

Her neyse son iki olay; Müşterilerin ziyareti sırasında ikram için alınan kurabiyeyi benim personelimden biri odada kimse yokken canı çektiği için tabaktan iki adet almış. Bir şekilde bu IK tarafından duyuluyor. IK ertesi gün yemeyip içmeyip genel müdüre bunu aktarıyor (saat sabah 08:00) genel müdür konuyu bana aktarmasını ve bunun için bir önlem almam gerektiğini söylüyor. IK gelip aynı bu şekilde aktarınca artık patlama noktamı yaşıyorum ve hiçbir şey yapmayacağımı onların annesi babası olmadığımı bildiriyorum. Daha sonra IK 3 hafta bana bu tavrımdan dolayı küs kalıyor. Bu arada bizim şirketimiz şirket kültürü, iletişim vb konularda dışarıdan danışmanlık alıyor.

İkinci konu ise bugün mevzu olan; normalde avanslar ayın 20'sinde yatar fakat şirkette para sıkıntısı yaşanmış ve dün avanslar yatmamış. Personelimden biri IK'ya "X hanım avans ile ilgili bir gelişme var mı, borç gırtlağı geçti" yazmış. Kimse şirketin para mevzusundan falan haberdar değil sadece çıkış saati geldiği ve avans yatmadığı için tedirgin herkes. IK'da bunun ekran görüntüsünü alıp önce genel müdüre daha sonra danışmanlık yaptığımız şirkete şimdi ben napayım diye sormuş. Her ikisi de " kesinlikle yöneticisi ile beraber bu personeli üslup konusunda uyarmalısın" demişler.

Bende bunlar gibi defalarca örnek var. İki aydır iş arıyorum ve istifa etmek istiyorum bu tarz nedenlerden. Fakat bugün IK yarın sabah personelinle görüşelim nasıl yol alacağımıza bakalım dedi. Yarın sabah istifamı verip çıkıp gitmek istiyorum buradan. Fakat bu fevri hareketi yapamayacak kadar da özel hayatımda sorumluluklarım var.

Artık bu tarz problemlerle savaşacak enerjim yok çünkü ben raporlama yapan bir yönetici değil aksine operasyonel bir yöneticiyim yani tüm gün işin içindeyim ve harıl harıl çalışıyorum. Oturayım bugün hangi personel ne iş yapmış, kaç case bitirmiş hmm bunun gelişimi yavaş vs. Tüm iş yükümün arasında personel yönetmek artık bir külfet gibi geliyor bana. Hem de böyle sudan sebeplerle.

Bir akıl mı istiyorum ne istiyorum bilmiyorum ama, en azından biri çıkıp desin ben abartmıyorum sadece bunlar kurumsal olmaya çalışan şirketin saçma dertleri diye.
0
kablelvuku
(22.11.22)
Hepsini okudum, sorun sende. Personellerin disiplinsiz. Sigara, küfür, gülme deyince meslek lisesi canlandı gözümde. Hepsini uyarman gerekiyor. Defalarca demişler ama uyarmamışsın. Bilgisayarı 5 dakika önce kapatmalarına takılmaları abartılı sadece.
0
dissendium
(22.11.22)
hepsini okudum büyük ihtimalle mühendis yada teknik kökenlisiniz ik ile anlaşamamanız normal.

her şirkette maalesef bu tarz aylak bakallar olacak bunlarla geçinmeyi öğrenmek lazım.

ilk ik uyardığında "aa nasıl olur hemen sizin desteğinizle uslüp eğitim yapmalıyız" diye eften püften bir toplantı organize etseydin İk'nın istediğini (boş görünmemek için yalandan iş uydur) onlara vermiş olacaktınız.
0
alp9900
(22.11.22)
tum metin nasil zaman israf edilir metni, sinir bozucu. ayrilmak istemenizi anliyorum, yarin alp9900'in dedigi gibi yalandan onlarin hosuna gidecek seyler soyleyin zira gercek anlamda ugrasmaya degmez, zamanla is bulunca cikarsiniz...
0
hewit
(22.11.22)
Belli ki şirketiniz daha kurumsal bir yer olmaya çalışıyor ve siz de dahil çalışanlarınız buna ayak uyduramıyorsunuz. İnsan Kaynakları'na karşı belli konularda çalışanlarınızı korumanız normal ve hatta beklenen bir şey ancak şirket kurumsallaşmaya çalışıyorsa belli bir düzen istenmesi de şaşırtıcı değil. İnsan kaynaklarından zerre hazzetmem ama şeytanın avukatlığını yapmam gerekirse; şirketler belli büyüklüklere ya da seviyelere ulaştıktan sonra çeşitli düzenlemelere ihtiyaç duyuyorlar. Bir çalışanın sizi ezip İK'ya maaş maili atması, personelin gidip çocuk gibi başka bir birime ait kurabiyeleri falan yemesi çok absürd şeyler.
0
salihdt
(22.11.22)
İşin çıktısına değil de insanların gülmelerine, sigara molalarına takılan şirketlere kıl oluyorum.

Ama bununla birlikte İK'ya "Borç gırtlağı geçti" diye mail atılmayacağını da bilmesi lazım bir çalışanın.

Her şirkette benzer sorunlar var, o nedenle başka yere geçsen aynı b*kun laciverti olacak. Eğer ekonomik anlamda bir derdin yoksa, İK ile geçin. Tamam uyarıyorum, aa dikkat etmemiştim vs. Kolpala geç. Alp9900+1 diyorum. Ekibin de İK ile iletişime geçeceği zaman bi zahmet önden haber versin sana, üsluba bakıp mail atılsın.

Bu arada yönetici olmanın zor kısmı insan yönetmek. Yoksa operasyonu herkes yapar. O nedenle İK ile şirket arasında dengeyi korumak kıymetli. Ekibini kollamazsan da sorun, kollayıp İK'ya karşı ortaya koyarsan da. Dengeyi bulmak da kolpalarla kolaylaşır gider. %100 dürüst ve net olmak faydalı olmuyo bu zamanlarda.
0
lcha
(22.11.22)
Ben de arkadaşlara katılıyorum. Siz günlük yoğunluğunuza odaklanıp, işinizin "iş yönetme" kısmına takılmışsınız ama sizin title'ınız "ekip yönetme"yi de içeriyor. Eski çalıştığım iş yerlerinde koca koca genel müdürler, koca gmy'lere nasıl resmi mail atacaklarını bile öğrettiler teker teker. 45 yaşında mailin sonuna Saygılarımla yazmayı öğrendi adam. Ekibin annesi babası değilim kısmı yanlış, oradaki tüm davranışlar bence de sizi de ilgilendiriyor. Siz tam olarak da ekibinizin babasısınız yani :)

Bu tarz çekişmeler her yerde olacaktır, istifa etmek de kolaya kaçmanızın bir sebebi bence. Bir yönetici baskı altında çalışabilmeli ve yaşadığınız şey baskı bile değil, iki tane ıvır zıvır olay. Şirket kültürü ve kurum kültürü adına danışmanlık alan bir şirketin, uslüba takılması, kurum kültürü oluşturmaya çalışması çok normal. Buna uyum sağlamak zorundasınız.
0
roket adam
(22.11.22)
Bunlar veya benzerleri kurumsal olan, olmayan, olmaya çalışan, olmak üzere olan her şirkette var.
Burada sıkıntı sizin yönetici olmak istemeyişiniz.
Bazen şirketler işini iyi yapan çalışanları yöneticilik vasıflarına, isteyip istemediklerine bakmadan yönetici yapıyorlar. Genellikle çalışanın maaşını artırmak için mecbur kaldıkları bir yöntem bu.

Başka bir şirkette yöneticilik yapsanız konular bunlar olmayacak belki ama farklı şeyler olacak.
Bu arada ofiste küfürlü konuşulması da, gürültülü çalışılması ve kahkahalar atılması da diğer pek çok şey de normal değil. Bunlardan sadece biri olsa belki dikkat çekmeyecekti ama ekibin yöneticisi olan siz de bu konuyu umursamayınca İK da ne çözüm bulacağını şaşırmış olmalı.

Ya yönetici olmaya karar verin ya da ekip yönetmeniz gerekmeyecek bir kariyer yoluna girin derim.
0
michael_knight
(22.11.22)
esnek, arkadasvari bir yonetici olmaya calisiyorsun guzel ama yaptigin sey aslinda bu degil. gulmeler, kufurler, cocuk cocuk mesajlar, alt tarafi bi kurabiye ama cocuk gibi gidip yemeler ve senin de bu durumu e cani cekmis diye yumusatman. senin elinde su an disiplin sifir, ergen bir kitle var. tabii ki anasi babasi degilsin ama bastan su tavrini degistir demeliydin. bir iki konusmussun ama bence kendini bilmez ve seni umursamaz bi ekibin var. borc girtlagi asti diye ikya mi yazilir yahu. disaridan danismanlik falan alan sirketmis bir de. tabii ki senin ekip goz onunde olur. bence sirketin olusturmaya calistigi kulture uygun bulunmuyor ekibin. bu kadar goz yumduguna gore sen de pek farkli degil misin ekibinden? oyleyse bu da sorun.
herkesin mudur olmasi falan da sacmalik. ben de o ortamda sinirlenirdim ama ben once bu ne bicim ekip diye sinirlenirdim. sen yanlis seye sinirleniyorsun gibi. once ekiple ciddi bi sekilde konus derim. kurabiye canavariyla, girtlak maili sahibiyle ayrica konus. ikya git suslu sozler soyle. sonra ugrasma daha ve is arayisina odaklan
0
Kittie
(22.11.22)
Verilen cevaplara genel olarak katılıyorum. Teknik işler yapan biri olarak bu taraz şeylerle uğraşmamak için yöneticilikten kaçtım hep ama rolünüzün gereği olarak bu durumları yönetebiliyor olmanız gerekiyor. Ben bir de şunu eklemek için cevap yazmak istedim: Eğer bir sürü yöneticilik tecrübesi olmayan kişi müdür olduysa ve şirket kurumsallaşma için danışmanlık alıyorsa müdür üstü yöneticilik pozisyonları da açılacak ve oralara geçmek için de çokça fırsat olacak demektir. İşin operasyonel yönünü zaten bilip yapıyormuşsunuz, bence hem zaman hem de motivasyon olarak tamamen yöneticilik tarafına odaklanın. Operasyonel yetkinliklerin yanında bu soft skills vs boş işler veya faydasız işler gibi geliyor olabilir ama belli ölçeğin üstü için mutlaka gerekiyor. Ekibinizi daha iyi yönetmeyi; İK, diğer departmanlar, C level, third party danışmanlık tarafları vs ile daha iyi ilişkiler kurmayı başarmaya çalışın. Bu şekilde direktör vs olabilirsiniz.

Eğer ben istifa edeceğim, böyle şeyler yapmak istemiyorum diyorsanız müdür olarak gittiğiniz çoğu yerde uğraşacaksınız bu konularla. Daha teknik bir rol bulmanız gerekir.
0
perferil
(22.11.22)
Gulmek hadi neyse bazen olur ama kufur cok cirkin. Buna musade etmen daha da cirkin oraso meslek lisesi degil.

Ekibine karsi disiplinsizsin maalesef ik hakli. Benim ekibim ik ya oyle mail atsa yerin dibine gecerim. Resmi bir birimden resmi olarak bildirim istemeyi bilmeyen cocuklar resmen calisiyor.
0
kuzey li
(22.11.22)
Eger Insan Kaymaklari (IK) departmaniniz 2 adet biskuvi, 7dk once logoff olmak gibi seylere takmissa cozum basit.

IK cilar oturup kural/prosedur kitabi yazsin, herkes de kendisinden ne istendigini bilsin.ortada yazili kural yoksa yarin da elemanlariniz biskuit icin sizden izin istemeye kalkar.

Danisman sirket de sanirim benzer sey onerecektir siz bu vakalari anlatinca.

Disiplinsiz bir ekip oldugunuzu dusunmuyorum. Tekil olaylar gibi ilk 've ikinci ornek. Ama yine de IK ile aralarinda kalan siz olacagiz icin "elciye zeval olmaz" taktigini uygulayin
0
parcxerox
(22.11.22)
İk'nız danışmanlık alıyormuş. Bu çok güzel bişey. Size gıcıklarından, kendi egolarından vb. bu şekilde davranmıyorlar, objektif olmaya çalışıyorlar. zaten İK'cı da danışmanlık firmasına sormuş.
Şİrketinizde bir dönüşüm var ve herkes kendini geliştirmeye çalışıyor bir şekilde. Ama doğru, ama yanlış.
Siz kendinizi bu şekilde geliştirmek istemiyor olabilirsiniz, ancak bu durumda sürekli kurumsal olmayan küçük ölçekli firmalarda çalışabilirsiniz. Kariyeriniz bir noktada tıkanacaktır.
Kendinizin bu konuda bir eğitiminizin olmadığını, sizin de desteğe ihtiyacınız olduğunu açıkça belirtin ve eğitim almaya bakın.
Personelinizi sizin gözünüzden dinlediğimizde bile (yumuşatarak anlatmışsınız epey) açıkça haksızlar. Bir de kimbilir dışarıdan nasıl görünüyorlardır.
0
kenarortay
(23.11.22)
(6)

DSG vitesli araçların turbo ömrünü arttırmak için tavsiyeler

but that was just a dream
Merhaba,3-4 ay önce DSG bir VW Golf aldım. Çok şükür şimdiye kadar bir sıkıntı, problem yaşamadık ancak malum bu şanzımanda sorun yaşayan çok insan var. Kullanım ömrünü arttırmak için neler yapılabilir? Ben çok anlamıyorum ama mesela aracı çalıştırmadan ve stop etmeden 1 dakika beklemeyi öneriyorlar
Merhaba,

3-4 ay önce DSG bir VW Golf aldım. Çok şükür şimdiye kadar bir sıkıntı, problem yaşamadık ancak malum bu şanzımanda sorun yaşayan çok insan var. Kullanım ömrünü arttırmak için neler yapılabilir? Ben çok anlamıyorum ama mesela aracı çalıştırmadan ve stop etmeden 1 dakika beklemeyi öneriyorlar. Bu tarz başka ne önerileriniz olur?
0
but that was just a dream
(22.11.22)
Arabayı park ettiğim zaman vitesi önce N'ye alıyorum, sonra el frenini çekiyorum, sonra vitesi P'ye alıp kontağı kapatıyorum.

DSG ile ilgisi yok ama tek yaptığım şey bu.
0
pispinti
(22.11.22)
Turbo ömrü için; soğuk motorla yüksek devirden kaçının, ısındıktan sonra da devir kesiciye kadar çıkmayın mecbur olmadıkça (kaçmak gerektiğinde falan). Stop etmeden önce 1 dakika beklemeye gerek yok eğer 100’le giderken panik frenle durup direk motoru kapatmıyorsanız. Normal bir şekilde durduktan birkaç saniye sonra kapatabilirsiniz. Çalıştırmadan önce beklemek neden onu anlamadım, kontağı açıp beklemekten bahsediyorsanız anlamsız. Çalıştırdıktan sonra hava -25 falan değilse 5-10 saniye sonra hareket edebilirsiniz, motor ideal çalışma sıcaklığına gelene kadar fazla yüklenmeyin yeter, o da birkaç dakika sürer. Motoru durur vaziyette ısıtmayın, hareket edin.

Şanzıman için ise en sağlıklısı tamamen durduktan sonra ayak frendeyken vitesi boşa alıp freni bırakıp el frenini çektikten sonra fren+P yapabilirsiniz.
0
orient blue
(22.11.22)
dsg elektronik şanzıman diğer eski sistem şanzımanlara göre daha hassas. yani daha hassas kullanım ve direk hareket etmemek gerek. youtube da bunla ilgili videolar var.
0
mikahakkinen
(22.11.22)
Yaklaşık 5 yıldır dsg'li araç kullanıyorum (ilk 1 yılı 1.6 tdi şirket aracı, son 4 yılı 1.5 tfsi). birinde aracım 60-70 bindeydi, şu anki ise 78 binde, ikisinde de sıkıntı yaşamadım ancak. diyeceğim o ki söylenen tek şey bakımları zamanında yaptırman ve 80-100 bin km'den sonra beklenmedik arızalar için kenarda 30-40 bin tutman. onun dışındaki hiç bir şey bozulmamasını garantilemiyor, boşuna kendini kasmana, trafikte n'ye almana, sürekli manuel kullanmana falan değmiyor.
0
roket adam
(22.11.22)
şanzıman ile turbonun alakası yok.

yarı otomatik şanzımanlara iyi davranmak için: trafikte 1-2-3 gibi alt vites ayarı varsa kullanın. park ederken önce boşa alın sonra el frenini çekip parka alın.

eski tam otomatik şanzımanlar: uzun ışıklarda beklerken boşa alın. yeni tam otomatik: sıkıntı yok her türlü kullanın.

turbo için ise motoru kapatmadan önce ve yeni açtığında hareket etmeden önce emniyet kemerini tak, aynalara bak. besmele çek. otuz saniye geçsin kısacası. sonra bas gaza.

genel olarak tüm motorlar: motor soğukken devir çevirme. 1500-2000'i geçmemeye çalış.
0
alperz
(22.11.22)
DSG li araç kullanıp mekatronik arzası yaşamayan tanıdığım yok. benim skoda olmasına rağmen 60 binde mekatronik değişti neyseki garantisi varken. ki çok dikkatli kullanırım asla yük bindirmem sakin sabit hızda giderim uzun beklemelerde N ye alırım. hiç bir yararı yok. bozuluyor. genelde 60 bin km de bir şanzımanla ilgili 30 40 binliralık masrafın var. iğrenç bir şanzıman arabadan anlayan biri için zaten ben bozulacağım diyor kullanırken kararsız rezil bir sistem. vag grubu tüm arabalar almanların sırf üretim bandını bozmak masraflı olacak diye sorunlarını bile bile itelediği, üstüne sattığı parçalardan para kazandığı rezil arabalar. umarım tez zamanda bir japonla takas edersin. gerçekten 2009 bir toyota ile 2017 bir vag grubuyla servise gittiğinden çok daha az gidersin.
0
sipsiyah
(22.11.22)
(1)

2-3 ay sonra (şimdi al şubatta öde)

bir soru sorcam
1 ay erteleme yok mesela özellikle tüm bankalarşubat-mart tarihlerini dikkate alıyor nakit girişi içinönceki kampanyalardan sonra hep altın-dolar fırlıyordubu sefer ne amaçlanıyor acaba
1 ay erteleme yok mesela özellikle tüm bankalar
şubat-mart tarihlerini dikkate alıyor nakit girişi için

önceki kampanyalardan sonra hep altın-dolar fırlıyordu
bu sefer ne amaçlanıyor acaba
0
bir soru sorcam
(22.11.22)
ikisi alakasız bence, firmalar yıl sonu hedeflerini tutturmak için kampanya yapıyor işte. geçen seneki denk geldi diye düşünüyorum.
0
roket adam
(22.11.22)
(6)

Gerçek hayat ve dating app üyelerinin beklentileri

jonas
Merhaba. Gerçek hayatta gördüklerim ve dating app'lerde gördüklerim, bana farklı iki dünyaymış gibi geliyor, hissettiriyor.Misal dating app'lerdeki kadınlar hep "en mükemmeli" arıyorlar sanki. Mükemmeli bulamadıkları bir detay gördü mü eliyorlar. Mesela boy konusunda çok tahammülsüzler, erkek mutlak
Merhaba. Gerçek hayatta gördüklerim ve dating app'lerde gördüklerim, bana farklı iki dünyaymış gibi geliyor, hissettiriyor.

Misal dating app'lerdeki kadınlar hep "en mükemmeli" arıyorlar sanki. Mükemmeli bulamadıkları bir detay gördü mü eliyorlar. Mesela boy konusunda çok tahammülsüzler, erkek mutlaka çok uzun boylu olmalı. Ama ben gerçek hayatta Allah'ın her günü boyları birbirine yakın veya kadının erkekten uzun olduğu gayet tatlı tatlı bir sürü çifte denk geliyorum. Dating app'teki kadın profillerine, erkekte olmasını istedikleri taleplere bakarsak bu tür çiftler dünyada yok ve olamaz ama. Bu boy mevzusu sadece bir örnek.

Gerçek hayat ve dating app'teki insanlar/üst düzey beklentileri, sizce de birbirinden farklı iki dünya gibi mi? Yoksa bana mı öyle geliyor?
0
jonas
(21.11.22)
Mükemmeli app'ten arıyorlar. Buna çok gülüyorum.

İkisi çok farklı. Mercedes yada Bmw sahibi biri app e gelene kadar kaç kızla tanışıyor hiç düşündünüz mü? Ortamını kaldırmayan tek ortam o app olur.

Hiç kimse sorumluluk almak istemiyor o yüzden app vs realite farklılaşıyorö
0
baldan kaymak
(22.11.22)
genel olarak haklisin. dating appler sanki sinirsiz secenek varmis iluzyonu yaratiyor. bir yerden sonra baktigin profiller, ettigin sohbetler falan cok rutine sariyor. haliyle tum mevzu mekanik kriterlere, secmece elemelere falan donusyor, bir yorgunluk olusuyor. bulusmalar bile yavanlasiyor bir yerden sonra ayni sohbetler ayni mekanlar falan. dating app'ler o yuzden pek verimli degil.
0
hot potato
(22.11.22)
türkiye’de standart bir kadının, gerçekten içine sinecek bir seçenek olmadığı sürece dating appinden birine vakit ayırmak gibi bir ihtiyacı yok. ilginç gelmeyen biri için ulan başıma bir şey gelir mi endişesine stresine girmeye bile değmez. o yüzden evet mümkün olan en iyi en ilginç seçeneği aramaları normal. gerçek hayatta ise zaten tanıdıkları insanlar arasında, kendi çevrelerimde bu risk daha az olduğu için rahat bir şekilde daha fazla seçenek deneyebilirler. ayrıca dating applerinden sevgili bulan hatta evlenen çok alakasız çiftler de tanıyorum bizzat. yani önermen yanlış dostum.
0
roket adam
(22.11.22)
app'lerde genelde bir şey ısmarlatacak adam arıyorlar. eskiden gidip bir kahve içilirdi, şimdi beklentiler iyice tavan yaptı. app'yi sürekli kullanan kadınların aradığı paradan başka bir şey değil. sevgili isteyen zaten bulur, seks arayan zaten anında bulur. app istanbul dışı yerlerde tanışma imkanı zayıf bölgelerde daha iyi iş yapıyor. amaca yönelik oluyor. dünyayı gezmiş bir kadın, bakıyorsun app'de.. ne kadar saçma.
0
romario
(22.11.22)
Türkiye'de kadın görünülürlüğü az.
Bu tip App'larda daha da az.
Mühendislik fakultelerinde erkek öğrenci başına yüz gram kadın öğrenci düşüyor ya App'larda da öyle.
Erkek sayısı çok fazla, kadın sayısı çok az olunca kadınların seçme kriterleri söylediğin şekilde uçuklaşıyor.
0
Mirket
(22.11.22)
Gercek dunyada yok olacak silik tipler o tarz appler ve sosyal medyanin da etkisiyle tanricalasti. Bunun sebebi de mericler ve abazalar. Ve dedigin gibi beklentileri de dogal olarak yukseldi ki talep cok olunca o da kendini unique bir sey sandi. Dedigim gibi muhtemelen o tiplere fazla bilesin ama talep cok olunca sen de o yogunlukta sadece bir sayısın.
0
optimistbakunin
(22.11.22)
(12)

Full donanım diye satılan sıfır aracın full olmaması

huzurlarinizda huzursuzluk
selamlar,malumunuz sıfır araçlar kapanın elinde kalıyor, millet görmeden kapora gönderir olmuş. Biz de bu kervana katıldık. 3-4 aydır arayıştaydım ancak önce kendi aracımı satmam gerekiyordu, şimdiye kısmetmiş. Citroen c3 shine paket en full paket. Bu pakette alaşımlı jantlar, ön koltuk ısıtma, kör
selamlar,

malumunuz sıfır araçlar kapanın elinde kalıyor, millet görmeden kapora gönderir olmuş. Biz de bu kervana katıldık. 3-4 aydır arayıştaydım ancak önce kendi aracımı satmam gerekiyordu, şimdiye kısmetmiş.

Citroen c3 shine paket en full paket. Bu pakette alaşımlı jantlar, ön koltuk ısıtma, kör nokta uyarı sistemi, geri görüş kamerası, ön ve arka sensörler, anahtarsız açılma mevcut, belki daha vardır da dikkat edebildiklerim bunlar.

Sitede bu bilgiler hep böyle idi, satış temsilcisi ile konuşurken de aracın full paket olduğunu, geri görüş kamerası ve sensör gibi özelliklerin olduğunu teyit ettirdim. Hatta şöyle söyledi; araçlar full paket olmasına rağmen eksik donanımla gelebiliyor çip krizinden dolayı ancak sizinki full paket. Ben aslında bir düsük modelini alacakken, böyle söyledi, bir de liste fiyatından 10 bin indirim yaptı diye tav oldum. Aracın Aralık 'ta geleceğini söyledi. Olsun dedim.

Kapora gönderdim, bir miktar kredi kullandım bankadan. Derken bir anda araç merkeze geldi dedi, nasıl dedim, oluyor bazen böyle dedi. Para alışverişini ilerletmeden tekrar sordum, 'araç full paket kesin değil mi geri görüs sensörler falan var?'. Tekrar teyit etti "full full" dedi hatta yanında bir arkadasına sordu, o da teyit etti.

Aracı teslim aldık. Sonradan fark ettim ki bu araçta en üst segmentin yalnızca iki özelliği var: 1-geri görüs 2-anahtarsız açılma. Canım sıkıldı açıkçası. Bir düşük paketten 15 bin TL fazla verdim.

Aradım, dedim böyle böyle. Cevap şu:evet full görünüyor ben bir merkeze sorayım belki standardından çıkarılmıştır o özellikler, bi sorun varsa da yardımcı oluruz. O ara internet sitesine girdim, ne göreyim? Hakikaten full donanım standardından çıkartılmış hepsi! Aradı tekrar beni, aracın standardından çıkarılmış sizin arac full paket olarak geçiyor dedi. Tartıştım, çünkü ben bir alt segment pakedi arka kamera ve sensörler hediye sekilde baska bir bayii den 15 bin aşağısına alabilecektim, anahtarsız açılması da benim için önemli bir özellik değildi.
Bu araç full, satarken de kolaylık olur denince mantıklı geldi bana, almışken dolusunu alayım madem dedim.

Tartışma esnasında 3-4 aydır bu şekilde standardı falan da dedi bana, hayır dedim değil, ben uzun süredir bakıyorum bu araçlara. Gerçekten sitesinde de yeni değişmiş. Yani şöyle düşünüyorum, aracın full pakedi artık bu. Buna dayanarak bana yalan söylendiğini düşünüyorum. Kör nokta uyarı sistemi ve sensörlerin eklenmesini istedim. Kör noktayı ekleyemezlermiş, fabrika çıkışlı öyle geliyormuş. Eklenmiyor mu cidden?

Sizce ne yapayım, yoksa abartıyor muyum? Her şeyi en başından beri biliyordu diye düşünüyorum. Bu aracın donanımı eksik dediğimde bana merkeze soralım standardı değişmiş olabilir dediğinde de biliyordu.

Bana en başından, bak kardeşim aracın artık standardı artık bu denseydi ve ben kabul etseydim amenna, ama bu şekilde canım sıkıldı açıkçası.

Şimdi ondan haber bekliyorum ancak neyin haberini beklediğimden de pek emin değilim, eksik donanımların fabrika çıkışlı olması gerektiğini alenen söyledi, burada tamamlanabilecek tek şey sensörler gibi.

Kullanmadan soğudum araçtan, abartıyorsam da yazın lütfen. Siz olsanız n'apardınız? Aa neyse bana liste fiyatından indirim yapmıştı deyip geçeyim mi? Ama bana size eksik donanımdan dolayı indirim yapıyorum denmedi ki.

Uzun uzun da yazdım, kusura bakmayın.

Okuyanlara teşekkürler.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(21.11.22)
Brom hayirli olsun. Evham yapma, kafana takma. Emim ol kardasin. Gule gule kullan. On ve arka sensoru taktir onlara. O ozelligi kafaya takicak bi insan evladi bulamazsin. Keyfine bak.
Tr de sinir hastasi olursun bu tur olaylari kafaya takarsan
0
sekerler diyarinda bir ruya
(21.11.22)
kesinlikle haklısın, ama bu ülkede haklı olman malesef pek bir şey ifade etmiyor hocam. bu şark kurnazları senin benim gibi düzene uyan adamların sırtından geçiniyor. bal gibi de biliyordur paket değişikliğini. bilmese bu kadar emin konuşmazdı. şu aşamadan sonra hukuki bir karşılık olabileceğini sanmıyorum. Bana göre tek yapılabilecek şey onlardan ne koparırsam kardır mantığıyla deri koltuk, bagaj havuzu, seramik kaplama, büyük jant, köpekbalığı anten, ön arka koruma/difüzör, karter koruma, yalıtım, cam filmi/kaput filmi, park sensörü, paspas ve garanti uzatma gibi zorlayabileceğiniz tüm geri kalan opsiyonları ücretsiz isteyin, biraz da çirkefleşin. ben yaptım oldu.
0
bugisme
(21.11.22)
düpedüz dolandırılmışsın, birde indirim yapıyoruz ayağına kandırıp bir alt paketi vermişler. bence eksik olan koltuk ısıtma, kör nokta ve anahtarsız çalıştırma sıfır bir araç alırken olması gerekli özelliklerden.
tüketiciyi korumayan tüketici korunması kanunu var tabi ama bir sonuç alacağını sanmıyorum.
0
astronom bey
(21.11.22)
Dumduz rezalet… eksisozluk’e yazin, carlamadan maalesef markalar cozum uretmiyor.
0
mor oje
(21.11.22)
Obcelikle hayırlı olsun, maalesef ülkemizde son üç yıldır müşteri adam yerine konmuyor bayiler tarafından.
Bilmiyorum süreç nasıl oldu sizde ama twllwfonla konuştuğumuzda mail olarak araç sipariş formunu isteseydiniz. Belki özellikler orada daha direk yazardı.
Benimde benzer olmuştu geçen yıl aracı görmeden parayı gönderdim falan ama donanımlarnicin özel mail istemiştim.
Szin yerinizde olsam Citroen Türkiye ye şikayet ederdim bayiyi, yani sosyla medya falan, kesek elinizde form olsaydı daha iyi olurdu ama,yada eski donanımlara ait ss var ise siparişi verdiğiniz zaman onun göründüğünü, araç geldiğinde ise internet sitesinde değiştiğini falan gösteren birşeyler
0
spacevan
(21.11.22)
Sana servis bakım indirimi verip falan geçiştirirler ki citroen çoğu tüketici şikayetini çözmeyen bir firma.tavanı siyah modellerle alakalı bir sürü bildirim var ilgilenmedikleri çoğu yerde yazıyordu. Hondanıj c3 bandı problemi varken çoğu aracı çağırıp bunu telafi etmeye çalıştı.sorun hükümetimizle alakalı net bu böyle büyük firmalara vatandaşını ezdiriyor. Mesela vwin avrupada 2 yada 3 paketi var. Bomboş arabası yok doğuş grup özellikle boş çıkartıp bir sürü paketle donanımla fiyatları uçuruyor. Örneğin clionun fullünde çoğu aracın temel donanımı sayılan şeyler yok.orta pakette bile istetme yok ekstra para alıyorlar.en boş modelde ekran yok ya. Devlet vatandaşını ezdirmemeli ancak burası türkiye devlet vergisini firmadan alıyorsa gerisine bakmıyor bile.
0
mikahakkinen
(22.11.22)
elinizde tüm opsiyon ve özelliklerin olduğu bir teklif formu yok mu? normalde öyle bir belge veriyorlar onu kullanarak dava açabilirsiniz. ama yoksa üstüne su içeceksiniz maalesef. aracı aldıktan sonra yeni donanımlı versiyonları geldi der geçerler. kafaya takmayın.
0
roket adam
(22.11.22)
daha geçen hafta şirkete araç aldık. üst segment bir araç olduğu için ve milyon tane opsiyonu olduğu için bende kıllandım ve sipariş formu istedim. sonuç olarak bu var dedikleri 2 opsiyon yazılmamış. hani vardı dedik bunda yokmuş dediler. 2 milyonluk aracı alan müşteriye bile böyle yapıyorlar. aslına bakarsan da ellerinde ne varsa gazlamaya çalışıyorlar. aralıkta gelecek deyip hemen verelim dediği araç da muhtemelen başkasının sipariş edip vazgeçtiği veya kredi sorunu yaşadığı araç.
0
delidir yakalayin
(22.11.22)
Öncelikle hayırlı olsun, sonrasında geçmiş olsun. Madem bundan sonra bu aracın standart full donanımı bu, sizin için gelecekte satışta bir eksiklik ya da sıkıntı olmayacaktır.

Ama başta fazladan ödediğiniz bir ücret var yanlış anlamadıysak, yanıltıldığınızı yanlış yönlendirildiğinizi söyleyip fazla ödediğiniz ücretin iadesini isteyin.

Büyük ihtimal ile serviste bir kaç bakıma ücret almayıp ödeşmek isterler, o da hiç yoktan iyidir.

Yazılı iletişim çok önemli, her şey yazılmalı ve kayıt altına alınmalı ki ileride sıkıntı çıkarsa kim doğru kim yanlış belli olsun.

Ben inşaatlarımda imalat bitmeden daire sahiplerine fayans modeli, mutfak rengi vs bile seçtirince bile yazıya döküp imza alıyorum insanlardan.

Araba bayisi olsam tutanağa teslim olacak aracın lastik ölçüsünü bile yazarım
0
John Bloor
(22.11.22)
Ulan tam Citroen C3 alacağım sırada gördüm ve soğudum açıkçası. Daha dün "araba nasıldır?" diye duyuru açmıştım. Ben de hep shine paket bakıyorum ve kime sorsam shine öneriyor. Ancak sizin durumunuzda shine paketin pek bir esprisi kalmamış gibi görünüyor.

Hali hazırda C3 almak isteyen ve bayilerde sıfır araç bulmayan biri olarak ben olsam bir şekilde sineye çekerdim. Piyasa öyle boktan bir hale geldi ki "buna da şükür!" deme noktasına geldik.

Stok sorunu ve üretim hataları günümüz standardı haline geldi, siz de nasibini almışsınız. Ancak iyi yanından bakacak olursak en azından kronik bir problemle karşılaşmamışsınız (malum C3'lerin tavan boyası şikayeti var) ve full paket diye alt paket satmamışlar. Sadece full paketin içeriği değişmiş. Bence durumu kabullenip arkadaşların da söylediği gibi servis bakımı, aksesuar gibi hizmetleri kovalayın. Bunları sıfır C3 bulamayan biri (bulsam ben de alacağım) olarak söylüyorum.
0
halitkin
(22.11.22)
@halitkin valla tavan boyası şikayeti devam ediyor mu bilmiyorum ben alalı 3 gün oldu henüz. Güngören citroen'de shine araç var bu arada İstanbul'da iseniz(benim araç aldığım bayii burası değil) , ancak paket içeriği boş maalesef artık.
0
🌸huzurlarinizda huzursuzluk
(22.11.22)
Konuyu dağıtmak gibi olmasın ama kaça veriyorlar güngören'deki aracı biliyor musunuz?
0
roket adam
(22.11.22)
(3)

12 Tane fiziki altını bozmak

biravekahve
12 tane fiziki çeyrek altınımız var, bunu direkt herhangi bir kuyumcuya götürüp versek alıp parasını verir mi? 20 bin tl kadar nakiti vardır diye tahmin ediyorum. Nedir bu işin adabı? teşekkürler.
12 tane fiziki çeyrek altınımız var, bunu direkt herhangi bir kuyumcuya götürüp versek alıp parasını verir mi? 20 bin tl kadar nakiti vardır diye tahmin ediyorum. Nedir bu işin adabı? teşekkürler.
0
biravekahve
(21.11.22)
Bulunduğunuz şehrin kuyumcular çarşısı gibi bir yeri vardır orada mutlaka bir iki yer gezerek pazarlık yaparak bozdurun, avmdekiler pahalı satıp ucuza alır.
0
mirty
(21.11.22)
mutlaka birkaç yere sorun. sorduklarınız da aynı mahallede olmasın. çok çakallık dönüyor bu işte.
0
roket adam
(21.11.22)
Şu siteden çeyrek altın 'Alış' fiyatına bakıp öyle gidin. Gerçi kuyumcular çarşısına giderseniz Altın alış satış fiyatlarını gösteren ekranlar vardır.
O kadar nakit de bulunur. Elinizdeki altınların tarihine bakın. Bu senenin altınıysa 'Yeni' diye geçer birkaç kuruş daha pahalıya verirsiniz.

www.haremaltin.com
0
Mirket
(21.11.22)
(11)

İnsanlarla tartışma biçiminiz

dissendium
İnsanlarla tartışma biçiminiz nasıl?İş hayatını düşünün. Çizginizi bozmaz mısınız? Muhatap olmaz mısınız? O kişinin seviyesine inip her dediğine karşılık mı verirsiniz? Hatta seviyenizi daha da düşürür müsünüz? Yaşı sizden büyükse durum değişir mi ya da karşı cinsse durum değişir mi? Teşekkür ederim
İnsanlarla tartışma biçiminiz nasıl?

İş hayatını düşünün. Çizginizi bozmaz mısınız? Muhatap olmaz mısınız? O kişinin seviyesine inip her dediğine karşılık mı verirsiniz? Hatta seviyenizi daha da düşürür müsünüz? Yaşı sizden büyükse durum değişir mi ya da karşı cinsse durum değişir mi? Teşekkür ederim.
0
dissendium
(21.11.22)
iş hayatında iş dışı tartışmalara girmiyorum. zaten gereksiz de bir şey. herkesin kendi fikri var, fikirleri söyler konuşur geçeriz. tartışmaya dönüşemez bile yani.

iş dışı tartışmalarda da formülüm çok basit:
karşımdaki kişi benden alttaysa, dinlerim, sonra yorumuna değer verdiğimi ama katılmadığımı belirtir, üstü olduğumu hatırlatır dediğimi yapmasını söylerim.
karşımdaki kişi benden üstteyse, yorumumu paylaşır, benim fikrim bu ama siz bilirsiniz der, üstümün dediğini yaparım.
karşımdaki kişi bana denkse,
1) sağlıklı bir şekilde tartışırım
2) farklı birinden fikir alırım
3) ara bulucu olarak üste danışırım.

eğer karar vermek gerekmeyen bir durumsa, herkes kendi fikrini söyledikten sonra uzatmam, agree to disagree moduna girer geçerim. Kavga --> kesinlikle yok. Sesli tartışma --> imkansız. Sinirlenme = sıfırın altında.
0
roket adam
(21.11.22)
Hayatımda ilk defa bu ay birisi ile kavga etmek zorunda kaldım. Ki ben genelde “ne olacak” diye düşünüp ılımlı davranırım insanlara. Kabul edemeyeceğim bir şey yaşandı ve rahatsızlığımı dile getirdim. Akabinde tüm çalışma ortamına yayılan bir olay yaşandı. Çizgimi bozmadım çünkü herkes bana hak verdi. Uzatmadım. Ama sessiz kalmadan hakkımı da aramış oldum. Hayatımda verim aldığım tek kavgaydı resmen.
0
ruhen hastayim ben
(21.11.22)
Eskiden çizgimi çok çabuk bozardım. Filmlerde olur ya yalancıyı yalan makinesine bağlarlar, makinenin kalemi kağıt üstünde sapıtır. Öyle fena bozardım. Yaşıtlarımla özellikle "ne mal adamsın ya" seviyesindeyken yaşı büyüklere karşı daha çok tam olarak anlamayacakları ama huzursuz olacakları ölçüde ince laf sokuşturuyodum.

şu anki işimde her şey çok hassas dengeler üzerine kurulu olduğu için hayatımda hiç etmediğim kadar teşekkür etmişimdir herhalde. çok az bi karakterim kaldı, idare ediyorum bununla.
0
IncredibleMau
(21.11.22)
Normalde sakin biriyim ama iş yerinde biri acayip beni sinir etmişti. Onunla baya tartıştım. Sinirlenip gitti duvarlara falan vurdu. Yaşı benden büyük, üstümdü. Sonra şizofren olduğu ortaya çıkmıştı.
0
Kahvedesu
(21.11.22)
Zihinsel ve fiziksel olarak büyüğümden beri insanlarla tartışmıyorum. Özellikle iş yerinde hiç. Rahatsız olduğum bir durum varsa veya alanıma / sınırlarıma girilmişse uyarıyorum, devam ediyorsa o kişiyi yavaşça elimden bırakıp hızla uzaklaşıyorum. Yaşı, cinsiyeti hiç fark etmeksizin sınırlar çiziyorum, hayır diyorum, istemediğim şeyleri belirtiyorum. Eğer anlamayacağını bildiğim bir insansa da tamamen kendi haline salıyorum.

Eskiden böyle değildi tabii.
0
charbiel
(21.11.22)
bütün ekibin bildigi bi hata yapmıştı biri. ortaya da sanki ben hata yapmışım gibi söylemişti ama arkada bütün ekip biliyor cünkü ben asıl hatayı düzeltip herkesi uyarmıştım. kendisi farkına bile varmadı. iki kelime söyleyip çıktım arkamdan vırvır ağlayacak sanki. çizgimi bozmadan devamke.

ses yükseltme yok ama haksızlık varsa "hayırdır" demek var
0
ala09
(21.11.22)
kimseyle tartismaya vaktim yok
duyuruda redditte falan mesaj atanlar oluyor yok kardes o oyle degil diye
meramimi anlatiyorum
hala anlamiyorsa haklisin diyorum geciyorum

edit: iste ise cok sukur oyle insanlar yok. yoneticilerimle konusurken hep tavsiye veriyorum tartismaya falan kesinlikle girmiyorum. dunyayi ben mi kurtaracagim :)))) ok diyorum geciyorum
0
nibba
(21.11.22)
salakla uğraşılmaz. efendi gibi cevap verip, tavır alıyorum. bundan anlıyor insanımız.
0
evimin paspasi
(21.11.22)
Valla tartismayi cok severim ben, is yerinde de durum boyle. Bazen sirf maksat tartisma olsun diye gercekten dusundugum seyin aksini de savunurum. Bilmiyorum ortaokulda, lisede falan munazara kuluplerinde olmamin da etkisi olabilir bunda ancak savundugum seyi de iyi savunurum. Is ortaminda herkesin her seye surekli hemfikir gibi davranmasi ve kendini maskelemesi ozellikle sinirimi bozuyor. Tartisma anlarinda karsi kisiyi olcmek daha guzel oluyor.

Tabii bu kil tip olaylarini genelde oyle rastgele muhabbetlerde yapiyorum, isle alakali seylerde neyse o. Haksizsam ve yanlis bisey yaptiysam hatami kabul eder devam ederim, karsi haksizsa da direkt soyler ve sorunu cozmesini bekler hatta duruma gore yardim da ederim.
0
j r r tolkien hayrani
(21.11.22)
2.cümleden sonra boşa konuştuğumu hissedersem döner giderim. hiiç uzatmam. astım-üstüm fark etmez.
0
naksidil
(21.11.22)
amacim ne ona gore degisiyor
amacim bir uzlasi bulmaksa sakin kaliyorum
amacim ezmekse ona gore cumlelere basliyorum

"herkes fikrini soylediyse, simdi mantikli olan yani benim dedigimi yapiyoruz" gibi
0
Corc
(22.11.22)
(3)

1080p kayıt yapacak bir cihaz arıyorum

burakdonmez95
Ne önerirsinz, aksiyon kamerası mı, video kamera mı, dslr mi?Arada bir fotoğraf çekerim, 1080p video kayıt etmesi çok önemli. Sıfır ya da 2. el olabilir mi sizce bu cihazların ömrü nasıldır vs önerilere açığım?
Ne önerirsinz, aksiyon kamerası mı, video kamera mı, dslr mi?

Arada bir fotoğraf çekerim, 1080p video kayıt etmesi çok önemli. Sıfır ya da 2. el olabilir mi sizce bu cihazların ömrü nasıldır vs önerilere açığım?
0
burakdonmez95
(21.11.22)
Sabit goruntu yarim saat ve uzeri araliksiz cekimde dslr uzer. Aksiyon kamerasinin lensleri genelde genis aci, goruntu garip durabilir. Hele ki yakin cekim vs yapacaksaniz.

Handycam'lerin modasi gecti.

Telefon en mantikli cozum. Gimbal alabilirsiniz stabil goruntu icin.
0
brkylmz
(21.11.22)
Aksiyon kamerası iyi bir seçim olmaz bu senaryo için, brk'ın dediklerine ek olarak en iyi gopro'da bile ısınma sorunu var.
0
roket adam
(21.11.22)
yine ne varsa dslr'de var. ben kullanmadan önce ekipmanı kiralayıp bir bakmanızı önermeye geldim. görmeden dokunup kullanmadan almayın derim.
0
babilfish
(22.11.22)
(9)

Citroen C3'ün Kronik Sorunu Var mı ve Parasını Hak Eder mi?

halitkin
İlk arabam olacak ve ibiza, polo, corsa, 208 dörtlüsünden birini almak için girdiğim yolda C3'e tav olmuş durumdayım. Hem B sınıfı olmasına rağmen mini suv gibi görünmesi hem de fiyatına göre zengin donanım seçenekleri aklımı çeldi.Otomatik alacağım için ikinci elleri 470 bin civarında geziniyor. Bu
İlk arabam olacak ve ibiza, polo, corsa, 208 dörtlüsünden birini almak için girdiğim yolda C3'e tav olmuş durumdayım. Hem B sınıfı olmasına rağmen mini suv gibi görünmesi hem de fiyatına göre zengin donanım seçenekleri aklımı çeldi.

Otomatik alacağım için ikinci elleri 470 bin civarında geziniyor. Bu devirde "parasını hak eder mi?" sorusu anlamını kaybetse de az para değil sonuçta, pişman olmak istemiyorum. Bir de bilinen bir kronik sorunu ya da C3 özelinde değinmek istediğiniz nüanslar varsa öğrenmek isterim.

Son olarak forumlarda "almışken shine paketini alın." deniliyor. Direkt shine paketi mi alınmalı sizce de?
0
halitkin
(21.11.22)
Hiçbir Fransız arabasının parasını haketmediğini ifade etmek isterim. Bence ikinci el Japon bakın. Yine de Citroen uzmanlarının sözü daha güvenilirdir.
0
prole
(21.11.22)
geçen bir serviste citroen c3 otomatik aracı kesinlikle almıyoruz kronik şansıman sorunundan dolayı dediler.
0
entropik
(21.11.22)
türkiye de şu an parasını hak eden bir araç var mı? bu paralara bu araçlar gereksiz pahalı ama bu ayrı konu. ilk aracım c3tü araba motor ve şanzıman konusunda bir sıkıntı yaratmadı, kronik sorunları genelde parça kalitesizliği. Sene 2022 oldu artık aynı sorunlar olmayabilir. babam 20 senedir citroen kullanıcısı ve büyük bir sıkıntı yaşamadı. benim görüşüm en kaliteli araçlar alman üretimleri daha sonra fransızlar en sonda japonlar gelir. fiat ve amerikanları buraya koymuyorum. 470bine otomatik temiz bir araç bulduysan marka bakmadan almalısın zaten. ancak citroen tavanı siyah olan modellerde boya soyulma sıkıntısı var dikkat et.
0
mikahakkinen
(21.11.22)
Aisin sanziman ömürlüktür. Bir arkadaş kullanıyor 2 senedir c3 sorunsuz. Piyasada kullanılan 2008 208 3008 5008 opel ve citroen grupları aisin kullanıyor 2016dan beri. Japon zaten sanziman. Kronik bir sorunu da yoktur.
Kendim 2008 kullanıyorum 7 senedir, benim sanziman etg6. Onda bile 6 senedir sadece periyodik bakımlarını yaptırıyorum. 1.2 benzin ve 1.5d motorları da kendini kanıtladı.
C3 f/p gibi begendiyseniz alın geçin. Bu tamamen bütçe işi.
0
karacigerim vur kadehlere
(21.11.22)
bu modellerini bilmiyorum ama bende eski bir c3 vardı durup durup sorun çıkıyordu neredeyse kendi değeri kadar tamir masrafı yapmıştım. sattım kurtuldum.
0
durbidakka
(21.11.22)
temiz ve servis bakımlı bir araç alırsan yeni nesillerde sıkıntı çıkma ihtimali çok düşük. fiyatına göre en yüksek konfor ve donanımı da gene PSA grubu araçları verir.
aynı rakamlarda alacağın bir japonda mutlaka bazı şeylerden feragat etmen gerekir.

citroen ön yargısı 90'larda elinde bi ucu artıya bağlı lamba ile arabanın orasına burasına elektrik vererek arıza çözmeye çalışan tamircilerin. araçları daha da beter etmesiyle başlayan bir konu.
0
orpheus
(21.11.22)
araç tam bir fiyat performans aracı ve donanım olarak da gayet zengin. bence doğru bir seçenek bulmuşsunuz. ayrıca 470 bin bu sınıfta bir araç için gayet normal. polo'ya vs çıkalım deseniz 600'lere kadar gideri var şu anda.
0
roket adam
(21.11.22)
polo ile çok fiyat farkı yok, polo neden dusunmuyorsunuz hocam?
0
ayin yazari
(21.11.22)
Polo fazla küçük geliyor gözüme.
0
🌸halitkin
(21.11.22)
(11)

"Yalnız mı yaşıyorsun?" sorusu

burnley
Selamlar. Kız arkadaşımla ayrılınca son 1-2 gündür dating app'lere dalmış durumdayım, dönen tanışma muhabbetleri esnasında bir hususu merak ettim.Şimdi mesela karşı taraf bana "Yalnız mı yaşıyorsun?" diye soruyor. Ben eski yıllarda ailemle yaşadığım dönemlerde bunu yeni tanışıyor olduğum bir kadına
Selamlar. Kız arkadaşımla ayrılınca son 1-2 gündür dating app'lere dalmış durumdayım, dönen tanışma muhabbetleri esnasında bir hususu merak ettim.

Şimdi mesela karşı taraf bana "Yalnız mı yaşıyorsun?" diye soruyor. Ben eski yıllarda ailemle yaşadığım dönemlerde bunu yeni tanışıyor olduğum bir kadına sorduğumda "Olur da bir ilişkiye başlarsak rahat sevişebilecek ortamımız olur mu" merakından soruyordum. Çok net sebebi bu olurdu.

Kadınlar yalnız mı yaşıyorsun sorusunu daha çok hangi sebepten dolayı soruyor olabilir peki? "Acaba bağımsızlığını ilan etmiş mi, kendi yaşam düzenini kurabilmiş mi" falan merakıyla mı, yoksa o soru benimkine benzer bir şekilde rahat seks ortamı merakını da içeriyor mu?

Bana yalnız yaşayıp yaşamadığımı soranların tamamının ailesiyle veya biriyle (arkadaş, kardeş) yaşayan insanlar olduğu bilgisini de belirtmiş olayım.
0
burnley
(21.11.22)
Bana rahat seks ortami var mi sorusu gibi geldi. Bagimsizligini ilan etmis olmayi, maddi durumu vs anlayacak baska sorular var.
0
hot potato
(21.11.22)
bağımsızlık dereceni ölçüyor. gelin gelin, kalk şuraların tozunu al diyen kaynana mı, bayramda seyranda gidilen kayın valideciğim mi, bunları hep tartıyor.
0
gabe h coud
(21.11.22)
Böyle bir soruyu direkt sormadım/sormam da ama ev arkadaşı da değil direkt yalnız yaşıyor olmasını umarım. Sebebi de rahat ortam falan değil çünkü ben de yıllardır yalnız yaşıyorum ortamsa bende de var. Bunu tercih etme nedenim bir nevi kendi ayakları üzerinde durabiliyor mu bağımsızlığını ilan etmiş mi yoksa hala çamaşırlarını anasına yıkatıp evin çocuğu gibi mi takılıyor.

“Ben özgürüm, evde çok rahatım” diyen tiplerden koşa koşa kaçıyorum. Çünkü erkek dediğin biraz da kendi yaşadığı alanı çekip çevirebilme becerisine sahip olmalı. Ne bileyim buzdolabı falan bozulmalı sonra gidip onunla ilgilenmesi gerekli. Evde ne eksilmiş ihtiyaçlar ne farkında olabilmeli. Kısacası bir evi tek başına temizliğinden, yeme içmesine kadar her anlamda idare edebilmeli. Diğer türlü gözümde ana kuzusu bir şey canlanıyor ne çekim kalıyor ne bir şey.
0
ruhen hastayim ben
(21.11.22)
Siz onlara hangi anlamda soruyorsanız, onlar da size aynı anlamda soruyordur.
0
Kahvedesu
(21.11.22)
sadece sevisilecek yer icin sormuyorlar, emin olabilirsiniz.

hala annesine ütü yaptiran, kendi hayatini kendi yönetemeyen 'klise sünepe' olup olmadiginizi anlamaya calisiyorlar.

ayrica maddi durumu anlamak icin de sorulabilir özellikle istanbul gibi, kiralik ev fiyatlarinin ucuk oldugu yerlerde.
0
buf-e kür
(21.11.22)
Kısaca paran var mı onu merak ediyorlar kanka yalnız yaşayanın parası da olur bağımsızlığı da.
0
olaylar olaylar
(21.11.22)
maddi manevi belli bi olgunluk seviyesini geçmiş insanların ailesiyle yaşama oranı düşük, o yüzden nasıl yaşadığın sorusuna vereceğin cevaptan bir çok anlam çıkarılabilir. özellikle de kadın ailesiyle yaşıyorsa, mutlaka ailesiyle yaşamayan biriyle beraber olmak istemesi çok normal. yer sıkıntısı kriteri yani.
0
roket adam
(21.11.22)
Her iki varsayimda doğru ancak birinci varsayim yani kendi ayaklari üzerinde durabiliyor mu durumu çok daha önemli, rahatça sevişmek 2 puan ise ayaklarinin üzerinde duruyor olmak 9 puan (10 üzerinden)
0
selam
(21.11.22)
beceri, sorumluluk seviyesi canlanıyor benim gözümde. aileyle yaşamak biraz kötü bir imaj
0
ala09
(21.11.22)
Kadınlar artık vaktini kendi çamaşırını yıkamaktan aciz, bi yumurta bile kıramayan erkeklerle harcamak istemediğinden hemen sorup cevaba göre devam ediyor.
0
lcha
(22.11.22)
Bence hepsi birden. Aileyle yasiyorsa zaten parasizdir, kendi hayatini kuracak kadar ekominik gucu yoktur, sevisecek ortam da yok, her acidan sikinti yani.
0
stavro
(22.11.22)
(2)

basketbol oynarken kalori yakımını ölçen saat/bileklik

teritori
basketbol oyanrken harcanan enerjiyi gösteren bir akıllı bileklik/saat var mıdır? bir çok sporu destekleyen saatler var. acaba basketbolu da destekleyen var mı bildiğiniz?edit: telefonum android olduğu için apple watch olmuyor :)
basketbol oyanrken harcanan enerjiyi gösteren bir akıllı bileklik/saat var mıdır? bir çok sporu destekleyen saatler var. acaba basketbolu da destekleyen var mı bildiğiniz?

edit: telefonum android olduğu için apple watch olmuyor :)
0
teritori
(21.11.22)
apple watch'ta var.
0
roket adam
(21.11.22)
Mirket
(21.11.22)
(4)

yurtdışından şirkete kayıtlı telefon getirmek

galahad reloaded
hafta sonu almanya' ya gideceğim, kemdime telefon alma ihtimalim var.durum şöyle karmaşık ;telefonu pasaportuma kayıt ettirebiliyorum. Hattım pasaporttaki reel ismime değil, şirket ismine kayıtlı. bu telefonu şirket hattımla Türkiye' de kullanabilir miyim?
hafta sonu almanya' ya gideceğim, kemdime telefon alma ihtimalim var.

durum şöyle karmaşık ;

telefonu pasaportuma kayıt ettirebiliyorum.
Hattım pasaporttaki reel ismime değil, şirket ismine kayıtlı.

bu telefonu şirket hattımla Türkiye' de kullanabilir miyim?
0
galahad reloaded
(21.11.22)
Telefonu kendinize kaydettikten sonra sadece size ait hat ile çalışır, şirket hattı ile çalışmaz.
0
orient blue
(21.11.22)
geçen şöyle bir şey okudum: şirket yetkilisi turkcell'i arayıp, hattı kullanan kişi olarak senin adını soyadını verirse kullanabiliyorsun yazmıştı biri dh'da. doğru mu değil mi bilmiyorum. normalde cevap orient blue'nun dediği gibi.
0
roket adam
(21.11.22)
bizim şirkette arkadaşlar bu konuyu BTK ile konuştular, şirket yetkilisi sizin isminiz olursa kullanabilirsiniz diye cevap gelmişti, son durum bilmiyorum.
0
ludwig boltzmann
(21.11.22)
Tam olarak sorduğunu 1 ay önce yaptım. Telefonu alıp şahsın adına IMEI kaydını yaptırıyorsun. Sonrasında şirket hattının olduğu Vodafone yada Turkcell neyse şirket yetkilisi arayıp kimlik bilgilerini gönderip numarayı senin kullandığını söyleyip numara ile eşleştirme yapıyor. O kadar.
0
JrJunior
(21.11.22)
(5)

300K'ye Kadar Otomobil Önerisi

pantepember
Çok yakmayanÇok sorun ve masraf çıkarmayacakGerektiğinde kolayca satılabilecekİlk araba olmaya uygun (daha önce aracım olmadı, trafik deneyimim de yok, ama sakin bir yerde kullanacağım - Bodrum)Tercihen otomatik vitesTercihen SUP board, kano, bisiklet taşımaya uygunTercihen sunroof'luaraç önerisinde
Çok yakmayan
Çok sorun ve masraf çıkarmayacak
Gerektiğinde kolayca satılabilecek
İlk araba olmaya uygun (daha önce aracım olmadı, trafik deneyimim de yok, ama sakin bir yerde kullanacağım - Bodrum)

Tercihen otomatik vites
Tercihen SUP board, kano, bisiklet taşımaya uygun
Tercihen sunroof'lu

araç önerisinde bulunabilirseniz çok sevinirim.

Citroen'in görüntüsünü seviyorum.
Toyota ve Honda sağlam/sorunsuz dendiği için aklımda.

Bunlar dışında şu modeller olabilir görünüyor:

2009 model PEUGEOT 308 1.6 HDI Comfort:
www.sahibinden.com

2009 model PEUGEOT 308 1.6 HDi Premium Pack:
www.sahibinden.com

2005 model COROLLA VVT-İ 1.6 16V SOL:
www.sahibinden.com

2007 model Toyota Corolla 1.4:
www.sahibinden.com

2007 model Toyota Yaris 1.4 D-4D Terra:
www.sahibinden.com

SUZUKI JIMNY:
www.sahibinden.com

Şimdiden teşekkürler.
0
pantepember
(21.11.22)
ilk ilandaki 160K'daki arabada direksiyon kaplaması şüphe uyandırıcı.

şu saatten sonra 14+ yaşında dizel araç almak çok mantıklı değil. sınırlı bütçe varsa benzinli, tercihen daha yeni model ve düz vites bakmak daha mantıklı olur. seçtiğin ilanlar hep eski-km yüksek araçların en üst donanım versiyonları.

bunun yerine donanım seviyesi orta ama km düşük - model yeni araç bakmak daha sağlıklı olur. bir de araç fiyatı konusunda. o marka modelin aynı donanım ve yakın kmlerde diğer araçları ile fiyat kıyaslamak gerek. fiyat eğer çok düşük veya en alt seviyedeyse o araca dikkatli yaklaşmak gerekir.

eski araçta sunroof sürekli sorun demek, su sızdırır, mekanizması bozulur vs.

bu arada baktığın araçlar hep C segment ama yaris B segment.

mesela 340 bine 2017 model, orta donanımda temiz bir araç alabilecekken. 320 bine 2007 model araç almak bana mantıklı gelmiyor.

örnek ilan:
www.sahibinden.com
0
orpheus
(21.11.22)
Orpheus'a katılıyorum. Bu araçlar çok eski. İlk aracın olacaksa başına almana, arızalarıyla uğraşmana falan gerek yok. C3 çok iyi bir tercih olur bu segmentte ve sadece 5 yaşında araç.

Ayrıca evet eski araçta sunroof da dert olacaktır.
0
roket adam
(21.11.22)
EK: Az önce önümden bir Suzuki Jimny geçti. Çok beğendim. Hemen ilanlara baktım. Bütçeme uygun ilanlar buldum. Önerir misiniz?

Mesela:
www.sahibinden.com
0
🌸pantepember
(21.11.22)
inanılmaz konforsuz ve gürültülü, gitmeyen (yavaş), küçük, çok yakan, hiç bagajı olmayan, 2. eli de neredeyse hiç olmayan bir araç. ancak trabzon'da yaylaya çıkan offroad meraklılarına falan satarsın sonrasında.
0
roket adam
(21.11.22)
burda bi karar vermen lazım. fantazi yapmalık araç alıp derdi, masrafı çıktıkça uğraşacak satarken beklemeyi göze alacak, sanayiden usta arkadaşlar edinecek misin. yanıtın evet ise jimny vs alabilirsin.

ilk başta dediğin gibi az yaksın, makul olsun, işimi görsün. nakit ihtiyacım olursa da kısa sürede satabileyim diyorsan hayır.

uygun fiyata görüntü ve donanım arıyorsan PSA grubundan araç bakmalısın. tavsiyem 2015 üzeri, benzinli, düz vites ve orta donanım seviyesi, düşük km (120-130K) bir araç bakman. c3 veya 208 olabilir.

böyle jeep gibi bir araç arıyorsan belki uygun fiyatlı bir c4 cactus denk getirebilirsin.

www.sahibinden.com
0
orpheus
(21.11.22)
(4)

Reddedilen ingiltere vizesi sonrası Schengen başvurusu

nefertarii
Merhaba, bir arkadaşım Aralık’ta İngiltere’ye gitmek için bilet alıp başvuru yapmıştı. (İlk vize başvurusu) 4 hafta sonra red geldi. Genel gerekçe maddi yeterlilikle alakalı; ikna olmamışlar yeterli imkanı olduğuna. Biz Şubat’ta İtalya’ya gitmeyi düşünüyorduk. (Bu da ilk schengen başvurusu olacak) a
Merhaba, bir arkadaşım Aralık’ta İngiltere’ye gitmek için bilet alıp başvuru yapmıştı. (İlk vize başvurusu) 4 hafta sonra red geldi. Genel gerekçe maddi yeterlilikle alakalı; ikna olmamışlar yeterli imkanı olduğuna. Biz Şubat’ta İtalya’ya gitmeyi düşünüyorduk. (Bu da ilk schengen başvurusu olacak) ama şimdi gözümüz korktu açıkçası, İtalya’dan da red yer mi? Yastık altında hesabına yatırmadığı parası vardı onu da yatırsa bir sorun ya da avantaj olur mu?
0
nefertarii
(21.11.22)
ikisi alakalı değil, bir arkadaşım bir sürü şengeni olmasına rağmen uk den red yedi sizinle aynı sebepten, çocuğun firması ingiliz firması, hem business visadan hem turistik vizadan red yedi. ilk shengen başvurusuysa her şey olabilir, evliyse, üstüne tapu vs. varsa daha rahat alır.
0
benaslinda
(21.11.22)
ben de bu dönem schengene başvuracaktım dil eğitimi için ama çalıştığım acenta bu dönem çok riskli sizin için dedi, çünkü çok red var ve ilk schengen başvurusu olacaktı benim.

(hem sponsorum hem de hesabımda yüklü para olmasına rağmen)

"seçimin ve ekonominin belirsizliği herhalde bu şekil devam edecek gibi."
0
redeath
(21.11.22)
bunun cevabını denemeden bilemezsiniz, bu dönem parası da olduğu halde red yiyen çok insan var.
ama başvuru yapacaksanız yastık altındaki paranız, dedenizin bilezikleri vs falan hepsini bankaya koyup göstermekte fayda var.
0
roket adam
(21.11.22)
Oncelikle yastik altinda para tutmak ??? diyorum. Konsolosluk son 3 ayin dokumunu ister en az. Yarin yatirdigi paranin oldugu hesap dokumuyle aralikta ocakta falan basvurursa o para direkt bir yerlerden bulusturulmus borc alinmis gibi gozukur.
0
hot potato
(21.11.22)
(40)

Gilli konuşan biriyle çıkar mısınız?

Bruce
Modern, tahsilli, açık görüşlü ve zeki bir insan. Ama arada annemgil falan diyor. Soğur musunuz? Böyle birini kolunuza takıp insan içine çıkarır mısınız bakın bu benim sevgilim diye?
Modern, tahsilli, açık görüşlü ve zeki bir insan. Ama arada annemgil falan diyor. Soğur musunuz? Böyle birini kolunuza takıp insan içine çıkarır mısınız bakın bu benim sevgilim diye?
0
Bruce
(20.11.22)
Şekilci olduğum nadir konulardan biri. Çıkmam, çıkamam.
0
ruhen hastayim ben
(20.11.22)
bruce sen olaylara dışardan bakarken gayet mantıklı şeyler yazarken kendin içinde olunca bi saçmalıyorsun :)
0
freebird5406_2
(20.11.22)
benim son date'im bana tespih hediye etti. ona rağmen gil'e tahammul edemem gibi duruyor. ancak şaka olabilir
0
ala09
(20.11.22)
soğurum. çıkıp çıkmamak ayrı bir mesele gibi.
0
south park in kapusonlu uyesi
(20.11.22)
normalde gramer nazilerinden biri olarak buna takılmazdım ya herhalde.
ama -gil'den neden nefret ediyor herkes, buna da anlam veremiyorum hiç. yerel bir ifade işte; şarz, deyil, muhattap, adletmek gibi bir yanlışlık yok ki? ben mi yanlış hatırlıyorum, bilmiyorum ama küçükken büyük ve küçük ünlü uyumunu bozan ifadeler arasında öğretmenler bu eki(?) de dahil ediyordu. ama gerçekten, şimdi neden çoğu kişi -gil'den nefret ediyor, bir türlü anlamıyorum.


ekleme: konunun gramer olmadığının farkındayım, konuşmakla alakalı bir soru ama vermek istediğim mesaj aynıydı. :(
0
m e b
(20.11.22)
imkani yok
not: elime kiz eli degmedi
0
nibba
(20.11.22)
Ahsha buna tek takan olmadığıma sevindim
0
kisa
(20.11.22)
cikarim. belki ironik olarak soyluyordur. ki yanlis bir kullanim da degil zaten.
0
hot potato
(20.11.22)
@hot potato ironik olarak söylediğini anlamıyorsak o bizle çıkmasın zaten. Sen de yani...
0
🌸Bruce
(20.11.22)
Ne var ki, bu cok takilacagim bi sey degil. Cikarim, sevgili olurum, evlenirim. Ne gerekiyosa yapariz sıkıntı yok ;)
0
balpolen
(20.11.22)
@meb, avamlık, "köylülük" algısı yaratan bişi bu, yanlış Türkçe kullanmaktan ayrı bişi. Rizelu bir hanfendu ile de aynı şeyi hissederim muhtemelen.
0
🌸Bruce
(20.11.22)
hahaha valla bu özelliklere sahipse ve iyi anlaştığım biriyse ben çıkarım ya, kulağa sevimli geliyor. ne olacak. hatta çok affedersin i'd fuck the villager out of her yani.
0
mark greg sputnik
(20.11.22)
Özelden sen sanki çok mu düzgün konuşuyorsun, seni duysak eminim avamlığın vardır dendi. Benzer düşüncede olanlar bana ulaşsın, youtube'ta yayınlanan panel konuşmalarımı atıcam, oradan karar verebilirsiniz.
0
🌸Bruce
(20.11.22)
Bu kadar kopuk yaşamadım için sogumazdım
0
olaylar olaylar
(20.11.22)
Değiştirip geliştirebiliyor muyuz, yoksa hep aynı şekilde "sevgilimgil" mi olacak? Eğer bu huyundan kurtaramıyorsak olmaz.
0
nawar
(20.11.22)
Arkadaşlar Bruce benden sonra bu duyuruda en düzgün konuşan insandır. Beni de zaten spiker sanıyorlar.
0
ruhen hastayim ben
(20.11.22)
@nawar, insanoğlunun öğrenme ve gelişme kapasitesine inancım hep var olmuştur, o yüzden doğru bir noktaya parmak bastığını düşünüyorum. Yine de bununla uğraşmaya değer mi, bilemedim...
0
🌸Bruce
(20.11.22)
çıkarım ben. saçma sapan birçok şeye takılan şekilci birisiyim ama bunu sorun etmem.
0
juliette
(20.11.22)
öyle şeylere pek takılmam, kendim de günlük muhabbetlerde kimi kelimelerde "k" yerine "g" kullanıyorum, eskiden yapmazdım sonradan edindiğim bir alışkanlık, 1-2 yıl "gil" kullanan bir bölgede yaşasam bende kullanmaya başlarım.

garip gelir ama onu diyeyim dalga geçerim falan ama annemgiller dedi diye sevgim azalmaz. utanmam, çekinmem.

karakterli, saygılı olup olmaması, huzur ve mutluluk için daha önemli.
0
selam
(21.11.22)
Evet sogurum. Bi´ hayal ettim ve hemen sogudum.
0
buf-e kür
(21.11.22)
Bu tür detaylara ben de takılıyorum maalesef.

Mesela FELAN, ŞARZ türü şeyler diyorsa da anında uzarım. Vın.
0
Berck
(21.11.22)
bu söylemi kendim hiç kullanmam, karşıdan duyunca da dikkatimi çeker evet ama takılmam. ve asla birisine olan sevgimi veya saygımı etkilemez.
bana hep kültür faşizmi gibi geliyor salt bu ve benzeri durumları neden gösterip bir tercihte bulunmak.
0
pardus
(21.11.22)
avamlıkla alakasını kuran beri gelsin vehbi koç baatlucan yerüm diyor akşam yemeğinde ama elit?! ne demekse artık

ben kendi diksiyon/şivemde birini arıyorum diyebilirsin, buna hakkın var, bu şımarıklık değil asla.
0
comp
(21.11.22)
Filan kelimesi, annemgil kelimesi vs hep doğru kullanımlar.
Şarz ile, “bişi” ile, yanlız ile aynı kefede değil yani. Ayrıca şive vs de değil. Yazım dilinde de bu şekilde kullanımı olan, istanbul türkçesine uygun bir kullanım.
Gelip “bir şey” kelimesini doğru kullanamayan insanlara “sevgilim ‘annemgil’ diyor ne yapayım” diye soruyorsun. Bence bu durum sevgilinin gilli konuşmasından daha absürt.
Ben gil kullanımı ile soğumam. Şarz ile soğurum, baskın bi şive ile soğurum. Ama şivesiz, yanlışsız biz türkçe konuşan bir kişiden konuşması nedeni ile soğumam. İçerik önemli olan.
0
zimbirik
(21.11.22)
@zimbirik, konu benim sevgilim değil buradan yanlış bir algı yaratmayalım lütfen. Teorik bir soru sormuştum, etrafımda böyle konuşan biri dahi yok zira...
0
🌸Bruce
(21.11.22)
Genel kanının aksine sempatik dahi bulabilirim. Öyle olmasa bile, sırf belirli sözcükleri ifade ediş biçimi yöresel izler taşıdığı için diğer özellikleri itibarıyla uyuştuğum ve sevdiğim birini gözden çıkarabileceğimi sanmıyorum.
0
huçi kuçi
(21.11.22)
Türkçe’yi doğru kullanıyor yalnız :)
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(21.11.22)
Siz kafayı yemişsiniz ahaha. Şekilci eksiciler sizi.

Kişiye göre değişir. Söylediğin gibi biriyse umrumda olmaz. Hatta bence samimiyet göstergesi
0
westblack
(21.11.22)
Sempatik bulurum +1

Ayrıca bruce, öyle özelden değil direkt buraya at da 7 düvel görsün/duysun, beyoğlu beyefendisini lütfen :)
0
respect
(21.11.22)
Evet. Tartışmasız.
0
muhayyer divan
(21.11.22)
bu o kadar kotu bir sey mi yahu? ben de arada kullaniyorum bunu.

kaldi ki modern, tahsilli, acik goruslu ve zeki bir insanimdir huyum kurusun. benim icin kirmizi cizgi yazim yanlislari, kelimelerin yanlis kullanimidir.
0
antikadimag
(21.11.22)
Garip bulurum cunku ben kullanmiyorum, aliskin da degilim. Muhtemelen gulumserim veya en azindan tek kasimi kaldiririm duyunca. Ama cok iyi anlastigim, begendigim birini sadece gil dedi diye silip atmam.
Ilk gil dedigini duyduysam sonra begenmem zor olabilir ama once begendiysem sonra gil dediyse idare edebilirim.

Kendisi de "ahah gil dedim ya" derse dedikten sonra daha guzel olur.
0
sopiro
(21.11.22)
direkt sogurum. dogru bi kullanim da olsa bendeki cagrisimi gunduz kusagindaki kadin programlarinda ciglik cigliga kendini anlatmaya calisan ama anlatamayan kadin profili
0
Kittie
(21.11.22)
ahhdhdjad. antalyada cok kullanirlardi bunu. sive sayildigi icin hayir sogumam beni yanlis turkce kullanimlari sinir eder sadece. ya da internet agziyla konusan insnalar var twitter laflarinu gunluk hayatta kullaniyor mesela oyle birinin yerine deyzemgile ne zaman gitcez gari diyen birini tercih ederim.
0
aydonno
(21.11.22)
"meetinglerini push eden" biri yerine gil kullanan biri daha caziptir kanımca.
0
charbiel
(21.11.22)
sopiro +1
0
gabe h coud
(21.11.22)
köylülük, kasabalılık bence kötü veya ayıp bir şey değil.
ama böyle konuşan birini kendi sosyal çevremden görmekte zorlanırım, dolayısıyla soğurum diyeceğim ama soğumak doğru kelime değil.
"benden, benim çevremden değil" algısı yaratır bende.

sorun aslında konuşma tarzı da değil.
köyden şehre geldiysen, şehirde yaşıyorsan, şehirli insanlarla muhatapsan, o zaman şehre ayak uydurman lazım.
dil ve dilin kullanım şekli de bunun en önemli yanlarından biri.
üstelik mesleğim gereği zaten hassas olduğum bir konu çünkü çevirmenim.

bunun makrosu köyden gelenlerin şehre ayak uydurmayıp istanbul'u mega köy haline getirmiş olmasıdır mesela.
bizim de ülke olarak köy kültürümüz şehirden daha ağır bastığı için buna esir olmamak mümkün değil.
öyle konuşan birini de uzun vadede "şehre ayak uyduramamış" olarak göreceğim için soğurum soğursam çünkü ben şehirliyim ve şehirli olmasa da, şehirli gibi yaşayan birine uyum gösterebilirim.
dil yaşam tarzını da yansıtır, böyle konuşuyorsa evinde de kendi adetlerini sürdürüp ona göre yaşıyordur muhtemelen.

yani uyumsuzluk aslında karşılıklı olur ilerleyen süreçte.
o da benim bazı şeylerimi beğenmez zaten büyük ihtimalle.
çok aşık değilsem soğumayabilirim ama en azından uzaklaşırım, olmayacağını düşünürüm.
gerçi işte bu sebeplerden ötürü aşık da olamam zaten, birbirini getiriyor.
0
blatta hiberna
(21.11.22)
böyle kasıntı takıntılarım yok. şiveli bile konuşabilir, bu da ülkenin bir rengidir yani. bence mesela -de -da'ları ayrı yazamaması daha büyük sorun ama da o da öğretilir gerekirse.
0
roket adam
(21.11.22)
yorumlar karşısında şoka uğradım. sanırım burada herkes ingiltere prens-prensesi
0
purrp
(21.11.22)
Hayır. Seks esnasında falan derse bunalım yaşarım.
0
romario
(21.11.22)
(18)

Yaslanmaktan mutsuz olmak

abuzer
Arkiler s.a gelin dertlesek31 yaşımı doldurdum sanırım gecenlerde. 30 u gectigimden beri zamanın geri dondurulemez oluşu canımı sıkıyo :) ölüme yaklaşmak... Seviyorum çünkü yaşamayı. daha gençsin diceksiniz de değil bence. Max 30-40 yıla ölürüm heralde. Yani şimdiye kadarki kadar daha yaşarım Max. V
Arkiler s.a gelin dertlesek

31 yaşımı doldurdum sanırım gecenlerde. 30 u gectigimden beri zamanın geri dondurulemez oluşu canımı sıkıyo :) ölüme yaklaşmak... Seviyorum çünkü yaşamayı. daha gençsin diceksiniz de değil bence. Max 30-40 yıla ölürüm heralde. Yani şimdiye kadarki kadar daha yaşarım Max. VE BU ÇOK AĞĞĞZZZ :///

zaten artık zaman aşırı hızlı geçiyor :/ sizce de öyle diil mi 30 yaş üstü kardeslerim?

Yaşadığın anları güzel yasa diyenler olacaktır. Bence eppey de güzel yasiyorum aslında. 1-2 ayrıntı dışında her şey tıkırında.

Napak? Var mı bu histen kurtulmanin yolu? Yoksa siz "ölsek de kurtulsak" modunda misiniz:')
0
abuzer
(20.11.22)
30lar ilerledikce bu his artiyor kesin bilgi yayalim :))
Durumu kabullenmek, geriye donup bakinca ulan guzel gunler gecirdim, sunlari sunlari yaptim diyecek sekilde zamani degerlendirmek, hayal ettiklerinizi elden geldigince gerceklestirmek bi cozum.
0
mor oje
(20.11.22)
Yürü git,alalalala :))))

Yok yok haklısın. Hayat güzel. Yaoacak bir şey yok ama. Mevcut hali en iyi şekilde yaşayıp çok da düşünmemek lazım.
Senin derdin çok bir derdin olmaması aslında.
0
kisa
(20.11.22)
Sürekli seyahet eğlence gibi şeylerle gerçeklerden kacabilirsin mesela ama eninde sonunda yakalar seni. O yüzden kabullen ve çok da şeetme
0
kisa
(20.11.22)
32 yaşındayım, katılıyorum. hayatı hem iş hem seyahat vs adına tadına varacak şekilde yaşadığımı düşünüyorum, hatta daha iyi yaşayamam gibi geliyor ama yine de zamanın geçmesi evet çok koyuyor insana.
0
roket adam
(20.11.22)
Yakında gençleri kıskanacagim diye korkuyorum
0
kisa
(20.11.22)
Yaş 27 boşuna yaşıyorum hissi var bende de hiç keyif almıyorum.
0
darkwizard
(20.11.22)
Geçen yine bir başka duyuruya yazdım mı yoksa yazıp sonra sildiğim onlarcasından biri miydi hatırlayamadım ama yazayım yine.

yanlış hatırlamıyorsam bir filmde duymuştum. karakterlerden biri zamanla ilgili endişesi olan diğerine "şu ana kadar yaşadığın hayat uzun geldi mi sana" diye soruyor. 35 belki 40larında olan da evet diyor. diğeri de "işte önünde yaşayacak bir o kadar hayatın daha var" diyor. basit bir düşünce ama benim aklımda baya yer etti. zaman bundan sonra biraz daha hızlı geçecek, daha az verimli geçecek, daha az kayda değer olacak ama nihayetinde aklının ermeye başladığı yaşı 20 falan kabul etsen, kendi hür iradenle özgürce karar verip yaşayabildiğin hayatın 10 seneden ibaret olduğunu düşünsen, önünde bunun aynısından 4 tane daha var.

kafayı zamanla çok erken yaşlarda bozmuş biri olarak anlıyorum bu psikolojiyi ben. benim kendi çözümüm evlenip çoluk çocuğa karışmak. ilk çocuğu elime aldığım zaman omuzumdan büyük bir yük kalkacağını hissediyorum. benim için ahsen umut verici bir düşünce bu.
0
IncredibleMau
(20.11.22)
@incre, benim çözümüm de benzer. Hep çok mantıklı gelmissindir bana zaten. Ama onu da yemiyo.. :')
0
🌸abuzer
(20.11.22)
çok sağol, güzel böyle şeyler duymak :P şurda kaç kişiyiz otuzlarının başlarında
0
IncredibleMau
(20.11.22)
Ölsek de kurtulsak modundayım. Yaşanabilecek şeyler bitmez ömrün ne kadar olursa olsun, bu arayış hali beni çok yoruyor. Öldüğümde gözüm açık gitmeyecek tatmin seviyesinde yaşadım, bardağın dolu tarafına bakıp doydum ben kalkıyım diyorum.
0
Bruce
(20.11.22)
yaşlanmak diilde bedensel sorunlar yaşayacak olmak zoruma gidiyor :) öyle bir dönemdeyiz ki nerede ise her sene müthiş teknolojik gelişmeler, bilimsel çalışmalar oluyor öldükten sonra bunlardan haberim olmayacak, çok koyuyor :)

bunlardan sonrası amaan bu ne be dünün aynısı :=)
0
selam
(20.11.22)
kesinlikle zaman asiri hizli geciyor + yaslanmaktan asiri mutsuzum. onumde secenek olsa sonsuza dek yasamak isterim
0
hot potato
(21.11.22)
İşte bunlar hep görelilik kuramı. 1 yaşında birinin 2 yaşına kadar geçirdiği 1 yıl ömrü kadarken, 60 yaşında birinin 61 yaşına kadar geçirdiği 1 yıl önrünün 1/60 ı kadar. Ondan dolayı yaşlandıkça zaman hızlanıyor galiba. Ama iyi haber insan ömrü uzuyor.
0
yazdonumu
(21.11.22)
abuzer yoksa sen ben misin? ben de gectigimiz gunlerde 31 yasimi doldurdum ve ayni seyleri hissediyorum.

30'dan sonra artik her seye gec kalmis gibi bir his var uzerimde. guzel bir isim var, vs ama artik gelecege umutla bakma durumunu kaybettim. bu safaktan sonra atomu parcalayacak halimiz yok.

benim aklima gelen cozum evlenmek. bir yuva kurup cocuk falan yapmak artik. sadece asik olabilecegim son bir kadin ve onunla beraber yaslanmak... otesinde bir beklentim yok hayattan.
0
antikadimag
(21.11.22)
Zaman cok hizli geciyor evet ama bence 30lu yaslar cok cok daha guzel 20li yaslardan. 40lar daha da iyi olur umarim. Yani su an 38 yasindayim, hep bu yasta kalacagimi bilsem bir an bile uzulmem.

Tavsiyem yok. Olmekten kacinmak gibi bir secenek de yok. Dusundugumde kafamin icinde alarm caliyormus gibi bir panik yasiyorum. O yuzden dusunmemeyi seciyorum.
0
sopiro
(21.11.22)
Ben ölmekten ya da hayatın kısalığından değil de parça parça ölmekten korkuyorum. 20'li yaşlarda yapılacak şeyler ayrı, 30'lar ayrı vs. 60 yaşında tutup da 20'lik arkadaş topluluğunda gibi davranamam sonuçta.

Yapabileceğim şeyleri istediğim gibi yapamıyor olmak sıkıyor canımı.

Bunla nasıl baş ediyorum? Edemiyorum :D
0
akhenaten
(21.11.22)
Tamam 20ler ayrı 30lar ayrı 60lar ayrı ya, heh işte, ben 60lardakileri istemiyom :') çok saçma.. nene olmak istemiyom.

Aslında bir daha hiç 20 yaşında olamayacak olmak canımı sıkıyo:') yaşamayı çok seviom
0
🌸abuzer
(21.11.22)
yasımı fıksleme ımkanı olsa sececegım yas otuzlarda olurdu. 31-32 falan olurdu muhtemelen.Benım omrumun en guzel yasları bunlardı sımdıye kadar. 40 ustunden bıldırıyorum
0
turkuaz
(21.11.22)
(3)

Araba Tavsiyesi

aga bu nedir diyen kimse
Merhaba. Arkadaşım araba almak istiyor ve bu işten pek anladığı(mız) söylenemez. Elinde şu an için üç seçenek var:1- Golf. 2009 model. Çelik jant sis farı. 120 bin km. Değişen boya hata yok.2- https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-volkswagen-ilk-sahibinden-degisensiz-1058991290/detay3- htt
Merhaba. Arkadaşım araba almak istiyor ve bu işten pek anladığı(mız) söylenemez. Elinde şu an için üç seçenek var:

1- Golf. 2009 model. Çelik jant sis farı. 120 bin km. Değişen boya hata yok.

2- www.sahibinden.com

3- www.sahibinden.com

Tabii sadece ilanlara bakarak belki net bir şey söylenemez ama...Siz olsanız bu 3 seçenekten hangisini tercih ederdiniz?

Bir de araba kullanmayı iyice pratik ettikten sonra yani 1-2 sene içinde bunu satıp başka bir şey alırım diye düşünüyor. O yüzden satışının kolay olması da tercih sebeplerinden.

Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
0
aga bu nedir diyen kimse
(20.11.22)
Bunların arasından benzinli 2014 golf’ü seçerdim (hepsinin sorunsuz olduğu varsayımıyla). Dizeli boşverin artık, çok yaşlı araba da almayın. 2009 eski mesela. Çelik (alüminyum alaşımdır o) jant, sis farı falan bunlar da pek ‘donanım’ sayılmaz, boş yani o araç tahmin ettiğim kadarıyla. Otomatik Golf rahat satılır.

Düzeltme: ilandaki golf de manuelmiş, ben almazdım.
0
orient blue
(20.11.22)
ilk araba için mümkünse atmosferik motor (turbo olmayan motorlar), düşük kilometre tavsiye ederim. japon alırsanız (toyota, nissan, honda vb.) sorun çıkma olasılığı daha da düşer.

bunların arasından en makulü leon gibi.

ben tam otomatik cvt şanzımanlı juke falan öneririm bunlar yerine. hem biraz daha yüksekten yolu görürsünüz.

alman olsun derseniz de seat arona falan vardı.
0
gurur
(20.11.22)
üç seçenek de kötü. 455 bine ilk otomobil olacaksa piyasası hızlı, sorunsuz, daha düşük kilometreli ve daha genç bir araç almanız lazım. egea, Clio, megane o tarz araçlara bakın.
0
roket adam
(20.11.22)
(5)

nike kadın ayakkabı kalıbı

bir soru sorcam
https://www.nike.com/tr/t/air-zoom-vomero-16-yol-ko%C5%9Fu-ayakkab%C4%B1s%C4%B1-Brrfkj/DA7698-00142,5 numarası da var, erkeğe aynı numarası olur mu bumağazada denemek garip olur sd
www.nike.com
42,5 numarası da var, erkeğe aynı numarası olur mu bu

mağazada denemek garip olur sd
0
bir soru sorcam
(20.11.22)
magazada denemek garip olmax eger bu urunde israrciysaniz ama kaliplari farklidir. tavsiye etmem
0
ala09
(20.11.22)
kesinlikle mağazada deneyip öyle alın. garip olmaz, beğenmedik der verirsiniz. Nike'ın kalıpları modelden modele çok değişiyor.
0
roket adam
(20.11.22)
walla görevliye soramadım ama dizili kutularda 40 numaradan yukarısı yoktu
internette 42de bitior nike
www.trendyol.com

bir kız bulup 40 no erkek ayakkabısı giydirip ters fonksiyondan gidilebilir sdf


olur gibi geliyor belki unisextir ilk link ama patlarsa yazarım buraya
0
🌸bir soru sorcam
(20.11.22)
Mutlaka deneyin derim. Kadınım nikeda kadın reyonunda 41 giyerken erkekten alışveriş yaptığım durumlarda 42 aldım koşu ayakkabılarında(zoom air) ve atsuma modelinde son iki seferdir. Ama airforcelarda direkt unisez devam ediyor gibi hep 41 giyiyorum sadece yeni nesil ariforce niş modellerinde 40,5 giydiğim oldu.
0
kullanıcıadımbuolsun
(21.11.22)
sorunsuz oldu kalıbı
büyük ihtimalle kategori hatası
90 dolarlık ayakkabıya indirimde diye sevinemk
0
🌸bir soru sorcam
(29.11.22)
(7)

Araç kiralama (HGS vs)

abuzer
Arkiler bı araç kiraladım ilk kez. Kurumsal firma. Mersin Adana Hatay entep gezdik. Öncelikle o civarda ücretli otoyol var mı? Biz geçerken ücret yazmadı çünkü.Ve sadece HGS değil de genel olarak cezalar vs sonradan önüme gelme ihtimali var mı? Firma aracı teslim alirken bu bilgileri kontrol etmis m
Arkiler bı araç kiraladım ilk kez. Kurumsal firma. Mersin Adana Hatay entep gezdik.

Öncelikle o civarda ücretli otoyol var mı? Biz geçerken ücret yazmadı çünkü.

Ve sadece HGS değil de genel olarak cezalar vs sonradan önüme gelme ihtimali var mı? Firma aracı teslim alirken bu bilgileri kontrol etmis midir?
0
abuzer
(18.11.22)
cezalar ve hgs sonradan kesiliyor zaten. ceza hemen gelmediği için 6 ay sonra da gelebilir. eğer senin kullandığın döneme denk gelirse, sana haber verirler ödemeni isterler.
0
roket adam
(18.11.22)
Hoaydaa bu çok saçmaymis :/
0
🌸abuzer
(18.11.22)
webihlaltakip.kgm.gov.tr

kiraladığınız aracın plakasını hatırlıyorsanız kaçak geçişi varsa buradan kontrol edebilirsiniz. Sonra cezalı ödemeniz mantıksız çünkü
0
tok oldugumuz halde yaftalar yiyoruz
(18.11.22)
konuyla bağlantılı bilgi olsun diye yazıyorum.

Kurumsal firmadan kiraladığınız için kabis sisteminde o gün o araç kime kayıtlı gözüküyorsa tüm cezalar ve borç yazar.

en son hgs borçlarınında bu şekilde yazılması gündemdeydi. zaten kredi kartı ile kiraladıysanız blokaj alınmıştır.
0
alp9900
(18.11.22)
@tok, HGS si vardı, kaçak sayiliyor mu yine de? Bakacağım buradan

Aslında birkaç yerden ceza için de baktım ama çıkmadı bir şey. Belki de ceza yemedim ;))))
Edit: bakmıştım bu siteden zaten. Cikmadi
0
🌸abuzer
(18.11.22)
Aracın hgs’si olur. Ceza falan yediyseniz sizden ödemenizi istemeyebilirler. Direk karttan çekerler.
0
but that was just a dream
(18.11.22)
oralarda hgs yazmıyor yanlış bilmiyorsam. Biz de adana üzerinden antep urfa gezmiştik de bir ödeme olmadı. Mersin'i bilmiyorum.
0
firez
(18.11.22)
(8)

17.650 liraya iPhone

metal69
11, 128 GB alınır mı bu saatten sonra, o para verilir mi bu telefona?
11, 128 GB alınır mı bu saatten sonra, o para verilir mi bu telefona?
0
metal69
(18.11.22)
Iphone'da en fazla 1 geriden gelinir.
0
romario
(18.11.22)
bence alınmaz, illa iphone olacaksa gerekirse nakit avans vs. kullanıp 12-13 almak daha iyi olur.

Diğer türlü Samsung S21-22 falan o civara bulunur sanırım.
0
nhk ni youkosu
(18.11.22)
bende var çok uzun ömrü olacak gibi durmuyor. yorum yapanlara katılıyorum bi geriden gelince ancak, 2 geri bile sıkıntı.
0
takunyali kokos
(18.11.22)
11 alinmaz
0
ala09
(18.11.22)
ağır olması dışında bir problem yok. tabi önceki telefonunuz ne o da önemli. bende 11 eşimde 12 var. 12 almadığıma pişmanım. hafif ve narin bir telefon çok güzel.
11 ağır diye aşırı sağlam mıdır orasını bilmiyorum tabi.
0
ucurulmamak umidiyle
(18.11.22)
11’i ilk çıktığında 7 gibi bir şeye almıştım. Şu an eski bir modele iki katından fazlasını asla vermezdim.
0
ruhen hastayim ben
(18.11.22)
Alınmaz. iPhone 11 alınır da kısa süre sonra "eski, yavaş telefon" haline geleceği için o fiyata alınmaz.
0
michael_knight
(18.11.22)
11 bence de çok eski. Ekran teknolojisi de çok eski kaldı artık. O paraya çok iyi android telefonla alınabilir.
0
roket adam
(18.11.22)
(17)

Evlenmeyecek olanları yaşlanınca nasıl bir hayat bekliyor?

burnley
Hiçbir zaman evlenme hevesinde bir adam olmadım. Ama tabii şu an halen genç sayılırım, uçuyorum kaçıyorum. Kendime yetebiliyorum. Ama bazen bu işin yaşlılık faslının da geleceğini hatırlayınca kafam karışmıyor da değil hani...Şu an benim gibi evlilik fikrine sıcak olmayan insanlar; ileride yaşlanınc
Hiçbir zaman evlenme hevesinde bir adam olmadım. Ama tabii şu an halen genç sayılırım, uçuyorum kaçıyorum. Kendime yetebiliyorum. Ama bazen bu işin yaşlılık faslının da geleceğini hatırlayınca kafam karışmıyor da değil hani...

Şu an benim gibi evlilik fikrine sıcak olmayan insanlar; ileride yaşlanınca ve mesela hastalanınca sizin iyi olabilmeniz için bir çorba yapanınızın bile olmayacak olması, kötü gününüzde arayıp soran, yanınızda olan çocuğunuzun, torununuzun olmayacak olması gibi şeyler sizi ürkütüyor mu? Veya yalnız ölmek? Bu hayatın yaşlılık döneminde yalnızlık, nasıl olacak?
0
burnley
(18.11.22)
Ürkütmüyor da arada bir tribe sokuyor bu tarz düşünceler; sonra hayatı ve kendimi fazla ciddiye almaya başladığımı fark edip kendime geliyorum. Çorba morba değil de, sevme ve sevilme hissini unutmak/hatırlayamamak korkutuyor beni.
0
vedatchilipeppers
(18.11.22)
huzurevinde takilacagim galiba.
0
spherical
(18.11.22)
yalnızlık övecek tipler gelmeden söyleyeyim. ilerleyen zamanlarda yalnızlık ciddi sıkıntı olacaktır.
0
tantunisultansuleyman
(18.11.22)
Ürkmüyorum çünkü şu anda da arayanım soranım, yardım edenim yok. Yalnızlık, birilerinin yanında yalnız hissetmekten daha kötü bir şey değil.
0
ruhen hastayim ben
(18.11.22)
Evlenince de sana bunları yapmak zorunda değiller. Garantisi yok yani. Ayrıca bu başkasına iş yaptırma beklentisi oluyor.
0
seaman
(18.11.22)
ben de benzer bir düşüncedeydim eskiden ama güzel bir birlikteliği tattıktan sonra insanın tekrar yalnız hayata alışması çok ama çok zor. o yüzden hiç öyle bir düşüncem olmasın diye kasıyorsan, o zaman pek bu işlere girmemekte, yalnız devam etmekte fayda var.
0
roket adam
(18.11.22)
çok çok uzun süredir yalnız yaşayan biri olarak kendi kendime bakma fikrine fazlasıyla alışmış durumdayım. şu an istanbulda yaşıyorum muhtemelen 10-15 yıl sonra annemlerin yanına döner düzenimi orada kurarım. hem onların yaşlılığında rahat etmelerini sağlarım hem de ben daha sakin, maddi kaygılardan uzak bir hayat yaşarım diye düşünüyorum.

bizim ailede yaşlılar ölene kadar kendi kendilerine bakabilecek durumda oldu hep, bu yüzden algım kim bana bakacak şeklinde değil. gücüm yettiği kadar kendime bakarım, olmazsa da huzur evi, bakım evi gibi alternatifler beni korkutmuyor. yaşayıp göreceğiz tarzında ilerliyorum.
0
hypathia
(18.11.22)
''Şu an benim gibi evlilik fikrine sıcak olmayan insanlar; ileride yaşlanınca ve mesela hastalanınca sizin iyi olabilmeniz için bir çorba yapanınızın bile olmayacak olması, kötü gününüzde arayıp soran, yanınızda olan çocuğunuzun, torununuzun olmayacak olması gibi şeyler sizi ürkütüyor mu?''

Torun ve çocuk olduğunda arıyorlar mı? Dayım öldü, yengenim 2 çocuğu da yurtdışında. Kendisi parkinson hastası. Kendi kendini idare ediyor.

Ben de yalnızım. Her işimi kendim yapmaya alışkınım ama annem mesela hem bana hem babama aşırı bağımlı. Hayatı başkalarına endeksleyince ne atmden para çekmeyi öğrendi ne yalnız otobüse binmeyi.
0
Kahvedesu
(18.11.22)
Çocuğunun, torununun olmaması, olsa bile hayırsız olması, çorba yapacağını umduğun kişinin senden önce ölmesi, ölmese bile onun daha çok çorbaya muhtaç hale gelmesi gibi olasılıkları da gözardı etmemekte fayda var.

Her yaşta, her durumda elini uzatacak, her an elini uzatacağın, en az dört arkadaş biriktirmek çok daha hayırlı olur dediklerin için.
0
Mirket
(18.11.22)
"Evlenip çoluk çocuk olsa en azından bize bakarlar" düşüncesi varmış gibi geldi. Öncelikle, çoluk çocuk olması, bakacakları anlamına gelmiyor. Bence bakmak zorunda da olmamalı ama bu benim düşüncem.

Bu konuda çok fazla bilinmeyen var. Evlenip de istediğiniz gibi yürümemesi, belki hastalanınca sizi terk edebilir vs. O yüzden bu düşüncelere uzun süre takılı kalmamak gerek.

İleride, özellikle iyice yaşlanıp hastalanınca sorun olacak mı? Evet. Ben şahsen en azından bir süre iyi bir huzurevinde kalabilecek kadar bir miktarı ayırmak iyi olacak diye düşünüyorum kendi açımdan.
0
henchman
(18.11.22)
gecen sene arkadasimla konusuyorduk. acaba cocuk mu yapsam tasiyicidan veya evlat mi edinsem en azindan yaslaninca yanimda birileri olur dedim. cevabi "ahahahahaha cocugunun yaslaninca sana bakacagini saniyorsun yani cok komik" oldu. hakli mi bilmiyorum ama neticede hala cocuksuzum.
0
hot potato
(18.11.22)
45-50 yaşında ölürüm diye düşünüyorum, yalnız kalacak kadar yaşlanacağımı sanmıyorum. ayrıca ilişki de yaşadık, onu da gördük yani. her eş/sevgili hasta olunca çorba yapacak türde insanlar olmuyor. kaldı ki bu düşünce yapısını sağlıklı bulmuyorum ben. yalnız kalmayayım diye hayat birleştirilmez. bunlar emek isteyen işler. hastalandığında çorba istiyorsan sağlığında sabah akşam o ilişki için çabalaman lazım. bende o g*t yok. zaten ilişki anlamında b*k gibi bir insan olduğuma kanaat getirdim. kimseden bi şey beklemiyorum. bi kadın beni hoş bulursa, çekici bulursa çok teşekkür eder ve mutlu olurum. o kadar. çorbanla mı doğdum bedduanla öleyim hesabı, ne kadar yaşarsak yaşarız işte. yaşlanınca herkes yalnızlaşıyor zaten, huzurevi olur başka yer olur bi şekilde kendimize en azından kankito ediniriz diye düşünüyorum. kaldı ki dediğim gibi 60 yaşın ötesini görmek gibi bir fikrim yok, istesem bile göreceğimi sanmıyorum.
0
mark greg sputnik
(18.11.22)
İnsan evlenip, çoluk çocuğa karıştığında hastalığında ya da yaşlılığında etrafında birileri olacak anlamına gelmiyor. Her insanın bir seçim hakkı var ne yazık ki. Çok sevgi dolu bir evliliğiniz olsa dahi eşiniz size bakmak istemeyebilir, bakacak durumda olmayabilir, sizden daha hasta olabilir vs vs. O yüzden de ne yazık ki evlilik yalnızlığın kesin çözümü değildir.

Fakat dost ve arkadaş bu anlamda önemli. Dostluk ve arkadaşlıkta vefa, birliktelik, yakınlık bir sözleşme ile değil duyguyla sağlanır. Genelde de eşlerden ziyade onlar daha çok çorba, yanında olma işlerinde iyi oluyorlar. O yüzden sosyalleşme, iyi ve sağlam arkadaşlık / dostluk kurma bu noktada elzem.

Kısaca evet ürkütüyor, o yüzden de kimsem kalmazsa belli bir yaşta huzurevine geçip orada takılmayı planlıyorum.
0
charbiel
(19.11.22)
Yaşlanınca evlenmek
0
ikikerekac
(19.11.22)
evlilik övücü arkadaşlar yaşlanınca çocuklarının kendilerine bakacaklarından nasıl bu kadar emin olabiliyorlar merak ediyorum. yahu bir bende yok bu yalnızlık korkusu heralde.
0
nothing in my way
(19.11.22)
Bizim yaşlılığımız 30 sene önceki yaşlılık gibi olmayacak. Param varsa yaşlılık en son derttir benim için.
0
oyokbuyoknevar
(19.11.22)
gencligimizi yasadik da yasliligimiz kaldi :)
0
baldur2
(19.11.22)
(6)

Daihatsu Terios alınır mı ?

faithless
2007 model, 150 bin km civarında. 330 bin TL civarında fiyatı var. 2. araç olarak düşünüyoruz.
2007 model, 150 bin km civarında. 330 bin TL civarında fiyatı var. 2. araç olarak düşünüyoruz.
0
faithless
(18.11.22)
4 çekişliyse bence alma. Ancak alma nedeniniz özellikle 4x4 içinse masrafı önemli değil derseniz alınabilir.
0
emininsel
(18.11.22)
4 çekişli diye geçiyor.
Bir de ileride (max 2 sene) zarar etmeden elden çıkarmak sorun olur mu ?
0
🌸faithless
(18.11.22)
dostum araç 15 yaşında ve 330 bin tl. özellikle 4 çeker arazi aracı olsun diyen bir alıcı bulmadığın sürece satılması zaten zor. eğer bütçeniz bu şekilde kısıtlıysa ve satmayı düşünerek alıyorsanız clio vs gibi satışı kolay bir araç almanızı tavsiye ederim. 2 sene sonra 17 yaşındaki bir aracı (döviz bazında) aynı fiyatlara satmanız çok zor olabilir.
0
roket adam
(18.11.22)
400e sıfır egea cross al gitsin.
0
piotr
(18.11.22)
amaç ne ona göre değişir, bir defa içi çok ufak, 1.3 motor şehir içinde ideal ama araziye veya uzun yola gelmez. tek artısı diğer 4x4 lere kıyasla yakıt tüketiminin makul olması.
bu araçların şu anda çekirdek parasına al kullan at seviyesinde olması lazımdı.

ben olsam benzer segmentte dacia duster bakardım. 330k az bir para değil. o paraya daha iyi güncel 2012-2014 model c sınıfı binek araçlar var.
0
orpheus
(18.11.22)
ülkeden çıkan araba. bence alınmaz.
0
gurur
(19.11.22)
(4)

trafik cezası karmaşası

haintospik
merhaba,bana e-devletten ceza yediğime dair mail geldi ama daha ulaşan bir yazılı belge yok.ben buna itiraz etmek istiyorum fakat süresinin de geçmesini istemiyorum. tebliğ edildiği an maille geldiği an mıdır yoksa postacının bana verdiği an mıdır?ikinci olarak e-devletten baktığımda cezaya ait bir
merhaba,
bana e-devletten ceza yediğime dair mail geldi ama daha ulaşan bir yazılı belge yok.

ben buna itiraz etmek istiyorum fakat süresinin de geçmesini istemiyorum. tebliğ edildiği an maille geldiği an mıdır yoksa postacının bana verdiği an mıdır?

ikinci olarak e-devletten baktığımda cezaya ait bir foto var mı göremiyorum. foto eklememişlerse direk ondan dolayı itiraz edecem ama onun için de postacıyı mı beklemem lazım?

teşekkür ederim.
0
haintospik
(18.11.22)
size tebliğ edildiği andan itibaren geçerli sayılır. yani ceza gelmeden neye itiraz edeceksin ki? yani kuralı ihlal etsen de itiraz edecek misin? bu kadar kendinden emin misin?
0
mikahakkinen
(18.11.22)
2. sorunun cevabı: "cezanın fotoğrafı yok" diye bir itiraz çeşidi yok. polis yazdıysa itirazın reddedilir. ancak fahri trafik müfettişi yazdıysa bir şansın olabilir bu konuda.
0
roket adam
(18.11.22)
Erken ödeme indirimi ile hemen ödeyin. İtirazınıza bir dayanak varsa uyap üzerinden nöbetçi mahkemeye itiraz edebilirsiniz. Ekiplerce tespit edilen durumlarda inceleme gereği duymadan red yersiniz. Orda olmadığınızı kanıtlarsanız ya da uyarı/bilgilendirme levhası olmayan yerde ceza yemişseniz bir şansınız var.
0
zihua
(18.11.22)
plaka ve edevletteki tutanak bilgileri ile cimer'e yazıp fotoğraf isteyin. yolluyorlar.
0
surprise
(18.11.22)
(14)

BİM'deki şu müşteri hareketi sizce ne kadar sinir bozucu?

ya ben lan neyse
iyi günler,geçen sabah bimdeydim. 10 paket falan lavaş ekmek aldım. her biri 4'lü. kasaya geldim. arkamdan 45-50 yaşlarında beyzbol şapkalı, mavi şişme montlu, hilal bıyıklı görece eğitimli görünen erkek bir müşteri gelip "aa bunlar yeni mi çıktı?" diye kasiyere sorup lavaşları elledi. adamın elled
iyi günler,

geçen sabah bimdeydim. 10 paket falan lavaş ekmek aldım. her biri 4'lü. kasaya geldim. arkamdan 45-50 yaşlarında beyzbol şapkalı, mavi şişme montlu, hilal bıyıklı görece eğitimli görünen erkek bir müşteri gelip "aa bunlar yeni mi çıktı?" diye kasiyere sorup lavaşları elledi. adamın ellediği 3-4 lavaşı alıp ekmek reyonuna geri götürüyordum ki diğerlerini de ellemeye devam ettiğini gördüm. geri dönüp onları da aldım ve yerine koydum.

sizce bu adamın yaptığı 10 üzerinden kaçlık sinir bozucu bir davranış? neredeyse 48 saat olacak ve neden orada "kardeş tanımadığın insanların alacağı ürünleri elleme" diyemedim diye kendimi yiyorum. bana 7/10 sinir bozucu bir davranış geldi ama ben biraz bu konularda ortalamanın üzerinde öfkelenebiliyorum.

paketli olup olmaması fark etmez. kim bilir nereleri elledin. ne diye tanımadığın adamın aldığı şeye dokunursun. çok mu abartıyorum?
0
ya ben lan neyse
(17.11.22)
Şaka mı bu paketsiz sandım bu kadar abartınca. Siz onları elleyen ilk ve tek kişi olduğunuzu mu sanıyosunuz ? Siz almadan önce de kaç kişi dokundu kim bilir.
0
Esinsin
(17.11.22)
Hocam sizden önce reyonda o ekmeğin başına kim bilir neler geldi. Buradan baktığımızda hijyen açısından bir fark olmamıştır. Fakat psikolojik olarak ben de rahatsız olurdum.
0
ruhen hastayim ben
(17.11.22)
Valla ben ekmekler ya da aldıklarım paketliyse çok da sallamazdım ama başkasının ürününe de dokunmam. Bence abartıyorsun.
0
Amaranta ursula
(17.11.22)
olay can sıkabilir evet ama 48 saat boyunca bunu kafaya takmak sağlıklı bir davranış değil bence.
0
roket adam
(17.11.22)
10 üzerinden 3 veriyorum. Bu tarz hadsiz insanlar var ben asla böyle bir şey yapmam ama paketli olduğu için yapılsa da umrumda olmazdı. Hijyen açısından rahatsız olmazdım yani. Hatta sürekli aldığım bir şeyse önerirdim ürünü, biz tüketiyoruz tadı güzel vs. derdim.
0
signore
(17.11.22)
Aynı şey benim başıma gelse ilk dokunmasından sonra kalanların üstünü elimle kapatır ve rahatsız olduğumu belirtir şekilde dik dik bakardım. Gidip yerine koymaya çalışmakla falan asla sıradan çıkıp da uğraşmam. Çok sinirime dokunduysa öylece bırakıp başka bime giderdim en fazla. Ne mal insanlar var amk ya der 2 sokak sonra unuturdum olayı.
0
buzbebek
(17.11.22)
Paketli urun icin takilmam. Sonucta o paket oraya gelene kadar kimler kimler neler yapti o paketlere.
0
kuzey li
(17.11.22)
Üretim tesislerinde çalışmış biri olarak söyleyebilirim ki o paketin başına gelen en iyi şey adamın ellemesi olabilir ama hoş değil tabii ki.
0
Re@mimator
(17.11.22)
ben de paketsiz lavas mi satiyorlarmis dedim. eve gidince silerdin nedir yani. digerlerine ellemesine izin vermezdim sadece. alip hepsini ust uste falan koyardim anlasin diye. ben de bi suru seyi kafama takiyorum da bunu kapidan cikmadan daha unuturdum.
0
Kittie
(17.11.22)
Davranış kötü ama abartılacak bişey değil (paketliyse).

Bu kadar sıkıntı etmenin sebebi adama cevap verememiş olman, paketlerini ellemesi değil. Cevap vermeme sebebin de muhtemelen adamın görüntüsünden çekinmen. Adam cart diye gelip "sosyal hiyeraşide" senin üstüne oturmuş, bu da canını sıkmış. E doğal bi durum.

Daha da kötüsü adam muhtemelen bunu bilinçli bile yapmıyor.

Neyse, böyle durumlarda direkt cevabını yapıştır. En kötü senaryoda biraz dayak yersin, dünyanın sonu değil. Kafan rahat olur.
0
plutongezegendegilmi
(17.11.22)
Paketli de olsa ellemesi doğru değil, ben çok tiksinirim. Ben de olsam değiştirirdim. Ya da almadan bırakıp giderdim.
0
firez
(17.11.22)
O anda incelemek için ölüp bitiyorsam izin alırdım.
Bu arada sizinle "kişisel ürün/alan ihlali" yarıştırayım mı? Geçen gün uçaktan inerken, yanımda oturan adamla arkamda oturan adam kapıştı, yumruklaştılar falan, yumrukların biri omzumu sıyırdı, ki orada ben çapraz ateşte kalmış bir teyzeyim, erkek olsam bir yumruk da ben atar mıydım bilmiyorum. Az öteye kaçtım ama sonra gülüp geçtim. Her yerde kişisel alanı/eşyayı ihlal eden çıkacaktır, onların eğitimsizliği. Eminim birkaç gün sonra siz de bu duruma gülüp geçeceksiniz.
0
cedilla
(18.11.22)
Karşı tarafın sizin aldığınız ürünlere ellemesi pek hoş değil. Keşke dokunmayın lütfen falan deseydiniz. Artık raftan aldıktan sonra o ürünü benim olmuş sayarım bende. O yüzden başkasının dokunmasını istemeyebilirim. Bir de söylenen gibi kesinlikle kişisel alan ihlali. Sizin olan ürüne kimse dokunamaz artık.

Ama istemememin nedeni hijyen kesinlikle değil. Ürün paketli zaten, ve siz o ürünü alana kadar kim bilir kaç kişi o pakete elledi, aldı, geri bıraktı, yere düştü vs. Yani sizi üzen konu hijyen ise o kadar takmayın yahu, çünkü siz o ürünü alana kadar kim bilir kaç kişi dokundu bile zaten.
0
zimbirik
(18.11.22)
bu lümpen davranışlarını kafaya takmamak lazım. bizim toplumumuz ellemeyi çok seviyor. pazarda evde işte yemekte vb.
0
mikahakkinen
(18.11.22)
(9)

Sadakat çok zor bulunan bir şey mi?

KUCO
Bir erkek olarak hem şahit olduklarım hem de duyduklarım kadınlara olan güvenimi çok sarstı ama bu güvensizlikten kurtulmak istiyorum, gerçekten bu işler böyle mi, evli olup; çocuklusu çocuksuzu, genci orta yaşlısı ve hiç beklenmedik kişiler; herkes bu işe meyilli mi bu kadar? (flörtü de aldatmaya d
Bir erkek olarak hem şahit olduklarım hem de duyduklarım kadınlara olan güvenimi çok sarstı ama bu güvensizlikten kurtulmak istiyorum, gerçekten bu işler böyle mi, evli olup; çocuklusu çocuksuzu, genci orta yaşlısı ve hiç beklenmedik kişiler; herkes bu işe meyilli mi bu kadar? (flörtü de aldatmaya dahil ediyorum)

bunu kadınlar özelinde sormama tepki göstermeyin isterim, zira bu bir yardım çağrısı gibi, bu düşünceden kurtulmak istiyorum. eşine sadık kadınlar var mı? yoksa uygun koşullar oluşunca çoğu bu hataya düşer mi? kadınlar bağlamında cevap verirseniz çok sevinirim.
0
KUCO
(17.11.22)
Sadakat ve bir kadının ilki olmayı isteme çok farklı bir şey. Yukarıdaki üyenin aşamadığı şey buydu muhtemelen. Kadının evlenip boşanması ilişki başında nedense kendisi için sorun olmamış, ilişki ilerleyince sorun olmuş.

Soruya cevap: evet zor bir şey.
edit: yukarıdaki üyenin bahsettiği kişi ben değilim, bazıları yanlış anlamış.
0
Kahvedesu
(17.11.22)
Bence zor değil. Hiçbir şeyi takıntı haline getirmemek lazım, sonra hayatı ıskalamakla sonuçlanıyor.
0
lcha
(17.11.22)
21 yasindan beri ayni kisiyle beraberim. bosanma asamasindayiz. 11 yil olmus. aldatmadim.
0
deartheodosia
(17.11.22)
Herkes bu işe meyilli mi? Hayır değil.

Evrimsel açıdan baktığımızda insan olarak hepimiz aslında çok eşliyiz. Uzun bir süre sonra etik, ilke, ahlak vb. gibi kavramlar çıkarttık ve bu kavramlara inandık ya da inanmak işimize geldi, sağlıklı geldi falan filan. Şimdi bir taraftan insan olmak var, diğer taraftan bir sürü kavram var. O yüzden her insan aldatır demek ne kadar yanlışsa, kimse aldatmaz demek de o kadar yanlış. Bu durumda ne yapılacak?

Bir insanın beraber olduğu kişiye dair saygısı çok kolayca anlaşılabilir. Örneğin her davranışınızı eleştiriyor ve / veya değiştirmeye çalışıyor mu? Sizinle beraberken başkalarını örnek gösteriyor ya da başkalarını anlatıyor mu? Beraber olduğunuz ortamda öncelik sırası siz ve başkaları mı; başkaları ve sonra siz mi? Sizi incitebilecek, kırabilecek her türlü davranışı ısrarla yapıyor mu yoksa fark etmeden yapsa bile özür diliyor ya da kendisini açıklayarak ifade ediyor mu? Rahatsız olduğunuz şeyleri söylediğinizde değiştiriyor mu yoksa ısrarla sizi test etmek adına yapıyor mu?

Bu soruları çok daha artırabiliriz. Bir insanı tanımak mümkün değil ancak size verdiği değer ve önemi biraz daha iyi algılayabilirsiniz. Eğer bir ilişkinizde "idare eden" (şu davranışı yaptı ama neyse ben sineye çekerim) değil de kural koyan, sınır çizen, hayır diyen olursanız; karşınızdaki de bunu gören ve saygı duyan bir insansa zaten aldatmayacaktır.

Yine de aldatıyorsa zaten o kişide ciddi bir problem vardır, ivedilikle yardım almasını sağlayıp koşarak uzaklaşmanız gerekir.
0
charbiel
(17.11.22)
eşine sadık kadınlar var. ama bence bu konuya kafayı takmanın altındaki sebepleri biraz düşün derim. genelde ya böyle bir ailede büyüyüp, aldatma sonrası büyük üzüntüler yaşayan çocuklar, ya da kendine güveni olmayan insanlar sürekli bu konuyu kafaya takar. hangisi, bence ona odaklan onu çözmeye çalış derim.

aldatmak isteyen insan aldatır. yakalayabileceğin bir şey değil. yapabileceğin hiç bir şey yok. o yüzden kafaya takmayacaksın. kendine güveneceksin, sevdiğinin en iyisi olmaya çalışacaksın. tüm ihtiyaçlarını olması gerektiği gibi karşılamaya çalışıp gerçek bir eş olmaya çalışacaksın. insan ona rağmen aldatabilir ve bu noktada yapabileceğin ek bir şey daha yok.
0
roket adam
(17.11.22)
Aynı şeyleri ben de çok fazla gördüm ve duydum. Sonuç olarak ben de güvenemiyorum ve beklentilerim de değişiyor buna paralel olarak.

Ben burada biraz da sosyal medyanın etkisiyle ve "ben yaptım sen niye yapmıyorsun sen de yap" düşüncesinin etkili olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla bence artık çok zor ama enseyi de karartmamak gerek diye olumlu düşünmeye çalışarak bitireyim.
0
henchman
(17.11.22)
henchman'in soyledigine istinaden, sahit olup duyduklariniz algida secicilik yaratmis olabilir sizde. Insanlar kotu tecrubeleri hakkinda konusmaya daha meyilli, kendi halinde mutlu mesut yasayanlar ise iliskilerini pazarlama derdinde degil. O yuzden genelde bosanan ayrilan aldatilanlarin vakalarini daha cok duyuyoruz. Ekside mesela "evlenmeyin evlenmeyin evlenmeyin" diye baslik var, ama "evlenin evlenin evlenin" diye bir baslik yok. Evlenip de kotu tecrube yasayanlarin cogu evlenmeyin ne gerek var diyor haliyle, ancak bu durum mutlu mesut yasayan insanlar olmadigi anlamina gelmiyor.
0
taurina
(17.11.22)
bulması kolay, koruması zor.mp3
0
bir soru sorcam
(17.11.22)
Sence bu mümkün mü? Yani çok az bir düşünmeyle bile doğru cevabı bulabilirsin. Sence tüm kadınlar uygun koşullar sağlanınca aldatıyor olabilir mi? :)

Benim çevremde (birebir iletişimin olduğu insanlar) hiç yok böyle şeyler o sebeple bana ütopik geliyor aldatma. Sana da tam tersi gibi geliyordur. Sadece yanlış bir çevrede olduğun anlamına gelir bu. Yoksa ne münasebet:)
0
kaptan maydanoz
(17.11.22)
(14)

Evlilik güzel mi?

KUCO
sb. sadece evliler lütfen.edit: erkeğim.
sb. sadece evliler lütfen.

edit: erkeğim.
0
KUCO
(17.11.22)
2 yıllık evliyim, bence çok güzel. Zorluklarının farkında olarak, makul ve kendi başına da mutlu olabilen birilyle evlenirsen güzel bir şey.
0
roket adam
(17.11.22)
Evlendiğin kişi iyi bir arkadaşın olacaksa çok güzel. Yok sadece eş olarak göreceksen veya evlenmek zorunda olduğun için evleneceksen veya bir zorunluluk olarak göreceksen başına dert açarsın.
0
etna
(17.11.22)
Keşke cinsiyetinizi de belirtseydiniz, çünkü evliliğin kadın için farklı erkek için farklı zorlukları var.

Erkeğim, 15 yıldır evliyim, mükemmel bir eşe sahibim, bu konuda çok şanslıyım. Ama yine de çok sık "keşke bekar olsam" diye içimden geçer. Eşime de sorsak benimle aynı fikirdedir.

Zaten o sık sık bunu dile getirip şakasını yapabilirken, ben asla şakasını bile yapamam. Alın size pozitif ayrımcılık :)

Bu zamanda evlenmek hiç mantıklı değil, dindar ve muhafazakar insanların başka şansı olmayabilir, o durumdakiler istisna.
0
John Bloor
(17.11.22)
bilmem karıma bir sorayım..

güzelmiş
0
ananiyimioguz
(17.11.22)
4 yıllık evliyim.

değil.

ama kişiden kişiye, eşten eşe değişen bir durum. burada sizin için ne desek boş.
0
avianthem
(17.11.22)
Doğuştan mutlu insanlar var. Bir şekilde mutlu olmanın yolunu bulan ve etrafa da mutluluk saçan,

Bir de doğuştan mutsuz insanlar var. Asla mutlu olamayan ve etrafındakilerin her tür pozitif enerjisini emip tüketen.

Kadın ya da erkek kişisi olman farketmez, Sen birinci gruptaysan ve birinci gruptan biriyle evlenmişsen evlilik harika bir şey.

Diğer 3 seçenekte mutsuzluk garanti.
0
Mirket
(17.11.22)
Evlilik marketten aldığımız bir ürün değil. Tadına bakıp "aa kötüymüş" diyemiyoruz.
"Hayat" güzel mi gibi bir soru daha çok.
Evlilik insanların çoğunda belirli bir mutlu beraberlik dönemi sonunda hayatı birleştirmek için yapılıyor. Ama bu birleşme sonrası bilinmeyen bir sürü şey ortaya çıkıyor. Kimse "evlen lan muhteşem olacak" veya "evlenme mnaki hayat zindan oluyor" diyemez.
Yaklaşık 10 yıldır evliyim, kendimi camdan atmak istediğim anlar da oldu, dünyanın kralı gibi hissettiğim anlar da. "Yeter yapamıyorum" dediğim de, "Şu hayatta yaptığım en iyi şey oldu galiba" dediğim de.
Tekrar belirtmek lazım, hayat gibi, inişleri çıkışları var, bazısında stabil, bazısında kavga gürültü, bazısında canım cicim.
Karşı taraf nasıl uyum sağlıyor, sizin uyum sağlama yeteneğiniz var mı, değişmeye açık mısınız, fedakarlık yapabilmeye açık mısınız vs vs binlerce soru..
0
quaker
(17.11.22)
Ben bu soruya cevap vermek istemiyorum maalesef...
0
bi winston box lutfen
(17.11.22)
Eşinize bağlı. Ben şahsen memnunum. Ama eşiniz ile anlaşamazsanız zehir olur yıllarınız.

2 yıllık evliyim.
0
drako
(17.11.22)
Hani bazı insanlar vardır evlilik tam onlara göredir, okul biter işi vardır düzgün bir hayatı olsun evden işe işten eve. Bu insanlar için elbette alternatif yoktur. Evlilik güzel bir seçenek olur onlar için. Ben bunu denedim yapamadım boşandım. Sonuç olarak bana göre değilmiş dedim.
0
olaylar olaylar
(17.11.22)
2014’ten beri evliyim, bosanicaz. bence guzeldi. ama aileler cok fena. esimin ailesi asiri gelenekseldi, benim ailem vurdumduymaz, bagimsiz. karakterlerimize de etki etmis olmali.
0
deartheodosia
(17.11.22)
içerisinde bulunduğunuz evliliğin dinamiklerine göre değişir.
genel olarak bence güzel, bekarlığın da güzel yönleri vardı. evlilikte sorumluluklar artıyor.
0
marla is in my head
(17.11.22)
Bizim evliliğimiz güzel. Başkalarınınkini bilemem.
0
elorelia
(17.11.22)
Evlilik güzel değil zor. Evliliği birbirimize zorlaştırıyor. Baştan sona daha da zor oluyor bu durumda. Yani hiçbirsey yapmasanız bile, farklı biri bir anda aynı evi paylaşmak, aynı bütçeyi paylaşmak, hep birlikte plan yapmak zorunda olmak, sonra tatili, çocuğu ,hayat vs hersey ile zor. Üstüne bir de karşımızdakini görmek istediğimiz gibi yapmaya çalışmak ile zorlaştırıyoruz dediğim gibi hiç zorlastirmasaniz bile zor. Üstüne mutlaka diğer etkenler de yaparsak, daha zor olacak. Çok büyük bir güce sahip değilseniz kolay değil .
0
yansitmayan ayna
(17.11.22)
(2)

Airbnb ile evi kiraya vermek

colorbar
İstanbul Sancaktepede evim var airbnb ile kiraya vermek istesem merkezde bi yer olmadıgı için gelir elde edilir mi acaba? Ev lüks bir site içerisinde bu arada.
İstanbul Sancaktepede evim var airbnb ile kiraya vermek istesem merkezde bi yer olmadıgı için gelir elde edilir mi acaba? Ev lüks bir site içerisinde bu arada.
0
colorbar
(17.11.22)
yani sen turist olsan sancaktepe'de otel bakar mısın? böyle düşünmek lazım.
0
roket adam
(17.11.22)
Attığın taş ürküttüğün kuşa değmez derdi rahmetli dedem, onun gibi bir durum. Hiç girme o topa bence.
0
vedatchilipeppers
(17.11.22)
(19)

Şu an işsiz kalsanız ne kadar süre çalışmadan idare edebilirsiniz?

duchess jessamine
sb
sb
0
duchess jessamine
(16.11.22)
Biriktirdiğim parayla sadece asgari ihtiyaclar düzeyinde (gıda, ulaşım) mecbur kalsaydım işsiz olarak sanırım 3-4 yıl belki daha fazla (kira yok) idare ederdim. Şu an o para bitcoinde battığı için maaşım dışında bir gelirim kalmadı. Idare etmem mümkün değil. Direkt ac kalırım.
0
sanguine
(16.11.22)
5 sene
0
Mistyimage
(16.11.22)
3 sene, işsizlik maaşı ile.

I lav yu Frans bu sebepten. Ha issiz kalacagimi sanmıyorum, o yüzden benim paralar 3-4 ay çalışıp 3 ay issizlik maaşına hak kazanip işten çıkan tiplere gidiyor ama helali hos olsun :'(
0
logisticsmanager
(16.11.22)
Hiç çalışmasam da gayet rahat yaşarım. Dünyayı gezip ev almayan kiracılarım sağolsun.
0
OrangeYellow
(16.11.22)
(Hiç tazminat almazsam) 1.5 sene falan aynı yaşam standartlarını birebir sürdürürüm. sonra arabayı satmam / küçültmem gerekir. Şu an kovulsam muhtemelen en az 6 maaş tazminat alırım, bu da beni +1 yıl daha idare eder.
0
roket adam
(16.11.22)
Hiç
0
euteamo
(16.11.22)
Hiç.
0
jackyr
(16.11.22)
İşsizlik maaşı ve tazminat alırsam max 6 ay.
0
buzbebek
(16.11.22)
Birikime dokunmadan 1 yıl giderim sonrasında taşıtları ve birikimi harcarsam 2 yıl civarında giderim diye tahmin ediyorum.
0
mirty
(16.11.22)
Şu an işsizim, 3 sene yetecek param var. Yöneldiğim alanda 3 sene sonra iş yapacak kıvama gelemezsem çok sıkıntı yaşayacağım. Gerçi özel derslerim falan var tam da işsiz sayılmam ama bi asgari ücret anca ediyor.
0
Erestor
(16.11.22)
Tazminatla normal yasayisimda bir bucuk yili gorurum super ekonomi modunu acarsam 3 yili gecer.
0
kuzey li
(16.11.22)
3 ay
0
henchman
(16.11.22)
küçük bir kira gelirim var. eyt çıkarsa da ocak'ta emekli oluyorum. :) (evet yaşlıyım)

kiram yok. aile evinde minimal bir yaşamı sürdürebilirim sanırım.
0
naksidil
(16.11.22)
20-25 sene gider
0
mysql34
(16.11.22)
Standartlarını ne kadar düşürebildiğinle alakalı bu.

Mesela harcamalarımı düzgün kısabilsem 6-7 yılı görürüm, ama o işi beceremeyeceğim için 2-3 yıl diyorum gerçekçi olarak.

Tabi bi de işin enflasyon boyutu var. Böyle devam ederse belki 1 yıl?

Aslında maaş isterken hep "aylık normal harcamalarım" x 2-3 gibi bi para istemeye çalışıyorum minimumda. İşte 1 yıl çalışırsam, 1 yıl da ekstra kendimi götürecek para olsun gibilerinden. Ama bu seneki enflasyon, o kadar sepet yapmaya, dolar kazanma şu bu gibi bir sürü avantaja rağmen beni yamulttu.

Yatırımların ne kadar iş yapacağına bağlı yani gelecekte ne kadar rahat edeceğim, ondan da çok umutlu değilim açıkçası.
0
plutongezegendegilmi
(16.11.22)
Standartlarımı düşürmeden 5 yıl
0
synesthesia
(17.11.22)
biriktirdigim parayla 2 ay.
kredi kartlari, tuketici kredisi, ne varsa cekerek max. 6 ay
not: yurtdisi
0
cooperr
(17.11.22)
4 sene. masrafları kısarsak 6 da olur tabi.
0
lazpalle
(17.11.22)
Kiracımın kirasını ödediği bir evrende kira zaten maaşımla aynı olduğu için birikimlerimden de yiyerek uzun süre yaşarım ama şu anki kafa rahatlığı ve standartlarımdan uzaklaşırım tabii.
0
marla is in my head
(17.11.22)
(3)

Konut kredisi ne kadar çıkar öğrenmek için

administ
Ev bulmaya gerek var mı? Direkt bankaya gidip be kadar çıkar öğrenebiliyoruz.
Ev bulmaya gerek var mı? Direkt bankaya gidip be kadar çıkar öğrenebiliyoruz.
0
administ
(16.11.22)
Hocam şu dönemde bankalar kredi vermek istemediği için bilgi vermekten de kaçıyorlar.
Şimdi giderseniz büyük ihtimalle "geçen hafta bir müşterime başvurdum, 200bin onaylandı." vs. gibi şeyler duyarsınız.

Özel bankalarda da güncel faiz oranlarına göre ödeme planını çıkarabilirler ama evin yüzde kaçına kredi çıkacağı evin durumuna göre değiştiği için o da tam değer olmaz.

Kafanızda bir plan oluşturun; 1 milyon ev, 500 kredi, 500 nakit vs. gibi. Evi bulduk anlaştık bilgi almak istiyorum diye konuşursunuz.

10 yıllık bina, x. mahallesinde, 3+1 vs. almak istediğiniz evi anlatırsınız. Arada da yeni ev olsa oran değişir miydi, 5 yıllık mı kredi çeksek acaba vs. gibi soruları yöneltirsiniz.
0
nickini vermek istemeyen uye
(16.11.22)
evin metrekaresine muhitine göre vs değişiyor o yüzden ne kadar çıkar öğrenemezsiniz bildiğim kadarıyla. %40 ı cebizindeyse %60 çekerim gibi hesaplayın. ben öyle yaptım çıkmadı :) kalanı ihtiyaç kredisiyle kapattım.
0
entropik
(16.11.22)
evi seçip, eve eksper göndermeden kesin bilgi almanız mümkün değil. ancak ondan sonra bilgi veriyorlar. o eksper de 1000-2000 tl falan, krediyi çekmezsen sen ödüyorsun.
0
roket adam
(16.11.22)
(4)

premium vpn önerisi

stationary traveller
bütçeden bağımsız, herhangi bir sorun yaşamadan kullanacağım bir vpn arıyorum. (macos) önerileriniz var mı?
bütçeden bağımsız, herhangi bir sorun yaşamadan kullanacağım bir vpn arıyorum. (macos) önerileriniz var mı?
0
stationary traveller
(15.11.22)
surfshark kullanıyorum, memnunum. app üzerinden alındığında ucuzdu.
0
gurur
(15.11.22)
kaspersky vpn gayet iyi.
0
roket adam
(15.11.22)
Surfshark sorunsuz calisiyor. (Android app uzerinden uyeligi baslatip, bilgilerinizle macten oturum acabilirsiniz.) Yillik 265 tl
0
brkylmz
(15.11.22)
digitalocean'dan 4 dolarlık server al, üzerine openvpn vpn'i kur. ayda en fazla 4 dolar ödersin. normalde kullandığın kadar ücret alınıyor ama aldığın serverin aylık ücretini geçemiyor. kendi vpn serverini nasıl kuracağın youtubeda anlatılmıştır.

openvpn macos, windows, android, linux destekliyor.
0
false pretension
(15.11.22)
(5)

Schengen Randevusu - Tüm Tarihler Dolu

pantepember
iDATA İzmir şubesinden randevu almak istedim fakat bu yıl içinde hiç boşluk yok. Ne önerirsiniz?Başka şehirden (Ankara) başvurmak? Başka ülkeye (Yunanistan) başvurmak? Aracı kurum? Yeni yılı beklemek?Son 3 vizem Almanya'dan ve 1'er yıllık. Ve bir acelem yok.
iDATA İzmir şubesinden randevu almak istedim fakat bu yıl içinde hiç boşluk yok. Ne önerirsiniz?

Başka şehirden (Ankara) başvurmak? Başka ülkeye (Yunanistan) başvurmak? Aracı kurum? Yeni yılı beklemek?

Son 3 vizem Almanya'dan ve 1'er yıllık. Ve bir acelem yok.
0
pantepember
(15.11.22)
Bu devirde her türlü sorunu çıkarıyorlar, en temizi başka şehirden şansını denemek
0
lcha
(15.11.22)
Seyahat planı dışında bir yerden başvurmanı önermem. Şu an reddetmek için bahane arıyorlar. Tam dediğin senaryoda kolay diye yunanistandan vize almaya çalışan bir arkadaşım reddini yedi geçen mesela. Başka şehirden aynı yere başvur derim.
0
roket adam
(15.11.22)
ben haziran 2021-aralık 2021 arası 6 ay randevu almaya uğraşmıştım geçen sene. belli saatlerde randevular açılıyor, aklına geldikçe girip sistemden kontrol etmeni öneririm, ben de öyle alabilmiştim, aciliyetim yoktu allahtan. iş seyahati için şirketler fln uğraşanlara allah kolaylık versin. belki konsolosluktan birileri varsa tanıdık yardımcı olabilirler ama o yolu da sadece belli ülkelerden çok fazla vize talebinde bulunmak durumunda kalan şirketler kullanıyor genel olarak. standart bir bireye bu güzelliği yapacaklarını düşünmüyorum. o dönemde ben de bu süreçten sıkılıp abaya araştırmıştım ama aracı şirketin fln yapabileceği bir durum yok dendi bana.
0
sirkelimon
(15.11.22)
Bugün izmir'den iş amaçlı Almanya schengen vizesine başvuru yaptık. Kimse doluluktan vs bahsetmedi. Firma aracılığıyla yapılan kurumsal başvuruların önceliği oluyor ama şahış başvurularının bu derece askıya alınması çok üzücü. Aciliyetiniz varsa ve maddi durumunuz uygunsa ARAYA VIP VİZE DANIŞMANLIK firması sokun. 1-2 hafta içinde vizeniz çıkar.
0
grabbing hands
(15.11.22)
gece 12 den sonra bakın.
0
sttc
(15.11.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.